marifet ne demek?
- 5 sözlük, 5 sonuç.Güncel Türkçe Sözlük
marifet anlamı
is. (ma:rifet) 1. Ustalık, hüner, uzmanlık: "Meğer ne marifetleri varmış o gösterişsiz saatin!" -H. Taner. 2. Uygun olmayan, hoşa gitmeyen, can sıkıcı iş veya davranış: Yaptığın marifeti beğendin mi? 3. esk. Bilim, bilgi. 4. esk. Aracı, ikinci el.
is. (ma:rifet) 1. Ustalık, hüner, uzmanlık: "Meğer ne marifetleri varmış o gösterişsiz saatin!" -H. Taner. 2. Uygun olmayan, hoşa gitmeyen, can sıkıcı iş veya davranış: Yaptığın marifeti beğendin mi? 3. esk. Bilim, bilgi. 4. esk. Aracı, ikinci el.
Kişi Adları Sözlüğü
Marifet anlamı Köken: Ar.
Söyleyiş: (ma:rifet) Cinsiyet: Kız
Beceriklilik, el uzluğu.
Söyleyiş: (ma:rifet) Cinsiyet: Kız
Beceriklilik, el uzluğu.
Türkçe - İngilizce
marifet anlamı
isim
1) ingenuity
2) trick
3) gimmick
4) stunt
5) skill
6) artifice
7) cunning
8) talent
9) wrinkle
10) attainments
11) ingeniousness
isim
1) ingenuity
2) trick
3) gimmick
4) stunt
5) skill
6) artifice
7) cunning
8) talent
9) wrinkle
10) attainments
11) ingeniousness
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
marifet anlamı
Marifet
Marifet
Diyarbakır
Yerleşim Birimleri Sözlüğü
Marifet anlamı
Erzurum ili, Köprüköy ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Erzurum ili, Köprüköy ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
marifet eş anlamlısı
bilgi
is. 1. İnsan aklının erebileceği olgu, gerçek ve ilkelerin bütünü, bili, malumat. 2. Öğrenme, araştırma veya gözlem yolu ile elde edilen gerçek, malumat, vukuf: "Babası, önce ona, Mazlume ve ailesi hakkında birçok bilgi vermişti." -H. E. Adıvar. 3. İnsan zekâsının çalışması sonucu ortaya çıkan düşünce ürünü, malumat, vukuf. 4. fel. Genel olarak ve ilk sezi durumunda zihnin kavradığı temel düşünceler. 5. Bilim: Doğa bilgisi. 6. bl. Kurallardan yararlanarak kişinin veriye yönelttiği anlam.
is. 1. İnsan aklının erebileceği olgu, gerçek ve ilkelerin bütünü, bili, malumat. 2. Öğrenme, araştırma veya gözlem yolu ile elde edilen gerçek, malumat, vukuf: "Babası, önce ona, Mazlume ve ailesi hakkında birçok bilgi vermişti." -H. E. Adıvar. 3. İnsan zekâsının çalışması sonucu ortaya çıkan düşünce ürünü, malumat, vukuf. 4. fel. Genel olarak ve ilk sezi durumunda zihnin kavradığı temel düşünceler. 5. Bilim: Doğa bilgisi. 6. bl. Kurallardan yararlanarak kişinin veriye yönelttiği anlam.
bilim
is. 1. Evrenin veya olayların bir bölümünü konu olarak seçen, deneye dayanan yöntemler ve gerçeklikten yararlanarak sonuç çıkarmaya çalışan düzenli bilgi, ilim: "Benim sizden istediğim Türkçe yardım, bazı eski yazılı bilim ve tarih gibi ciddi eserleri bana okumanızdır." -H. E. Adıvar. 2. Genel geçerlik ve kesinlik nitelikleri gösteren yöntemli ve dizgesel bilgi. 3. Belli bir konuyu bilme isteğinden yola çıkan, belli bir amaca yönelen bir bilgi edinme ve yöntemli araştırma süreci.
