geveze sf. 1. Çok konuşan, çenesi düşük, lafçı, lafazan, zevzek, lakırtı ebesi, ağız kavafı, lakırtı kavafı, çaçaron:
"Bir insanın geveze, hasis ve korkak olması kendisine yeter." -N. F. Kısakürek. 2.
mec. Sır saklamayan, boşboğaz.
palavracı sf. Uydurma söz veya haber ortaya atan, yaptığı işleri abartan, bu davranışları huy edinmiş olan (kimse), tıraşçı, uydurmacı, baloncu:
"Haklısınız efendim, doktor gerçekten de palavracının birisi galiba." -T. Buğra.