Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

sertlik ne demek?

 - 7 sözlük, 7 sonuç.

BSTS / Metalbilim İşlem Terimleri Sözlüğü

sertlik anlamı İng. hardness Alm. Härte Fr. dureté
Sert olma özelliği.

BSTS / Orta Öğretim Terimleri Kılavuzu

sertlik anlamı Osm. huşûnet Fr. dureté
(kimya)

BSTS / Sinema ve Televizyon Terimleri Sözlüğü

sertlik anlamı İng. contrast Osm. kontrast, kontrastlık, farklılık, tezat, karşıtlık Alm. Kontrast Fr.contraste
Sinem./TV. Bir görünçlüğün doğadaki, filmdeki ya da görüntülükteki aydınlık ve karanlık bölümleri arasındaki başkalık, ilişki.

BSTS / Yerbilim Terimleri Sözlüğü

sertlik anlamı İng. Hardness Alm. Haerte Fr. dureté
Minerallerin çizilmeye karşı gösterdikleri direnç. (Bunun için, Mohs cetvelli kullanılır: 1- talk, 2- jips, 3- fluorit, 4- kalsit, 5- apatit, 6- feldspat, 7-kuars, 8- topas, 9- korendon, 10- elmas.)

Güncel Türkçe Sözlük

sertlik, -ği anlamı
is. 1. Sert, katı olma durumu: Derinin Altında bir sertlik hissettim. 2. mec. Sert, kırıcı, katı davranış, şiddet, husumet: "Bir zamanlar, sertliğinden, karşında nefes alamazdık." -N. F. Kısakürek. 3. jeol. Minerallerin çizilmeye karşı gösterdikleri direnç.

Kimya Terimleri Sözlüğü

sertlik anlamı İng. hardness Alm. Härte Fr. dueté
1. Kesilmeye, eğilmeye, ögütülmeye karşı dirençlilik anlamında sert olma hali. Brinell setliği; Mohr sertlik derecesi; Shore sertliği gibi derecelendirmeler vardır. 2.Genellikle karbonatları ve bikarbonatları halinde kalsiyum ve mağnezyum tuzlarının suda çözünmüş olarak bulunması. Sert sular kazanlarda ve çaydanlıklarda sert kazan taşlarına sebep olur, ayrıca çözünmeyen yağ asitleri tuzlarını oluşturarak sabunun köpürmesini engeller.

Türkçe - İngilizce

sertlik anlamı
isim
1) hardness
2) stiffness
3) rigidity
4) firmness
5) toughness
6) strength
7) harshness
8) rigor
9) severity
10) bitterness
11) austerity
12) asperity
13) fierceness
14) stringency
15) solidity
16) sternness
17) vehemence
18) tartness
19) kick
20) sharpness
21) strictness
22) stoniness
23) wiriness
24) starch
25) pungency
26) intemperance
27) inclemency
28) headiness
29) curtness
30) rigour

sertlik eş anlamlısı

husumet
is. (husu:met) 1. Hasım olma durumu. 2. Düşmanlık.
kırıcı
sf. 1. Kırma işini yapan. 2. mec. Kaba, sert, çevresindekileri inciten (davranış, söz vb.): Kırıcı bir davranış. 3. mec. Bir şeyin gerektiği gibi gelişmesini, oluşmasını önleyen, engelleyen: Grev kırıcı. 4. fiz. Kırınım oluşturan: Kırıcı ortam. 5. is. tic. Senet, tahvil, bono ve süresi gelmemiş alacaklarla ilgili alışveriş veya işlem yapan kimse, kuruluş.
sert
sf. 1. Çizilmesi, kırılması, buruşması, kesilmesi veya çiğnenmesi güç olan, pek, katı, yumuşak karşıtı: Sert tahta. 2. Esnekliği az olan, kolayca eğilip bükülmeyen: "Tabakanın sert yaylı kapağını tak diye kapatıyor." -T. Buğra. 3. Kolay dayanılmayan, zor katlanılan, etkili, yumuşak karşıtı: Sert iklim. Sert hava. 4. Güçlü kuvvetli: "Kapıyı kapadı, döndü, sert adımlarla ilerledi." -M. Ş. Esendal. 5. Sarsıcı niteliği olan, çarpıcı, keskin, hafif karşıtı: Sert şarap. Sert tütün. 6. Bağışlaması, hoşgörüsü olmayan: "Birçokları beni dik ve sert olduğum için belki sevmiyorlardı." -M. Ş. Esendal. 7. Gönül kırıcı, katı, ters: "Hayatında kimseye sert muamele etmedi ve öfke yüzü göstermedi." -N. F. Kısakürek. 8. zf. Gönül kırıcı, katı, ters bir biçimde: "Ben de ona bile bile sert çıkıştım." -A. Kabaklı. 9. mec. Hırçın, öfkeli, hiddetli: Sert ses. "Zaten Atatürk'ün ne vakit öfkesine kapılarak herhangi bir kimseye karşı herhangi bir sert harekette bulunduğunu kim hatırlar?" -Y. K. Karaosmanoğlu. 10. mec. Titizlikle uygulanan, sıkı: Sert bir yönetim. 11. db. Ötümsüz.
şiddet
is. 1. Bir hareketin, bir gücün derecesi, yeğinlik, sertlik. 2. Hız. 3. Bir hareketten doğan güç: Rüzgârın şiddeti. 4. Karşıt görüşte olanlara, kendilerini kabul ettirme, inandırma veya uzlaştırma yerine kaba kuvvet kullanma. 5. mec. Kaba güç. 6. mec. Duygu veya davranışta aşırılık: "Sesinin tonunda siteminin şiddetini azaltan bir yumuşama vardı." -N. Cumalı.

