Ta belediye başkanlığımdan beri, bende bunu
açıklamak zorundayım.
Since the municipal başkanlığımdan Ta, I have to explain it.
Kaynak: kenthaber.comBu durumu işleyen demir pas tutmaz atasözümüzle
açıklamak isterim.
I would like to explain the functioning of iron rust-free atasözümüzle this situation.
Kaynak: boluekspres.comBu sözlerin arkasından Erdoğan "Ben de bunu
açıklamak zorundayım.
Erdogan behind these words, "I have to explain it.
Kaynak: haber.gazetevatan.com"Sızdıranı açıklayın yoksa biz
açıklamak durumunda kalabiliriz" dedi.
"Explain Sızdıranı or we may have to explain," he said.
Kaynak: kanalb.com.trPsikiyatri, insan ın davranış dinamiklerini biyopsikososyal olarak
açıklamak üzerine çalışan ve normal ile normal dışı (hastalık) davranış
Kaynak: PsikiyatriKuramsal fizik veya Teorik fizik doğada gerçekleşen olaylar üzerine tahmin yürütmek, onları
açıklamak ve akla yakınlaştırmak için fiziğe ait
Kaynak: Kuramsal fizikDaha detaylı
açıklamak gerekirse, grup nesnesi bir küme G ve onun üzerinde tanımlı bir cdot işleminden oluşur. Bu operasyonun aşağıdaki
Kaynak: Grup kuramıİngilizce'de bazen aynı kavramı
açıklamak için provisional title veya scratch terimleri de kullanılmaktadır. Fransızca'da ise bunun
Kaynak: Working titleGeschwind–Galaburda hipotezi, kavramaya yönelik yeteneklerde cinsiyet farklılıklarını
açıklamak üzere Norman Geschwind ve Albert Galaburda
Kaynak: Geschwind-Galaburda hipoteziPosta tarihi posta sistemi ve çalışma şeklini
açıklamak amacı ile posta sisteminin geçmiş dönemleri ile ilgili posta gönderilerinin
Kaynak: Posta tarihiMandelbrot kümesi, Benoit Mandelbrot 'un ikinci derece kompleks değişkenli polinomların dinamiklerini
açıklamak için geliştirdiği ve
Kaynak: Mandelbrot kümesiAşk-utangaçlığı Love-shyness , Bu terim ilk kez Psikolog Brian G. Gilmartin tarafından kronik utangaçlığın özgül bir tipini
açıklamak için
Kaynak: Aşk-utangaçlığıRichard Dawkins 'in Kör Saatçi kitabında, evrim kuramı nın en temel mekanizması doğal seçilim i
açıklamak ve kısmen simule etmek için
Kaynak: BiyomorphVeri türü, bilgisayar programlamasının tür sisteminde veriyi
açıklamak üzere kurulmuştur. İlkel türleri de içeren programlama dillerindeki
Kaynak: Veri türleriCUE dosyaları, BIN uzantılı CD kalıp dosyalarının içindeki verinin formatını
açıklamak için oluşturulan üst veri (metadata) bilgilerini
Kaynak: CUEGenel göreliliğe alternatif kuramlar, Albert Einstein 'ın genel görelilik teorisi yarışmasında kütleçekim olayını
açıklamak için yapılan
Kaynak: Genel göreliliğe alternatif kuramlarModern fizik, klasik fizik ile tanımlanamayan olayları
açıklamak üzere ortaya atılmış teorilerin tümüdür. Einstein 'ın özel görelilik
Kaynak: Modern fizikDaha
açıklamak gerekirse, gereken bit değerinden daha kısa olan bir değerin (sayı, vb. nin) en anlamlı (en soldaki) bit değeri ile,
Kaynak: İşaretle genişletmeolarak tanımlanan Budizm'in hedefi, hayattaki acı, ızdırap ve tatminsizliğin kaynaklarını
açıklamak ve bunları gidermenin yollarını göstermektir.
Kaynak: BudizmMatematiksel model aynı zamanda parçacıkların rastlantısal hareketiyle görünüşte ilgisiz başka olayları da
açıklamak için kullanılır.
Kaynak: Brown hareketiBaşka bir deyişle şöyle özetlenebilir: Bir olayı, fenomen i
açıklamak için kullanılacak olan iki açıklamadan daha basit olanı yani daha az
Kaynak: Ockham'ın Usturası