Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

takmak ne demek?

 - 6 sözlük, 8 sonuç.

BSTS / Zanaat Terimleri Sözlüğü

takmak anlamı
Gaga. (Gücüllü *Yalvaç -Isparta)

Divanü Lügati't-Türk

takmak anlamı
takmak

Güncel Türkçe Sözlük

takmak, -ar anlamı
(-i) 1. Bir şeyi başka bir yere uygun bir biçimde tutturmak, iliştirmek, geçirmek: "Gözlüğünü takıp masaya eğildi." -R. H. Karay. 2. (-e, nsz) Düğün vb. törenlerde takı armağan etmek: Geline pırlanta yüzük takmışlar. 3. (-i, -e) Ad, lakap koymak: "Ona bu adı kim takmıştır, ne zaman takmıştır, bilemiyor." -H. Taner. 4. (nsz) Kuşanmak: Kılıç takmak. 5. Kendisiyle birlikte götürmek, yanına almak veya arkasından izletmek: "Arabaya hafiye kıyafetinde polis memurları da takıyorlar." -Y. Z. Ortaç. 6. (-e) mec. Biriyle olumsuz olarak uğraşmak. 7. argo Borç bırakmak: "Bu eve asilzadelerin biri girip öteki giderdi. Giden kirayı takar, gelen ortalığı kasıp kavururdu." -P. Safa. 8. argo Önemsemek, önem vermek, tınmak: "Dün koskoca bir mebus kızıyken, bir zamanların şalvarlı Nuriye'sini takar mıyım?" -A. Ağaoğlu. 9. (-den, -de) argo Sınavını başaramamak.

Türkçe - İngilizce

takmak anlamı
fiil
1) wear
2) attach
3) fix
4) hook
5) set
6) affix
7) stick
8) hang
9) hitch
10) stock
11) string
12) thread
13) fixate
14) bother
15) infix
16) snag
17) hang on
kelime öbeği
1) give a damn

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü

takmak anlamı
Makara.

-Kütahya, ve köyleri

takmak anlamı
Gagalamak.

Arpaköy -Ordu

Yerleşim Birimleri Sözlüğü

Takmak anlamı
Eskişehir ili, merkez ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Takmak anlamı
Uşak ili, Eşme ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.

takmak eş anlamlısı

geçirmek
(-i) 1. Geçme işini yaptırmak, geçmesini sağlamak. 2. (-e) Bir şeyi bir yandan öbür yana götürmek: "Kalanımızı peşine takarak Murat suyunun karşı kıyısına geçirdi." -K. Bilbaşar. 3. (-i, -e) Bir şeyi bir yerden başka yere taşımak, nakletmek: Odanın eşyasını öbür odaya geçirmek. 4. (-i, -e) Tespit etmek, yazmak, kaydetmek: "Merkez, kadının dosyasına vefat kaydını geçirdi." -R. H. Karay. 5. (-i, -e) Bir şeyi kendisine ayrılmış olan yere yerleştirmek, takmak: "Yem torbalarını hayvanların boyunlarına geçirdikten sonra arkadaşına sordu." -O. C. Kaygılı. 6. (-i, -e) Yola çıkan birini uğurlamaya gitmek, selametlemek, teşyi etmek: Arkadaşımı geçirmeye gittim. 7. (-i, -de) Bir süre yaşamak, oturmak, kalmak: "Kocan için geceyi evden dışarıda geçirmek fırsatını sen kendin temin et." -H. C. Yalçın. 8. (-e, nsz) Giymek, giyinmek: "Sırtına pembe, kolları tamamen çıplak bir bluz geçirmişti." -S. F. Abasıyanık. 9. (-den) Bir işi birden çok kişi üzerinde uygulamak: Kılıçtan geçirmek. Dayaktan geçirmek. 10. (-i, -den) Herhangi bir durumu yaşamış olmak: "Ne yapar ne eder, günde iki üç saatini at üstünde geçirirdi." -N. Cumalı. 11. Etmek, yapmak. 12. (-i, -e) Hastalık bulaştırmak: Nezleyi bana geçirdin. 13. (-le) Zaman harcamak: Benim bu işlerle geçirecek vaktim yok. 14. Bir gereksinimi eldeki imkânla karşılamak. 15. mec. Alışverişte aldatmak, kötü mal satmak, kazıklamak. 16. (-e) Birine kötü söz söylemek. 17. (-e) Vurmak.
kuşanmak
(-i) 1. Beline kuşak, kılıç, kemer vb. şeyler bağlamak. 2. Giyinmek: "Takkesini geçirmiş, entarisini kuşanmış, elma soyuyordu." -A. Gündüz.
önemsemek
(-i) Önemli saymak, önem vermek, mühimsemek, saymak: "On yıl önce bunları çok önemserdim." -A. Ağaoğlu.
tınmak
(nsz) tkz. 1. Ses çıkarmak. 2. Önemsemek, önem vermek, dikkate almak, takmak: "Adam hiç tınmadı, cıgarasından derin bir soluk aldı." -A. İlhan.

