leke ne demek?
- 9 sözlük, 10 sonuç.BSTS / Gökbilim Terimleri Sözlüğü
leke anlamı İng. spot Osm. şâibe Alm. Fleck Fr. spot
Bir parlak yüzeyde (Ay tekeri, Güneş tekeri) görülen kara benek.
Bir parlak yüzeyde (Ay tekeri, Güneş tekeri) görülen kara benek.
BSTS / Güzel Sanatlar Terimleri Sözlüğü
leke anlamı İng. colourspot Alm. Fleck Fr. tache
(Resim) Resim yüzeyi üzerinde sınırları belirli boya parçası.
(Resim) Resim yüzeyi üzerinde sınırları belirli boya parçası.
BSTS / İç Hastalıkları Terimleri Sözlüğü
leke anlamı İng. macula
Deride başka bir değişiklik olmadan kalıcı veya geçici olarak oluşan derideki renk değişiklikleri, makula.
Deride başka bir değişiklik olmadan kalıcı veya geçici olarak oluşan derideki renk değişiklikleri, makula.
BSTS / Kentbilim Terimleri Sözlüğü
leke anlamı Fr. tache
Kentlerin düzentasarlarında, oturma, işleyim, tecim vb. işlevler için ayrılmış alanları gösteren, özel renklerle belirtilmiş yerlerin her biri.
Kentlerin düzentasarlarında, oturma, işleyim, tecim vb. işlevler için ayrılmış alanları gösteren, özel renklerle belirtilmiş yerlerin her biri.
BSTS / Metalbilim İşlem Terimleri Sözlüğü
leke anlamı İng. stain Alm. Fleck Fr. tache
Metal yüzeyler üzerinde, çeşitli nedenlerle oluşup, yüzeyin parlaklığını ve rengini bozan donukluk.
Metal yüzeyler üzerinde, çeşitli nedenlerle oluşup, yüzeyin parlaklığını ve rengini bozan donukluk.
BSTS / Zanaat Terimleri Sözlüğü
leke anlamı
[yeyke] Kayık dümenini hareket ettirmeğe yarayan deynek, dümen kolu. (Yenice *Gelendost -Isparta) [yeyke] : (*Gerze -Sinop)
[yeyke] Kayık dümenini hareket ettirmeğe yarayan deynek, dümen kolu. (Yenice *Gelendost -Isparta) [yeyke] : (*Gerze -Sinop)
Güncel Türkçe Sözlük
leke anlamı
is. 1. Kirliliği gösteren iz: "Adi madenî kol düğmeleri bunları yeşilimtırak bir leke ile kirletirdi." -A. Ş. Hisar. 2. Bir yüzeyde türlü sebepler dolayısıyla oluşan farklı renk: "Kuyruğunun ucu ile alnının orta yerinde beyaz lekeler vardı." -Ö. Seyfettin. 3. biy. Vücudun herhangi bir yerinde oluşan değişik renk. 4. mec. Yüz kızartacak durum, namussuzluk, kara, şaibe: "Kendi vicdanında kendi durumunu düzeltmek, geçmişin lekesini yıkamak istiyordu." -H. E. Adıvar. 5. gök b. Güneş, ay, yıldız veya herhangi bir gezegenin parlak yüzeyinde görülen karanlık bölüm.
is. 1. Kirliliği gösteren iz: "Adi madenî kol düğmeleri bunları yeşilimtırak bir leke ile kirletirdi." -A. Ş. Hisar. 2. Bir yüzeyde türlü sebepler dolayısıyla oluşan farklı renk: "Kuyruğunun ucu ile alnının orta yerinde beyaz lekeler vardı." -Ö. Seyfettin. 3. biy. Vücudun herhangi bir yerinde oluşan değişik renk. 4. mec. Yüz kızartacak durum, namussuzluk, kara, şaibe: "Kendi vicdanında kendi durumunu düzeltmek, geçmişin lekesini yıkamak istiyordu." -H. E. Adıvar. 5. gök b. Güneş, ay, yıldız veya herhangi bir gezegenin parlak yüzeyinde görülen karanlık bölüm.
Türkçe - İngilizce
leke anlamı
isim
1) stain
2) blemish
3) spot
4) blot
5) smear
6) stigma
7) soil
8) tarnish
9) slur
10) blotch
11) discoloration
12) blob
13) blur
14) shame
15) mottle
16) fleck
17) splotch
18) discolouration
19) taint
20) smirch
21) macula
22) mackle
23) attaint
24) maculation
25) splodge
26) cloud
isim
1) stain
2) blemish
3) spot
4) blot
5) smear
6) stigma
7) soil
8) tarnish
9) slur
10) blotch
11) discoloration
12) blob
13) blur
14) shame
15) mottle
16) fleck
17) splotch
18) discolouration
19) taint
20) smirch
21) macula
22) mackle
23) attaint
24) maculation
25) splodge
26) cloud
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
leke anlamı
Korkak, ödlek.
Korkak, ödlek.
*Şavşat köyleri -Artvin
Mardinik *Göle -Kars
leke anlamı
Kayığı yönetmeye yarayan dümenin kolu.
Kayığı yönetmeye yarayan dümenin kolu.
