Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

ayak ne demek?

 - 17 sözlük, 34 sonuç.

BSTS / Biyoloji Terimleri Sözlüğü

ayak anlamı İng. pous, foot Osm. kadem Alm. Fuss Fr.pied
Yer değiştirmeyi sağlayan ve çeşitli hayvanlarda çok değişik şekiller gösteren yapılar.

BSTS / Cimnastik Terimleri Sözlüğü

ayak anlamı İng. foot Alm. Fuss Fr.pied
Bacakların, bilekten sonraki bölümü.

BSTS / Coğrafya Terimleri Sözlüğü

ayak anlamı
bakınız» gölayağı.

BSTS / Edebiyat ve Söz Sanatı Terimleri Sözlüğü

ayak anlamı
(Halk edebiyatı terimi) 1. Uyak. 2. Yedekli nazımlarda üstündeki dize ile uyaklı olan yedek.

BSTS / Gökbilim Terimleri Sözlüğü

Ayak anlamı İng. Rigel Osm. Mânende Alm. Rigel Fr. Rigel
(Bori) Oriyon'un ß yıldızı.

BSTS / Güreş Terimleri Sözlüğü

ayak anlamı
Yağlı güreşte ve karakucakta en küçük boy.

BSTS / Güzel Sanatlar Terimleri Sözlüğü

ayak anlamı İng. pillar, pier Osm. filayağı, pilpaye Alm. Pfeiler Fr. pilier
(Mimarlık) Kemer ve kubbe ağırlığının üzerine bindirildiği sütun ya da köşeli dayanaklar. Taş, ağaç ya da tuğladan yapılmış taşıyıcı ayak.

BSTS / Kitaplıkbilim Terimleri Sözlüğü

ayak anlamı
Yazmalarda bir sayfayı ötekine bağlayan; bir sayfanın sonunda ve ikinci sayfanın başında yinelenen sözcük ya da harf. a. bakınız» murakıp.

BSTS / Matematik Terimleri Sözlüğü

ayak anlamı İng. foot Osm. mevki-i amut Alm. Fusspunkt Fr. pied
Bir doğrunun bir düzlemle ya da öteki bir doğruyla kesiştiği nokta.

BSTS / Orta Öğretim Terimleri Kılavuzu

ayak anlamı Osm. kadem Fr. pied
(zooloji, fizik)
ayak anlamı Osm. müfriz su Fr.émissaire
(göllerde) (coğrafya)

BSTS / Sinema ve Televizyon Terimleri Sözlüğü

ayak anlamı
Sinem. (türkiye'de) Bir ya da daha çok yapımcının, dağıtımcının yalnız kendi filmlerini oynatmak amacıyla bir mevsim boyunca kapattığı sinema ya da sinemalar topluluğu.
ayak anlamı İng. foot Osm. kadem Alm. Fuss Fr.pied
Sinem./TV. İngiliz uzunluk birimi (30, 48 cm). (Özellikle 35 mm'lik filmlerle ilgili ilk ölçüler ABD'de saptandığı için sinema alanında çok kullanılır. 35 mm'lik bir filmin 1 ayağında 16 resim, 64 delik vardır. 16 mm'lik 1 ayağında 40 resim bulunur.).

BSTS / Yazın Terimleri Sözlüğü

ayak anlamı
1- Halk yazınında "uyak" a verilen ad. 2- Artıklı ya da yedekli olan koşuklarda kısa dizelere verilen ad. bakınız» ayaklı mâni.

BSTS / Zanaat Terimleri Sözlüğü

ayak anlamı
(I) I. Kağnı teker parmakları arasındaki demir çubuk. (Gölbaşı *Çankaya -Ankara) 2. Kağnı tekerleğinde lobutu göbeğe bağlayan ağaç parmaklar. (Ortayazı *Senirkent -Isparta; *Mudurnu -Bolu) 3. Üst değirmen-taşını aşağı yukarı hareket ettirmek yoluyle iyi un üretimini sağlayan demir mil. (Ziyere -Amasya; Beyceli *Fatsa-Ordu) 4. Kağnı dururken inek ya da öküzlerin yorulmaması için boyunduruğun Altına dayatılan uzun ağaç kazık. (Boğaköy-Amasya)
ayak anlamı
(II) 1. Kilim ve halıların kenarlarındaki süsler. Yeşilova *Aksaray -Niğde) 2. Halı göbeğinin çevresindeki süsler. (Taşpınar *Aksaray -Niğde)
ayak anlamı
(III) Ayaklı bardak. (Karaköy -Bilecik)
ayak anlamı
(IV) Tüfekte horozun düşmesini sağlayan parça. (Kovalca *Bozüyük -Bilecik)

Divanü Lügati't-Türk

ayak anlamı
(Oğuz) çanak, kâse, kadeh
ayak anlamı
kap kacak, çanak, tuzluk ve tuzluğa benzer ağaçtan oyulmuş kap
ayak anlamı
çanak, kâse, kadeh
ayak anlamı
ayak