"takmak" için örnek kullanımlar

Meleğe kanat takmak için illa ki kolu kırmak zorunda değiliz oysa.
We do not necessarily have to break the handle to attach angel wings yet.
Kaynak: sabah.com.tr
At gözlüğünü takmak zaten size layık olan maksat çamur at izi kalsın.
At that are worthy of you already wear glasses, keep the purpose of mud at the track.
Kaynak: spor.mynet.com
"eklemek-takmak " anlamına gelen bu kelime, Lidya dilinde "eklektikos" veya tam olarak "yine takmak" anlamına karşılık gelen "eklegein"
Kaynak: Eklektisizm
tahta bloklara tekerlek takmak suretiyle icat edilmiştir Sporcu ilerleyen veya durağan durumdaki kaykayın üzerinde dengede durarak
Kaynak: Kaykay
Tevrat 'ta geçen "Elbiselerinin dört köşesine püsküller koyacaksın" emrinden dolayı Museviler köşeleri olan giyeceklere püskül takmak
Kaynak: Tsitsit
Anabaptistler yüzük takmak, yemin etmek, devlet memuru olmak gibi Hıristiyanlığın normal ögelerini reddederler. Bu inançları yüzünden
Kaynak: Anabaptist
Zaman içinde "Corona civica" takmak imparatorlara özgü bir ayrıcalık haline geldi. Bu tacı takan ünlü şahsiyetler arasında Julius Caesar
Kaynak: Corona Civica
Kültür : Kulp takmak : Kara çalmak, iftira etmek. O değilden : Farkına varmadan, çaktırmadan Önlü arkalı konuşmak : İki yanlı konuşmak Sapır
Kaynak: Aşağıçaybelen, Bayat
hep beraber bir hatıra fotoğrafı çektirmek istemektedirler. Altay 'da bir gelenek olarak kravat takmak, kıyafetin düzgün olası istenmektedir.
Kaynak: Altınordu SK
11- 2010 FIFA Dünya Kupası Final Maçı'ndan önce sahaya atlayarak Kupa'ya kırmızı bir şapka takmak istedi ve güvenlikler tarafından yaka
Kaynak: Jimmy Jump
F6E10F8892433CFFAAF6AA849816B2EF05A79F75456518CA&Kelime kafaya%20takmak kafaya takmak deyiminin anlamı - Türk Dil Kurumu- Kategori:Duygular
Kaynak: Kafaya takma
Monica | At | Diş teli takmak | Süper diş teli takan | Zoe | Kurbağa | Şaşılık | Süper şaşı | Simon | - | Çok üşümek | Süper üşüyen |
Kaynak: Mini Avengers
Şerbet içmek (yüzük takmak): Eskiden oğlan evine kıza aldıkları çeyizler takılı. Komşular çeyiz getirip takarlar. O gün akşama kadar oğlan
Kaynak: Şahinler, Taşova
Nikon F2 ilk modeline göre bir çok yenilik taşıyordu(1/2000 hızında perde,filmi daha kolay takmak için bir parça, daha büyük bir vizör ve
Kaynak: Nikon F2
Bismarck, telgrafın gösterdiği etkiyi, Fransız boğası önünde kırmızı pelerin takmak olarak tasvir etmiştir. Ayrıca Bakınız : Fransa-Prusya
Kaynak: Ems Telgrafı

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.