Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

sınırlayan ne demek?

- 1 sözlük, 1 sonuç.

"sınırlayan" için örnek kullanımlar

Anayasa Mahkemesi'nin seçme seçilme hakkını sınırlayan düzenlemeyi kaldırması doğrudur.

Limiting the removal of the right to be elected to organize the Constitutional Court is correct.

Türkiye'de faaliyet gösteren 12 banka hakkında, mevduat, kredi ve kredi kartı hizmetlerinde rekabeti sınırlayan eylemlerde bulundukları gerekçesiyle Rekabet Kurulu tarafından yürütülen soruşturmada 6 bankanın savunması alındı.

About 12 banks operating in Turkey, deposit, loan and credit card services, actions that limit competition in which the investigation is being conducted by the Competition Board on the grounds of the bank's defense were 6.

Kaynak: ekonomi.milliyet.com.tr

Kaşlar, alın kemiği nin göz çukurunu sınırlayan tümsek leri üzerinde bulunan özelleşmiş kıl lardır. Bu kıllar kalın ve kısadır. Burun üst
Kaynak: Kaş

Bitkisel üretimi sınırlayan hastalık , zararlı ve yabancı ot ların zararından bitki leri korumak, bu yolla tarımsal üretimi artırmak ve
Kaynak: Tarımsal mücadele

Sağ üst lobun bronşunu tam tıkayan hilus kitlelerinde, kitleyi ve distalindeki atelektatik alanı sınırlayan transvers fissür S şeklini alır
Kaynak: Golden'in S işareti

Adolf Hitler , 16 Mart 1935 'te Versay Antlaşması 'ndaki Almanya'nın silahlı gücünü sınırlayan maddeleri iptal ederek yeniden
Kaynak: Wehrmacht

geçici bir süre için sınırlayan veya tehir eden ve mülki idare ve zabıtanın yerine askeri bir idare ve zabıtayı getiren idare şekli; örfi idare.
Kaynak: Sıkıyönetim

fasiyesler ise daha çok Kızılırmak havzasını sınırlayan, havzaya göre nispeten yükseltisi fazla olan tepelik alanlarda kendine yer bulmaktadır.
Kaynak: Kızılırmak, Çankırı

Adolf Hitler 'in 16 Mart 1935 'te Versay Antlaşması 'ndaki Almanya'nın silahlı gücünü sınırlayan maddeleri iptal ederek yeniden
Kaynak: Oberkommando des Heeres

genetiği değiştirilmiş organizmaların kullanımını reddeden veya sınırlayan tarım yöntemidir Organik tarımda toprak ve su gibi doğal
Kaynak: Organik tarım

γ, U içinde a k'yi sınırlayan ancak hiçbirini kesmeyen doğrultulabilir bir eğriyse ve başlangıç noktası bitiş noktasıyla aynıysa, o zaman
Kaynak: Kalıntı teoremi

(1894) yasama gücünü sınırlayan 1869 Anayasası'nı yürürlüğe koyması, kabinesindeki bakanları sık sık değiştirmsi ve 1889'dan beri ülke
Kaynak: Aleksandar Obrenović

yüzyılda söylev kurallarını sınırlayan Syracuse li Sicilya adasının 9 ilinden biri - (latince, Syracusae, arum f.) Koraks'a dayanır.
Kaynak: İsokrates

gelir. Yasama , yürütme ve yargı 'nın anayasa'ya dayanması, devlet iktidarını sınırlayan ve kişi haklarını güvence altına alan bir durumdur.
Kaynak: Anayasal cumhuriyet

Rekabet i sınırlayan anlaşma, uyumlu eylem ve teşebbüs birliği karar ve eylemlerinin engellenmesi ve belirli şartların varlığında bu
Kaynak: Rekabet Kurumu

Ancak her ülke bu özgürlüğün kullanılabilmesini sınırlayan uygulamalara sahiptir. Bu sınırlamaların kapsamı ve sınırlama koymanın yolları
Kaynak: Basın özgürlüğü

Köroğlu Dağları nın Kuzeye bakan yamaçlarından inen kolların birleşmesi ile meydana gelir ve Ilgaz dağlarını güneyinden sınırlayan Kuzey
Kaynak: Devrez

.ekonomik ve politik birimlerin tercihlerini ve faaliyetlerini sınırlayan alternatif yasal-kurumsal ve anayasal kurallar bütününün işleyiş
Kaynak: Anayasal iktisat

diğer bir çok programlama dilinin öncülüdür. ALGOL 58 , kod bloklarını ve onları sınırlayan begin (başlangıç) ve end (bitiş) çiftlerini tanıttı.
Kaynak: ALGOL 60

1843'te, baş gösteren ayaklanma üzerine, Kral Otto 'nun otokratik yetkilerini sınırlayan ve yerine Ortodoks bir kralın geçmesini öngören
Kaynak: Sintagma Meydanı

Yakın Kelimeler

(Tahmin etmek için bir harf girin)