-Çanakkale
Ereğli *Karamürsel -Kocaeli
Yeşilada -Niğde
leke eş anlamlısı
kara
(I) is. jeol. Yeryüzünün denizle örtülü olmayan bölümü, toprak: "Kurbağa karada da soluk alır, suda da." -N. Hikmet.
(I) is. jeol. Yeryüzünün denizle örtülü olmayan bölümü, toprak: "Kurbağa karada da soluk alır, suda da." -N. Hikmet.
kara
(II) is. 1. En koyu renk, siyah, ak, beyaz karşıtı. 2. sf. Bu renkte olan: "Kara gözlüm efkârlanma gül gayri / İbibikler öter ötmez ordayım." -B. S. Erdoğan. 3. Esmer. 4. sf. mec. Kötü, uğursuz, sıkıntılı. 5. mec. Yüz kızartıcı durum, leke. 6. mec. İftira.
(II) is. 1. En koyu renk, siyah, ak, beyaz karşıtı. 2. sf. Bu renkte olan: "Kara gözlüm efkârlanma gül gayri / İbibikler öter ötmez ordayım." -B. S. Erdoğan. 3. Esmer. 4. sf. mec. Kötü, uğursuz, sıkıntılı. 5. mec. Yüz kızartıcı durum, leke. 6. mec. İftira.
şaibe
is. (şa:ibe) 1. Art düşünce. 2. Hile. 3. Eksiklik, kusur, ayıp: "Bizim efendinin indinde bundan büyük şaibe olamaz." -E. E. Talu. 4. Kir, leke.
is. (şa:ibe) 1. Art düşünce. 2. Hile. 3. Eksiklik, kusur, ayıp: "Bizim efendinin indinde bundan büyük şaibe olamaz." -E. E. Talu. 4. Kir, leke.
"leke" için örnek kullanımlar
Aksi yönde alınacak bir karar Fenerbahçe tarihine sürülecek leke olup affedilmeyecektir.
Stain on the history of Liverpool is a decision which will be taken in the opposite direction affedilmeyecektir.
Kaynak: fotospor.comBu kötü imajı alnımıza leke olarak sürmeyelim.
Do not take this as a bad stain on the image alnımıza.
Kaynak: spor.haber3.comSavunma, başkalarına leke atmak üzerine kurulmaz.
Defence and others is not installed on the spot to throw.
Kaynak: cnnturk.comÇalışmalar süresince hiçbir arkadaşımız bize leke getirecek bir çalışma içerisine girmedi.
No friend to us during the work has not entered into a work that will stain.
Kaynak: ilkehaberajansi.com.trisim Leke | tür | sanatçı Renan Bilek | kapak Renan_Bilek_leke_album_kapak. önceki_albüm_yılı | bu_albüm Leke | bu_albüm_yılı 1998 |
Kaynak: Leke (albüm)
Kaynak: Leke (albüm)
Fotosferlerine oranla daha soğuk olan güneş benzeri leke bölgelerinin, yıldızın yarımkürelerinden birinde daha fazla yer alması halinde,
Kaynak: BY Draconis değişeni
Kaynak: BY Draconis değişeni
Kaya güvercini (Columba livia), güvercingiller (Columbidae familyasından gagası ince ve gaga dibinde beyaz renkli minik bir leke bulunan
Kaynak: Kaya güvercini
Kaynak: Kaya güvercini
Her beyaz leke vitiligo değildir. Vitiligo olduğu düşünülen rahatsızlık da vitiligo olmayabilir. Özellikle, sıkıntılı stresli bir süreçten
Kaynak: Vitiligo
Kaynak: Vitiligo
1994 Dünya Kupası esnasında Kolombiya ve dünya futbol tarihinde kara bir leke olarak kalacak bir olay yaşanmıştır. Kolombiya Milli Takımı
Kaynak: Kolombiya Millî Futbol Takımı
Kaynak: Kolombiya Millî Futbol Takımı
Birbirine benzeyen erkek ve dişinin tepesi ve ensesi kızıl kahverengi, göğsündeki siyah leke küçüktür. Ayrıca beyaz yanaklarında da birer
Kaynak: Ağaç serçesi
Kaynak: Ağaç serçesi
milletehum kul inne hudâllâhi huvel hudâ ve leinitteba'te ehvâehum ba'dellezî câeke minel ilmi, mâ leke minallâhi min veliyyin ve lâ nasîr(nasîrin).
Kaynak: İmam Mehdi
Kaynak: İmam Mehdi
Ancak tamamen leke geçirmez değildir, düşük oksijenli ve zayıf sirkülasyonlu ortamlar ile yüksek tuzluluk paslanmaz çeliği etkiler Krom
Kaynak: Paslanmaz çelik
Kaynak: Paslanmaz çelik
(aseton , metilasetat, etilasetat gibi), leke çıkarıcı (heksan gibi), deterjan , parfüm içeriği (etanol ) olarak ve kimyasal sentezde kullanılır.
Kaynak: Solvent
Kaynak: Solvent
Dişisi daha sade ve koyu kahverengidir, gövdesinde kara çaylaktan daha az leke bulunur, başının üst tarafı, boğazıve kanat önü lekesi
Kaynak: Kızıl tuygun
Kaynak: Kızıl tuygun
Yakın Kelimeler
(Tahmin etmek için bir harf girin)
