özden ne demek?
- 3 sözlük, 8 sonuç.Güncel Türkçe Sözlük
özden anlamı
sf. 1. Özle, öz varlıkla, gerçekle ilgili. 2. İçten, candan, samimi: "Ama ne kadar özden, ne kadar inandırıcıydı bir bilseniz." -Y. Z. Ortaç. 3. is. anat. Timüs.
sf. 1. Özle, öz varlıkla, gerçekle ilgili. 2. İçten, candan, samimi: "Ama ne kadar özden, ne kadar inandırıcıydı bir bilseniz." -Y. Z. Ortaç. 3. is. anat. Timüs.
Kişi Adları Sözlüğü
Özden anlamı Köken: T.
Cinsiyet: Erkek
1. Soyca temiz, köleliği olmayan özgür kimse. 2. Özle, öz varlıkla, gerçekle ilgili. 3. Suların geçtiği yer, su geçidi. 4. Özsu.
Cinsiyet: Kız
1. Soyca temiz, köleliği olmayan özgür kimse. 2. Özle, öz varlıkla, gerçekle ilgili. 3. Suların geçtiği yer, su geçidi. 4. Özsu.
Cinsiyet: Erkek
1. Soyca temiz, köleliği olmayan özgür kimse. 2. Özle, öz varlıkla, gerçekle ilgili. 3. Suların geçtiği yer, su geçidi. 4. Özsu.
Cinsiyet: Kız
1. Soyca temiz, köleliği olmayan özgür kimse. 2. Özle, öz varlıkla, gerçekle ilgili. 3. Suların geçtiği yer, su geçidi. 4. Özsu.
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
özden anlamı
Dere, çay, ırmak.
Dere, çay, ırmak.
-Sivas ve çevresi
*Bor -Niğde
özden anlamı
Soyca temiz, köleliği olmayan (kimse).
Soyca temiz, köleliği olmayan (kimse).
Yukarıseyit *Çal -Denizli
Karaçay -Tokat
özden anlamı
Gerçekten : Özden mi söyledin, şaka mı?
Gerçekten : Özden mi söyledin, şaka mı?
*Bor -Niğde
özden anlamı
1. bakınız» öz(I)-2. 2. Suların geçtiği yer, su geçidi.
1. bakınız» öz(I)-2. 2. Suların geçtiği yer, su geçidi.
özden anlamı
Özsu : Ağacın özdeni kurumuş.
Özsu : Ağacın özdeni kurumuş.
Şabanözü *Polatlı -Ankara
özden anlamı
Ağaç gövdesi.
Ağaç gövdesi.
-Kütahya
özden eş anlamlısı
candan
sf. 1. İçten, yürekten, gönülden, samimi: "Candan arkadaşını bir başına bırakıp kaçıyor musun?" -N. Hikmet. 2. zf. İçtenlikle, istekle, ilgiyle: "Onlar da ilk defa candan alkışlamanın o güzel tadını tadıyorlardı." -T. Buğra.
sf. 1. İçten, yürekten, gönülden, samimi: "Candan arkadaşını bir başına bırakıp kaçıyor musun?" -N. Hikmet. 2. zf. İçtenlikle, istekle, ilgiyle: "Onlar da ilk defa candan alkışlamanın o güzel tadını tadıyorlardı." -T. Buğra.
içten
sf. 1. Samimi: "Bu dileğinde içten çünkü bana bir şey olursa kendi başının da yanacağını çok iyi biliyor." -A. Ümit. 2. zf. Yürekten, candan, samimi davranarak: "Yumuşak ve içten sürdürdü konuşmasını." -T. Buğra.
sf. 1. Samimi: "Bu dileğinde içten çünkü bana bir şey olursa kendi başının da yanacağını çok iyi biliyor." -A. Ümit. 2. zf. Yürekten, candan, samimi davranarak: "Yumuşak ve içten sürdürdü konuşmasını." -T. Buğra.
timüs
is. (ti'müs) anat. Göğüs kemiği arkasında bulunan iç salgı bezi, özden.
is. (ti'müs) anat. Göğüs kemiği arkasında bulunan iç salgı bezi, özden.
"özden" için örnek kullanımlar
Özden, 'Çubuk Ovası'nda yapılan 1402 Ankara Savaşı'nın anlatıldığı panoramik bölümde, savaşın öncesi ve sonrası yaşananlar bütünlük bozulmadan 3 boyutlu resimler ve efektlerle anlatılacak.
Ozden, 'Rod Plain panoramic section described the Battle of Ankara in 1402, three-dimensional images without spoiling the integrity of the war and what happened before and after the described effects.
Kaynak: timeturk.comYakın Kelimeler
Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
