TEİS olarak vatandaşlarımızı bir kez daha
uyarmak istiyoruz.
TEIS once again would like to warn the citizens.
Kaynak: sabah.com.trABD Dışişleri Bakanı John Kerry, Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'u
uyarmak istedi.
U.S. Secretary of State, John Kerry, Russian Foreign Minister Sergey Lavrov to warn.
Kaynak: haberrus.comDiğer yandan Handan'ın Umut'la yakınlığını fark eden Bahar Umut'u
uyarmak için harekete geçer.
Umut'la the other hand, the proximity of Handan Spring Hope to warn that the difference will be triggered.
Kaynak: haberciniz.bizOnları gerçeklerle değil, ne amaç güttüğünü kestiremediğim duygularla değerlendirenleri
uyarmak.
Them the truth, not what the purpose of you who consider pursuing a kestiremediğim stimulate emotions.
Kaynak: haber.stargazete.comBu semboller, insanları tehlikeye karşı
uyarmak amacıyla kullanılmaktadır. Bunlar genellikle resim-yazı(piktogram)'lardır. Semboller nasıl
Kaynak: Tehlike sembolleriFar, gece sürüş esnasında yolu aydınlatmak veya karşıdan gelen sürücüyü
uyarmak amacıyla otomobil lerde kullanılan aydınlatma sistemine
Kaynak: Far (otomotiv)Allah'ın insanlara vahiy göndermesinin bir takım nedenleri bulunmaktadır, bu nedenlerin en önemlisi Allah'ın insanları
uyarmak istemesidir.
Kaynak: Vahiyve İsa'nın kendisinin de tanrı sı olan Allah 'ın emirleri hakkında insanları
uyarmak üzere gönderilmiş bir peygamber olacağı şeklinde geçer.
Kaynak: BeşaretAda halkını olası Arap akınlarına karşı korumak ve muhtemel sardırılara karşı
uyarmak amacıyla inşa edilmiştir. Denizden 700 metre
Kaynak: Saint Hilarion KalesiGünümüzde halen kemik gelişimi, erkek ergenliğini
uyarmak, kanser ve AİDS gibi kronik hastalıkların tedavisinde kullanılmaktadır.
Kaynak: Anabolik steroidTehdit edildiklerinde genellikle, saldırganı
uyarmak amaçlı kıvrılıp çıngıraklarından ses çıkarırlar. İnsanların yakınlarında bulunan
Kaynak: Batı elmas sırtlı çıngıraklı yılanıwarning system) uçak yere yakın veya bir arazi engeline doğru ani tehlike içine girmiş ise pilot u
uyarmak için tasarlanmış ikaz sistemidir.
Kaynak: EGPWSHutbelerin amacının halkı aydınlatmak ve
uyarmak olduğunu söylemiş, hutbelerin tamamen Türkçe ve zamanın gereklerine uygun olması
Kaynak: Balıkesir HutbesiGandalf Frodo'yu Nazgul'lar hakkında
uyarmak için geri dönmek ister ama Saruman Radagast'ı, Gandalf'ı yanına çağırması için de
Kaynak: Radagast (Orta Dünya)Bu teoriye göre ortama giren tanecikler atom ve molekülleri
uyarmak veya iyonlaştırmak için enerji harcarlar ve frenlemeleri sonucu ivme
Kaynak: Çerenkov ışımasıSSS, kas kasılması nı
uyarmak için motor sinir lifi nden oluşur. Bunlara iskelet kas larına ve deri ye bağlanan, duyusal olmayan sinir
Kaynak: Somatik sinir sistemianlatması veya bir kişiyi ona zarar verebilecek birine karşı (iddia tahminlerle değil, bir bilgiye dayanıyorsa)
uyarmak gıybet kapsamına girmez.
Kaynak: GıybetBunların yanında tokatlamak, bir kişinin kendine gelmesi için
uyarmak için de olumlu amaçlarla kullanılabilinir. Kategori:Fizyoloji
Kaynak: Tokat (hareket)Bir oyuncuyu veya öğütçüyü
uyarmak veya cezalandırmak amacıyla, Oyun koşulları, ralli sonucunu etkileyecek şekilde bozulmuşsa.
Kaynak: LetUPU kuruluşu kendilerine bildirilen bu etiketleri diğer üye ülkeleri
uyarmak amacıyla yayınladığı "Uluslararası büro sirküleri" aracılığı
Kaynak: İllegal pullarDaha güvenli bir internet içeriğini desteklemek, zararlı yazılım ve virüslere karşı kullanıcıları
uyarmak ve bilinçlendirmek için faaliyet
Kaynak: Güvenli İnternetGlobal Warner (Küresel Uyarıcı), önce çalışmalarına Türkiye 'de karadan başlayıp, daha sonra tüm dünyayı küresel ısınma ya karşı
uyarmak,
Kaynak: Global Warner