Sigorta bilgilerinin öğrenildiği 'Alo 5502' telefonları
susmak bilmiyor.
Insurance information is learned 'Hello 5502' phones are ringing off the hook.
Kaynak: takvim.com.trPlaton 'Bilirken
susmak, bilmezken söylemek kadar kötüdür' der.
Plato knew shut up, knew not so bad to say 'he says.
Kaynak: ekonomi.haber7.comYazmasam daha iyi.
Susmak bile bu yılki Avrupa performansları için fazla gelir onlara.
Better not write. Shut up them even more revenue for this year's European performances.
Kaynak: ajansspor.comO zaman öyle yapmak gerekiyordu,
susmak gerekiyordu.
Then I had to do it, had to keep quiet.
Kaynak: medyafaresi.comMUK:
susmak,eylemsizlik. EYYYYYYY! : bir seslenme biçimi (tehditi ifade eder) KADAM: kardes. AGA : abi. PURNİK: meyane ) PANGALLIK : çayir, çimen,
Kaynak: Yakuplu, ÇorluDüzenli Fiiler I. Kalıp : i | u | sik i t - yísk u t~yúsk u t
susmak | Düzenli Fiil, Kalıp I, fáʕal/yífʕil : Örnek: kátab/yíktib "yazmak"!
Kaynak: Mısır Arapçası