is. 1. Evrenin veya olayların bir bölümünü konu olarak seçen, deneye dayanan yöntemler ve gerçeklikten yararlanarak sonuç çıkarmaya çalışan düzenli bilgi, ilim: "Benim sizden istediğim Türkçe yardım, bazı eski yazılı bilim ve tarih gibi ciddi eserleri bana okumanızdır." -H. E. Adıvar. 2. Genel geçerlik ve kesinlik nitelikleri gösteren yöntemli ve dizgesel bilgi. 3. Belli bir konuyu bilme isteğinden yola çıkan, belli bir amaca yönelen bir bilgi edinme ve yöntemli araştırma süreci.
hüner
is. Beceri isteyen ustalık, beceriklilik: "Benim gibi kurak çölde yaşayanların şiirden, hünerden dem vurmaları nasıl mümkün olur?" -A. Kabaklı.
is. Beceri isteyen ustalık, beceriklilik: "Benim gibi kurak çölde yaşayanların şiirden, hünerden dem vurmaları nasıl mümkün olur?" -A. Kabaklı.
ustalık
is. 1. Usta olma durumu. 2. Beceriklilik, el uzluğu, maharet.
is. 1. Usta olma durumu. 2. Beceriklilik, el uzluğu, maharet.
uzmanlık
is. Uzman olma durumu, uzmanın görevi, mütehassıslık, ihtisas.
is. Uzman olma durumu, uzmanın görevi, mütehassıslık, ihtisas.
"marifet" için örnek kullanımlar
Yazık, büyük marifet!', 'Bu nedir, bu ne saçmalıktır arkadaş ya, ayıp ayıp!'
Alas, big deal! ',' What's this, what's this nonsense friend or, shame, shame! '
Kaynak: focushaber.comBu kadar başıbozuk bir stat organizasyonu yapmak herhalde büyük marifet gerektirir!
This is probably a great gimmick to make up the organization of irregular requires a stat!
Kaynak: fanatik.com.trOn parmağında on marifet: Engin Altan Düzyatan.
On the all-rounder: Engin Altan Flatbed.
Kaynak: ensonhaber.comOnlar orada sabah kadar oynasınlar' diyor ve orada pas yapmayı Galatasaray marifet zannediyor.
They play in there until the morning, "says the ingenuity of Galatasaray thinks to do and there rust.
Kaynak: sabah.com.trKur'an'daki mârifet dersleri: Kur'an-ı Kerîm , mümine daima marifet dersleri verir. Allah'ın adıyla başlar ve hemen Allah 'ın Rahman ve
Kaynak: Marifetullah
Kaynak: Marifetullah
Marifet ile nefsi ve ruhu bir etmek Hakk'ı anlayıp bilip Hak'tan gayri görmemeğe makam-ı marifet derler. Yani marifet ve itikad cihetinden
Kaynak: Kırımlı Selim Baba
Kaynak: Kırımlı Selim Baba
7 Burç (kale) (Bilim, cömertlik, sabır, marifet, perhiz, korku, edep.), 7 Renk Fatma Ana kuşağı( Siyah, beyaz, kırmızı, mavi, yeşil, sar,
Kaynak: Yediler
Kaynak: Yediler
İmam Mâtürîdî bu iman anlayışını şöyle tenkit eder: marifet cehaletin zıddıdır, oysa imanın zıddı küfürdür, eğer iman marifet olsaydı her
Kaynak: Cebriyye
Kaynak: Cebriyye
Vakfe'nin an oluşu onun uzaklık ve yakınlığın ötesinde oluşundan kaynaklanır oysa varlığını vakfe'ye borçlu olan marifet ve ilm'de uzaklık
Kaynak: Nifferi
Kaynak: Nifferi
Yakın Kelimeler
(Tahmin etmek için bir harf girin)
