mutlu ne demek?
- 5 sözlük, 13 sonuç.Güncel Türkçe Sözlük
mutlu anlamı
sf. 1. Mutluluğa erişmiş olan, ongun, mesut, bahtiyar, berhudar: "Bu yüz neşeli değil, taşkın denecek kadar mutlu idi." -T. Buğra. 2. Mutluluk veren: Mutlu bir olay.
sf. 1. Mutluluğa erişmiş olan, ongun, mesut, bahtiyar, berhudar: "Bu yüz neşeli değil, taşkın denecek kadar mutlu idi." -T. Buğra. 2. Mutluluk veren: Mutlu bir olay.
Kişi Adları Sözlüğü
Mutlu anlamı Köken: T.
Cinsiyet: Kız
Mutluluğa ermiş olan, mesut.
Cinsiyet: Erkek
Mutluluğa ermiş olan, mesut.
Cinsiyet: Kız
Mutluluğa ermiş olan, mesut.
Cinsiyet: Erkek
Mutluluğa ermiş olan, mesut.
Tarama Sözlüğü
mutlu anlamı
Saadete ermiş, mesut
Saadete ermiş, mesut
Türkçe - İngilizce
mutlu anlamı
sıfat
1) happy
2) delighted
3) blissful
4) merry
5) contented
6) elated
7) chuffed
8) felicitous
9) rejoicing
10) palmy
11) blithe
sıfat
1) happy
2) delighted
3) blissful
4) merry
5) contented
6) elated
7) chuffed
8) felicitous
9) rejoicing
10) palmy
11) blithe
Yerleşim Birimleri Sözlüğü
Mutlu anlamı
Adana ili, Yüreğir ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Adana ili, Yüreğir ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Mutlu anlamı
Adıyaman ili, Çelikhan ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Adıyaman ili, Çelikhan ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Mutlu anlamı
Ağrı ili, Diyadin ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Ağrı ili, Diyadin ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Mutlu anlamı
Balıkesir ili, Ayvalık ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Balıkesir ili, Ayvalık ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Mutlu anlamı
Bayburt ili, merkez ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Bayburt ili, merkez ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Mutlu anlamı
Kırıkkale ili, Babaeski ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Kırıkkale ili, Babaeski ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Mutlu anlamı
Konya ili, Hüyük ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Konya ili, Hüyük ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
mutlu eş anlamlısı
bahtiyar
sf. Mutlu: "Tam otuz iki sene, müreffeh, bahtiyar bir hayat sürdüm." -R. H. Karay.
sf. Mutlu: "Tam otuz iki sene, müreffeh, bahtiyar bir hayat sürdüm." -R. H. Karay.
berhudar
sf. (berhuda:r) esk. Mutlu.
sf. (berhuda:r) esk. Mutlu.
mesut
sf. Mutlu, sevinçli, ongun: "Bu eseri vücuda getiren bir milletin evladı, bir ordunun başkumandanı olduğumdan, ilelebet mesut ve bahtiyarım." -Atatürk.
sf. Mutlu, sevinçli, ongun: "Bu eseri vücuda getiren bir milletin evladı, bir ordunun başkumandanı olduğumdan, ilelebet mesut ve bahtiyarım." -Atatürk.
ongun
(I) sf. 1. Çok verimli, bol, eksiksiz. 2. Yarar duruma gelmiş, bayındır. 3. Mutlu. 4. Kutlu, uğurlu.
(I) sf. 1. Çok verimli, bol, eksiksiz. 2. Yarar duruma gelmiş, bayındır. 3. Mutlu. 4. Kutlu, uğurlu.
ongun
(II) is. 1. İlkel toplumlarda topluluğun kendisinden türediği sanılarak kutsal sayılan hayvan, ağaç, rüzgâr vb. doğal nesne veya olay, totem. 2. Arma.
(II) is. 1. İlkel toplumlarda topluluğun kendisinden türediği sanılarak kutsal sayılan hayvan, ağaç, rüzgâr vb. doğal nesne veya olay, totem. 2. Arma.
"mutlu" için örnek kullanımlar
Festivalimizin bilinilirliğinin ABD'ye kadar uzanması bizi mutlu etti.
Extend the knowledge in our festival to the United States made us happy.
Kaynak: haber3.comKabaalioğlu'na "Don't worry, be happy, yani endişe etme, mutlu ol" demedi.
Kabaalioglu "Do not worry, be happy, so do not worry, be happy," said.
Kaynak: ekonomi.bugun.com.trŞarkıyı yolladım beğendi ve kabul etti, ben de çok mutlu oldum.
I sent the song was liked and accepted, and I was very happy.
Kaynak: haberturk.comGenç çiftin mutlu günlerini görmek için bir süre daha beklememiz gerek.
Happy young couple have to wait a while to see the day.
Kaynak: stargundem.comSpiritüalist görüşe göre ruhun dünyaya gelme amacı mutlu olmak değil, tekamül etmektir. Mutluluk ise bir amaç değil, bir sonuçtur.
Kaynak: Mutluluk
Kaynak: Mutluluk
Yakın Kelimeler
Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