Güncel Türkçe Sözlük

ayak, -ğı anlamı
is. 1. anat. Bacakların bilekten aşağıda bulunan ve yere basan bölümü. 2. Bacak. 3. Birtakım şeylerin yerden yüksekçe durmasını sağlayan dayak, destek veya bunlardan her biri: İskemlenin bir ayağı kırık. Bu köprünün dört ayağı var. 4. Vücudun belden aşağı bölümü: Ayağına bir pantolon çekti. 5. Yürüyüşün ağırlık veya çabukluk derecesi: Senin ayağınla köye akşama kadar varamayız. 6. Basamak. 7. Fut. 8. Futun küpü alınarak hesaplanan değer. 9. hlk. Mayalardan önce, makama uygun olarak çalınan veya söylenen beste. 10. esk. Yarım arşın veya 30,5 cm uzunluğundaki ölçü birimi, kadem. 11. coğ. Göl ayağı. 12. ed. Halk edebiyatında koşuklarda kısa yedekli dizeler. 13. ed. Halk edebiyatında uyak: "Mânicilerin kafa yormadan buldukları ayaklar Cenap'ı şaşkınlıktan şaşkınlığa sürükler." -S. Birsel. 14. mat. Bir doğrunun başka bir doğruyu veya bir düzlemi kestiği nokta: Dikme ayağı. 15. sp. Karakucak ve yağlı güreşte pehlivanların ayrıldıkları beş dereceden biri. 16. sp. Altılı ganyanda yer alan her bir koşu.

Türkçe - İngilizce

ayak anlamı
isim
1) foot
2) leg
3) leg
4) stand
5) hoof
6) tootsy
7) buttress
8) stillage
9) plates
son ek
1) -pod

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü

ayak anlamı
Bozuk ahlaklı, fahişe.

-Adana

ayak anlamı
1. Tas, maşraba. 2. Kadeh. 3. Bardak, çay bardağı.
ayak anlamı
1. Değirmen taşını kaldırıp indirmeye yarıyan ayar odunu. 2. bakınız» ayak çalı. 3. Küçük çay masası, sehpa.
ayak anlamı
1. Yağlı ve yağsız güreşte desteden önceki bölüm, başlangıç. 2. Asıl söze başlamadan önce yapılan giriş, başlangıç. 3. Kavşak, ağız. 4. Sıcak su kaynağı.
ayak anlamı
Maden ocaklarında sarmaların Altında açılan boşluk.

Aliköy *Çaycuma, -Zonguldak

ayak anlamı
Koyun sürüsü satışlarında hesap dışı bırakılıp cabadan verilen zayıf hayvan.

-Hatay
Çepni *Şarkışla -Sivas
-Kayseri

ayak anlamı
1/4 hisse.

*Anamur -İçel

ayak anlamı
Sacayak.

-Maraş

ayak anlamı
Su kanalı

Edirne

ayak anlamı
Değirmeni çalıştırma ve durdurma aleti

Ordu

ayak eş anlamlısı

bacak
is. 1. anat. Vücudun kasıktan tabana kadar olan bölümü: "Yorgun vücudunu zahmetle taşıyan ince bacakları üstünde doğruldu." -P. Safa. 2. anat. Hayvanlarda yürümeye veya atlamaya yarayan organ. 3. Bazı şeylerin yerden yüksekçe durmasını sağlayan dayak, destek veya bunlardan her biri, ayak: "İpleri sedirlerin bacaklarına doladılar." -L. Tekin. 4. Oyun kâğıtlarında oğlan, vale.
basamak
is. 1. Bir yere çıkarken veya bir yerden inerken basılan ve art arda gelen, birbirine belirli aralıkları olan düz yüzeylerden her biri: "Koşarak basamaklara yürüdü, merdivenleri bir solukta çıktı." -P. Safa. 2. Derece, aşama, kerte, evre. 3. mec. Bir amaca ulaşmak için yararlanılan kişi, durum veya yer: "Bunlar memleketin edebiyat tarihinde beni yavaş yavaş yükselten birer basamak." -H. E. Adıvar. 4. mat. Ondalık sayı sisteminde bir sayının sağdan sola doğru rakamlarının derecelerine göre her birinin bulunduğu yer, hane: Onlar basamağı. Yüzler basamağı. 5. mat. Bir tam denklemde bulunan bilinmeyenin en yüksek kuvveti.
fut
is. 30,480 cm'ye eşit olan İngiliz uzunluk ölçü birimi, ayak, kadem.
kadem
is. esk. 1. Ayak, adım. 2. Fut: On kadem uzunluğunda. 3. mec. Uğur (I).

"ayak" için örnek kullanımlar

İşte özellikle kadınlarda görülen el ve ayak üşümesinin nedeni!
That's why, especially in women hand and foot üşümesinin!
Kaynak: superpoligon.com
Lionel Messi'ye sık sık altın ayak yakıştırması yapılıyor.
Lionel Messi is thought often of gold foot.
Kaynak: medyaspor.com
Dolayısıyla bu devrime ayak uyduracak şekilde çıkışlar planlamak lazım.
Therefore, I need to plan downs to keep pace with this revolution.
Kaynak: turk.internet.com
Ben bu sayede semtte dört günde ayak basmadık yer bırakmadım.
So I set foot in four days in the neighborhood did not.
Kaynak: hurriyet.com.tr

Yakın Kelimeler

(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.