tiran ne demek?
- 6 sözlük, 7 sonuç.BSTS / Gösterim Sanatları Terimleri Sözlüğü
tiran anlamı
Türk kukla tiyatrosunda kötü adam tipi.
Türk kukla tiyatrosunda kötü adam tipi.
tiran anlamı
(Doğaçlama): Türk doğaçlama tiyatrosunda kötü adama verilen ad.
(Doğaçlama): Türk doğaçlama tiyatrosunda kötü adama verilen ad.
BSTS / Tarih Terimleri Sözlüğü
tiran anlamı İng. Tyrann Alm. Tyrann Fr. tyran
(Lidya dilinden): 1- Eski Yunan'da siyasal erki tek başına elinde tutan kimse. 2- Siyasal erki zorla ele geçiren, onu kötüye kullanan kimse.
(Lidya dilinden): 1- Eski Yunan'da siyasal erki tek başına elinde tutan kimse. 2- Siyasal erki zorla ele geçiren, onu kötüye kullanan kimse.
BSTS / Tiyatro Terimleri Sözlüğü
tiran anlamı
(Körm. O.):Tulûat tiyatrosunda kötü adam tipi.
(Körm. O.):Tulûat tiyatrosunda kötü adam tipi.
Güncel Türkçe Sözlük
tiran anlamı
is. 1. tar. Eski Yunan'da siyasal gücü zorla ele geçiren, onu kötüye kullanan kimse. 2. sf. mec. Acımasız, gaddar, despot.
is. 1. tar. Eski Yunan'da siyasal gücü zorla ele geçiren, onu kötüye kullanan kimse. 2. sf. mec. Acımasız, gaddar, despot.
Türkçe - İngilizce
tiran anlamı
isim
1) tyrant
isim
1) tyrant
Türkçede Batı Kökenli Kelimeler Sözlüğü
tiran anlamı Fr.tyran
1. Eski Yunan'da siyasal gücü zorla ele geçiren, onu kötüye kullanan kimse. 2. mec. Acımasız, gaddar, despot: § "Özgürlük diye, din değiştirildi, tarikat değiştirildi, tiran değiştirildi." -Adalet Ağaoğlu, Dar Zamanlar-3 Hayır, 181.
1. Eski Yunan'da siyasal gücü zorla ele geçiren, onu kötüye kullanan kimse. 2. mec. Acımasız, gaddar, despot: § "Özgürlük diye, din değiştirildi, tarikat değiştirildi, tiran değiştirildi." -Adalet Ağaoğlu, Dar Zamanlar-3 Hayır, 181.
tiran eş anlamlısı
acımasız
sf. 1. Acıma duygusu olmayan, katı yürekli, merhametsiz: "Leylâ Erbil'deki acımasız eleştirelliği yalın çizgilerle dışa vurmuştu." -S. İleri. 2. zf. Acıma duygusu olmadan, merhametsizce: "Bomboş, acımasız bakan gözler, sert ince dudaklı ağız..." -N. Cumalı.
sf. 1. Acıma duygusu olmayan, katı yürekli, merhametsiz: "Leylâ Erbil'deki acımasız eleştirelliği yalın çizgilerle dışa vurmuştu." -S. İleri. 2. zf. Acıma duygusu olmadan, merhametsizce: "Bomboş, acımasız bakan gözler, sert ince dudaklı ağız..." -N. Cumalı.
despot
(I) is. 1. Bir ülkeyi zora ve baskıya dayanarak yöneten kimse. 2. mec. Her istediğini ve dilediğini yaptırmak isteyen kimse, tiran. 3. sf. Zorba.
(I) is. 1. Bir ülkeyi zora ve baskıya dayanarak yöneten kimse. 2. mec. Her istediğini ve dilediğini yaptırmak isteyen kimse, tiran. 3. sf. Zorba.
despot
(II) is. din b. Ortodoks Rumların din başkanları.
(II) is. din b. Ortodoks Rumların din başkanları.
Yakın Kelimeler
Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
