toplamak anlamı Osm. cem'etmek Fr.additionner
(matematik)

toplamak anlamı
(-i) 1. Bir araya getirmek: "Şairin bütün eserlerini, bütün hatıralarını toplayacak." -O. S. Orhon. 2. (nsz) Devşirmek: Kırlardan çiçek topladık. 3. Devşirip kaldırmak: Sofrayı toplamak. Yatakları toplamak. 4. Dağınıklıktan kurtarmak: Bu odayı biraz toplamak gerek. 5. Bir araya getirmek, düzene sokmak, düzeltmek: "Uzun yağlı saçlarını parmaklarıyla taradı, kalpağının Altında topladı." -M. Ş. Esendal. 6. (nsz) Artırıp biriktirmek: Epey servet toplamış. 7. (nsz) Hizmete çağırmak: Asker toplamak. 8. Vergi veya bağışı verecek olanlardan almak. 9. (nsz) Şişmanlamak, kilo almak. 10. (nsz) Çıban, yara irinlenmek. 11. mat. Sayıları veya nicelikleri birbirine ekleyip toplamını bulmak.

toplamak anlamı
Top ateşine tutmak.

toplamak anlamı
fiil
1) accumulate
2) collect
3) gather
4) pick
5) pick up
6) aggregate
7) raise
8) summon
9) amass
10) harvest
11) gather up
12) compile
13) total
14) recruit
15) glean
16) sum up
17) assemble
18) add up
19) recover
20) muster
21) concentrate
22) combine
23) summon up
24) add
25) impound
26) pluck
27) pack
28) huddle
29) round up
30) scoop up
31) hive
32) levy
33) consolidate
34) treasure
35) reunite
36) lay up
37) rally
38) herd
39) agglomerate
40) cast up
41) cull
42) convene
43) bring together
44) congregate
45) rake together
46) fold down back
47) add together
48) mass
49) hoard
50) hive up
51) beat up
52) treasure up
53) totalize
54) tot up
55) furl
56) build
57) smarten up
58) heap up
59) congest
60) reckon up
61) clear away
62) call in
63) club
64) turn out
65) hand-pick

toplamak anlamı
Yayık yayılırken yağlar, kaymak ve yoğurttan ayrılıp bir araya toplanmak : Yayık topladı, boşaltalım.

*Maçka -Trabzon

toplamak anlamı
Toplamak. || torlamak || toplamak

Erzurum

toplamak anlamı
Toplamak, bir araya getirmek

Uşak

toplamak anlamı
1. İçtima etmek. 2. Dermek. 3. Tahsil etmek. 4. Geri almak

Artvin Yusufeli Uşhum köyü