Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

omurga ne demek?

 - 9 sözlük, 11 sonuç.

BSTS / Anatomi Terimleri Sözlüğü

omurga anlamı Lat.columna vertebralis
(Anatomi) Omur sütunu.

BSTS / Biyoloji Terimleri Sözlüğü

omurga anlamı İng. backbone, vertebral column Osm. 'amûd-i fıkarî Alm. Wirbelsäule Fr. colonne vertébrale
Hayvanların sırt bölgesinde bulunan ve eğe kemikleri ile etraf iskeletini taşıyan omurlardan oluşan sütun.

BSTS / Orta Öğretim Terimleri Kılavuzu

omurga anlamı Osm. amûd-ı fıkarî Fr. vertébrale (colonne)
(biyoloji)

BSTS / Su Ürünleri Terimleri Sözlüğü

omurga anlamı Lat.vertebrae
Omurların oluşturduğu kolon.

BSTS / Zanaat Terimleri Sözlüğü

omurga anlamı
1. Çatı iskeletinin en üst kısmındaki yatay ağaç. (Ağıl *Eğridir -Isparta) 2. Çatıdaki oluklu kiremitlerden oluşan sıralar. (Yukarıtırtar *Yalvaç, Ağıl *Eğridir -Isparta)

BSTS / Zooloji Terimleri Sözlüğü

omurga anlamı İng. backbone Osm. amudu fıkari Alm.Wirbelsâule Fr. colonne vertébrale
Sırt bölgede, eğe kemikleri ile etraf iskeletini taşıyan ve omurlardan meydana gelen sütün.

Güncel Türkçe Sözlük

omurga anlamı
is. (omu'rga) 1. Birbirleriyle eklemlendiklerinde kafatasından kuyruk sokumuna kadar uzanan bir kemik eksen oluşturan omurların bütünü, bel kemiği. 2. den. Gemi kaburgasının aşağı taraftan bağlı bulunduğu boy ekseni doğrultusunda boydan boya geçen ana yapı ögesi: "Omurgası çürümüş, sintinesi su eden eski bir gemide gibi sulan durgun bir limanın rıhtımına bağlanmıştır." -N. Hikmet. 3. mec. Bir şeyin varlığı ile ilgili en önemli bölümü, temel, bel kemiği, esas.

Türkçe - İngilizce

omurga anlamı
isim
1) spine
2) vertebral column
3) backbone
4) vertebrae
5) keel
6) carina
7) chine
8) rachis
9) spinal coloumn

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü

omurga anlamı
Deste, öbek, demet, tahıl yığını.

Özbek -İzmir

omurga anlamı
Dağ sırtı.

*Kadirli -Adana

omurga anlamı
Çatıların üstüne yatay konulmuş ağaçlar.

Karaçay, Honaz -Denizli

omurga eş anlamlısı

esas
is. (esa:sı) 1. Bir şeyin özünü oluşturan ana öge, temel. 2. Bir iş veya sözde doğru biçim: Bu işin esası böyle değil. 3. sf. Ana, temel olarak alınan, başlıca, asal, esasi: Esas düşünce. Esas görev.
temel
is. 1. Bir yapının toprak altında kalan ve yapıya dayanak olan duvar, taban vb. bölümlerinin tümü: "Evin temelleri sökülüyor gibi sarsılıyor." -H. E. Adıvar. 2. Bu bölümleri yapmak için kazılan çukur. 3. sf. mec. En önemli, belli başlı, ana, taban, esas, asıl, baz: "Devletin temel kanununun adı Anayasa'dır." -B. Felek. 4. mec. Bir şeyin gelişimi için gereken ilk ögeler: "Temelde sıradan bir Fransız vodviline dayanırdı oynadıkları oyun." -N. Cumalı.

"omurga" için örnek kullanımlar

Açılan ikinci hücrede omurga kemikleri bir anatomistin krokisi gibi görünen bir genç vardı.
How to get the bones of the spine appears to be an anatomist from the drop-down cell was a teenager.
Kaynak: haber10.com
İddia ediyorum Türkiye'deki her teknik adamın sahip olmayı isteyeceği hatta imreneceği bir omurga.
I would argue even attempt to emulate Turkey would want to be with a man who is a backbone of each technique.
Kaynak: bursahakimiyet.com.tr
Bu üç futbolcuyu peş peşe eklediğinizde orta sahada önemli bir omurga, sinir sistemi kurmuş oluyorsunuz.
It is an important center of the field when you add a row of three footballer of the spine, nervous system, set up would be.
Kaynak: skorer.milliyet.com.tr
Turkcell/Öztürkler: Ciddi bir fiberoptik network kurduk ve işlerimizin %85'i bu omurga üzerinden sağlıyoruz.
Turkcell / Öztürkler: this is a serious backbone fiber optic network established and provide 85% of our business.
Kaynak: finans.milliyet.com.tr
Omurilik omurga denilen kemik bir yapının içinde boyundan kuyruk sokumuna kadar uzanan ve ortasında yine boydan boya bir kanal içeren
Kaynak: Omurilik
Invertebrata Omurgasızlar (Invertebrata), bir omurga sı olmayan hayvanlara verilen genel bir addır. Omurgasız olarak adlandırılan
Kaynak: Omurgasızlar
Pankreas, karın boşluğunda, omurga nın bel bölümü önünde yer alan salgı bezi dir. Ortalama 15-25 cm uzunluğunda ve kadınlarda 55 gr
Kaynak: Pankreas
Ankilozan spondilit, kısaca AS (Yunanca ankylos, sert,katı; spondylos, omurga), önceki isimleri "Bechterew hastalığı; Bechterew sendromu;
Kaynak: Ankilozan spondilit
Spondiloartropati (SpA), omurga yı tutan bağ dokusu hastalıklarına verilen genel bir addır Spondiloartropatinin yangı yla beraber görülmesi
Kaynak: Spondiloartropati
Kiropraktik (Yunanca : chiro- χειρο- "el-" + praktikós πρακτικός "ile yapılan")Sinir sistemi ni düzenlemek amacıyla omurga , kemik ve kas
Kaynak: Kiropraktör
Jarcho-Levin sendromu, solunum yetmezliği , çoklu omurga ve kaburga anormallikleri ile ve diğer bazı anomaliler ile kendini gösteren az
Kaynak: Jarcho-Levin sendromu
Arkada omurga , önde karın kasları, yanlarda çeşitli kas katmanlarıyla, altta leğen bölgesinin tavanını oluşturan dokularla
Kaynak: Karın boşluğu
bir alkol grubu ve de bunları birbirine baglayan bir omurga. Gliserol omurgalı fosfolipitlere gliserofosfolipit veya fosfogliserit
Kaynak: Fosfolipit
470; kontra omurga ve Bermuda donanımı na sahip olan ve iki kişilik bir mürettebat için tasarlanan tek gövdeli bir kayık/bottur.
Kaynak: 470 (yelkenli)
Omurgalıların iskeletlerinin en önemli parçası omurga dır. Omurga, tüm beyni koruyan kafatasıyla tamamlanır. hareketi kolaylaştıran ve
Kaynak: İç iskelet
Bulunan iskelet kalıntıları devasa büyüklükte ve omurga larında hava keselerinin olmasıyla diğerlerinden ayırt edici derecede farklılık
Kaynak: Atlantosaurus

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.