Onların bu kapasitelerini ortaya çıkarmalarına
olanak sağlamak lazım.
This should allow them to demonstrate their capabilities.
Kaynak: spor.haberturk.comUTSO ile TEB arasında, oda üyesi firmaların uygun koşullarda kredi kullanmalarına
olanak sağlamak amacıyla protokol imzalandı.
UTSO of the TEB, the room in order to enable member companies to use the protocol was signed credit in appropriate circumstances.
Kaynak: hurriyet.com.trMilletvekillerini görevlerini yerine getirmeye çağıran Ticaret Odası, aksi durumda Meclis'in yenilenmesine
olanak sağlamak üzere görevlerinden istifa etmelerini istedi.
Chamber of Commerce urging lawmakers to fulfill their tasks, otherwise I asked them to resign to allow the renewal of the Assembly.
Kaynak: brtk.netMeclis üyeleri olarak milletvekillerimizin bu görevleri yerine getirmeleri, aksi durumda ise Meclis'in yenilenmesine
olanak sağlamak üzere görevlerinden istifa etmeleri gerekmektedir.
Members of the Parliament as members of Parliament to fulfill these tasks, and is otherwise required to resign to allow the renewal of the Assembly.
Kaynak: gundemkibris.com