"sertlik" için örnek kullanımlar

Suyun sertlik dereceleri ve çimin uzunluğuna kadar bilgi istemişler.
They wanted as much information as water hardness levels and the length of the grass.
Kaynak: fanatik.com.tr
Eline gelen bir sertlik, şişlik olursa da mutlaka doktora başvurması gerekiyor.
From the hands of the stiffness, swelling, or if you need to apply to the doctor.
Kaynak: haberturk.com
Sertlik yoğun değildi, hızlı bir futboldan söz etmek ise hiç mümkün değildi.
Hardness was not busy, fast to talk about football, it was not possible at all.
Kaynak: goal.com
Fiziksel sertlik olarak söylediğini düşünmüyorum.
I do not think you said as physical toughness.
Kaynak: sabah.com.tr
Mohs sertlik skalası (Mohs sertlik cetveli), Mineral lerin sertliği Avusturyalı mineralog Friedrich Mohs tarafından 1812 de ortaya konulan
Kaynak: Mohs sertlik skalası
Vickers sertlik testi, malzeme lerin sertliğini ölçmek için Brinell yöntemine alternatif olarak 1921 yılında Vickers Ltd tarafından
Kaynak: Vickers sertlik testi
Geçiş metalleri veya bazı kimyacıların tabiri ile ağır metaller, sertlik leri, yüksek yoğunluk ları, iyi ısı iletkenlikleri ve yüksek erime
Kaynak: Geçiş metalleri
Isıl işlem (İng: heat treatment) metallerin mekanik özelliklerini (sertlik, mukavemet vb.) geliştirmek amaçlı uygulanan işlemlerin genel
Kaynak: Isıl işlem
İndüksiyon yüzey sertleştirme parçanın tamamında sertlik istenmediği durumlarda kullanılan alternatif bir ısıl işlem türüdür.
Kaynak: İndüksiyon yüzey sertleştirme
Endüksiyonla yüzey sertleştirme parçanın tamamında sertlik istenmediği durumlarda kullanılan bir ısıl işlem türüdür. resmine göre sertlik
Kaynak: Yüzey sertleştirme
Hem erkekler hem de kadınlar tarafından oynanan, sertlik ve hız açısından futbol ile ragbi arası bir oyundur. 15'er oyuncudan oluşan 2
Kaynak: Gal futbolu
Niobyum nitrür. Geçiş metalleri ile oluşturulan ikili nitrürler, sertlik ve tokluk gibi mekanik özelliklerde iyi bir karakteristik
Kaynak: Niyobyum nitrit
Tavlama (metalürji): Bir metalin sertlik ve gücünü artırmak için belli bir sıcaklığa kadar ısıtılıp sonra soğutulması. Tavlama (cam): Bir
Kaynak: Tavlama
açısından da değerlendirilmektedir Diş minesi, Mohs sertlik skalası açısından 5 ile değerlendirildiğinden insan vücundaki en sert maddedir.
Kaynak: Mine
Hastalığın temel belirtileri titreme, sertlik ve hareketlerin yavaşlamasıdır. Titreme ilk ortaya çıkanı olup, genellikle başlangıçta tek
Kaynak: Parkinson hastalığı
Borun çeşitli allotrop ları vardır: amorf bor kahverengi bir tozdur; kristal bor ise siyah, son derece sert (Mohs sertlik skalası nda
Kaynak: Bor
bir başka grup olan Motörhead ise türe sertlik ve hız katarak Heavy metalin gelişmesine katkıda bulunmuştur. Iron Maiden gibi New Wave
Kaynak: Heavy metal
bulundukları formlar (çözünen elementler,çökelti evresi)oluşan çelikte sertlik,süneklilik ve gerilme noktası gibi özellikleri kontrol eder.
Kaynak: Çelik
Ana tema aşk tır. Yöresel dil ve üslup özelliklerini yansıtırken sanat kaygısı, yapmacık bir değiş, böbürlenme, kabalık, sertlik,
Kaynak: Halk müziği
İnsanlığın çömleği nasıl keşfettiğini tam olarak bilinmemekle birlikte, genellikle kabul gören varsayım, toprağın ateşte pişip sertlik
Kaynak: Çömlekçilik
Teknik resim, ürünün malzemesini, nasıl imal edileceğini, boyutlarını, toleranslarını, yüzey kalitesini, sertlik değerlerini, ısıl işlemini
Kaynak: Teknik resim
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.