bağıntı
is. 1. Bir nesneyi başka bir nesne ile uyarlı kılan bağ. 2. biy. Organizmanın değişik yapı, özellik ve olaylarında görülen karşılıklı ilgi, bağlılık, korelasyon. 3. jeol. İki ayrı veri grubu arasında bulunan ilişki derecesinin ölçümü, deneştirme, korelasyon. 4. fel. İki veya daha fazla değişken arasındaki bağıntı. 5. fel. Görelik. 6. mat. İki veya daha çok nitelik arasında matematik işlemleri yardımı ile kurulan bağlılık veya eşitlik: Bir dairenin "r" yarı çapı ile alanı arasında şöyle bir bağıntı vardır: S=r².

ilgi
is. 1. İki şey arasında bulunan herhangi bir bağlılık, ilişki, alaka, taalluk, aidiyet. 2. kim. Kimyasal şartlar eş veya birbirine çok yakın olduğunda ögelerin birbirleriyle birleşmede gösterdiği seçicilik. 3. ruh b. Dikkati öncelikle belirli bir şey üzerinde toplama eğilimi. 4. ruh b. Belirli bir olay veya etkinliğe yakınlık duyma, ondan hoşlanma ve ona öncelik tanıma: "Sesimi duyan Ayça da geliyor yanıma, kardeşinin tersine ilgiyle sokuluyor bana." -A. Ümit.

ilinti
is. 1. İki şey arasında ilgi, ilişki. 2. hlk. İnsanlar arasındaki bağ: "Cemal Sahir'le aktör-seyirci ilişkisinin dışında bir ailevi ilintimiz de oldu." -H. Taner. 3. hlk. İç sıkıntısı. 4. hlk. Seyrek dikiş, teyel.

oran
is. 1. Büyüklük, nicelik, derece bakımından iki şey arasında veya parça ile bütün arasında bulunan bağıntı, nispet, rasyo: "Dini, dili ne olursa olsun her insan doğup büyüdüğü, ekmeğini kazandığı toprak üstünde korkusuz, güven altında yaşadığı oranda kendini mutlu duyuyordu." -N. Cumalı. 2. İki şeyin birbirini tutması, karşılıklı uygunluk, tenasüp. 3. Akıl yoluyla gerçeğe yakın olduğuna inanılarak verilen yargı, tahmin. 4. mat. İki büyüklük, iki nicelik arasındaki bağıntı: Üçün sekize oranı.

Kanal D'ye nispet yapar gibi.Kaynak: blog.milliyet.com.tr

Alman futbolcu dünkü Sivasspor deplasmanında iddialara nispet yaparcasına çok başarılı bir görüntü ortaya koydu.Kaynak: fanatik.com.tr

Barca'ya nispet.Kaynak: hurriyet.com.tr

Geçtiğimiz günlerde ayrıldıkları yönünde dedikodular çıkan Kuzey Güney'in Güney'i Buğra Gülsoy sevgilisiyle el ele gecelerde boy göstererek adeta nispet yaptı.Kaynak: televizyongazetesi.com

İbrahimî dinler, tek tanrılı olup İbrahim 'in soyundan gelen peygamberler e nispet edilen Ortadoğu kökenli din lerdir. İbrahim'in
Kaynak: İbrahimî dinler

Bir İmam'a ait Raviye (talebesine) nispet edilen kıraat farklılığına Rivayet; bu rivayeti nakleden, yani kıraat imamlarından birisinden
Kaynak: Kıraat

Soyut güzellik ve nispet arayan yunan mimarisine karşılık, Roma mimarisi faydacılık ve anıtsallık gibi, özellikleri ile dikkati çeker.
Kaynak: Roma mimarisi

Şapkalı i veya nispet i'si olarak da adlandırılır. Kök halinde olan kelimelerde daima Î harfi son harf olduğu için, dilimizde Î harfiyle
Kaynak: Î

Yaşadığı asır da şüphelidir. Mehmet Fuad Köprülü , Kayıkçı Kul Mustafa 'ya nispet edilen bir mecmuada Abadi adına kayıtlı bir koşma
Kaynak: Aşık Abadi

İsimlerini soyluların giydikleri uzun pantolanlarına nispet olarak seçmişlerdir. İşte bu yüzden bu radikal devrimciler kendilerine "
Kaynak: Sansculotten

Naimilerin ilk atası Naim isimli biri olduğundan aşirete bu isme nispet edilerek Naimi ismi almıştır. Fakat Arap nesepçilerinin çoğu
Kaynak: Naim aşireti

Nispet i'si : Nispet i sinin ismin belirtme hâli ve iyelik eki ile ya da başka bir sözcükle karışabileceği durumlarda nispet i'si üzerine
Kaynak: Düzeltme işareti

O'na nispet edilebilecek bütün yaratılmışlık kavramlarının ve nitelendirilebileceği bütün sıfatların, yaratılmışlara nispet edildiği ve
Kaynak: Matüridilik

Önemli bir özelliği bir kişiyi üzerek, öldürerek ya da nispet yaparak tecrübe kazanıp kendini Sauron'a iyi bir komutan olarak göstermesidir
Kaynak: Sauron'un Ağzı

O'na nispet edilecek ilim kudret gibi her nitelik, O'nun nûrluluğundan başka bir şey değildir. O'nun nûru, bütün eşyâya hakimdir.
Kaynak: Nuru'l-Envâr

Beyazsu ise tahmin edilebileceği gibi tamamen siyahsuya nispet olarak adlandırılmıştır. Çünkü beyazsu yeraltından berrak bir şekilde çıkar
Kaynak: Çağ Çağ Deresi

Bana, tam bir utanmazlıkla, eşkıyalık, hıyanet, şah ve İngilizler ile yakınlığı nispet ettiler. Pesihan, Fumen ve Kesma'ya saldırdılar.
Kaynak: Mirza Küçük Han

aptal, eksik, nispet, ispat, kispet, müspet, tespit, tespih, gövde, iğde, dalga, kuzgun vb. Eklerde : Yumuşak ünsüzle biten kelimelere b, c,
Kaynak: Ünsüz benzeşmesi

Asla küme olarak uçmaz, daima dağınık uçar ve birbirlerine nispet yaparcasına kanat çırpar, birbirlerine teğet geçer ya da yarış
Kaynak: Güvercin