yetkin ne demek?
- 4 sözlük, 5 sonuç.Güncel Türkçe Sözlük
yetkin anlamı
sf. Gerekli olgunluğa erişmiş, olgun, kâmil, mükemmel: "Bizim ülkemizde böyledir: Yetkin çalışmalar görmezden gelinir." -S. İleri.
sf. Gerekli olgunluğa erişmiş, olgun, kâmil, mükemmel: "Bizim ülkemizde böyledir: Yetkin çalışmalar görmezden gelinir." -S. İleri.
Kişi Adları Sözlüğü
Yetkin anlamı Köken: T.
Cinsiyet: Kız
Gerekli olgunluğa erişmiş, olgun, ergin.
Cinsiyet: Erkek
Gerekli olgunluğa erişmiş, olgun, ergin.
Cinsiyet: Kız
Gerekli olgunluğa erişmiş, olgun, ergin.
Cinsiyet: Erkek
Gerekli olgunluğa erişmiş, olgun, ergin.
Tarama Sözlüğü
yetkin anlamı
Olgun, kemale gelmiş, ergin.
Olgun, kemale gelmiş, ergin.
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
yetkin anlamı
Yetişkin, evlenecek yaşa gelmiş (kız için).
Yetişkin, evlenecek yaşa gelmiş (kız için).
*Düzce -Bolu
-Rize
yetkin anlamı
Büyümüş, yetişkin (genellikle kız için).
Büyümüş, yetişkin (genellikle kız için).
Kars
yetkin eş anlamlısı
kâmil
sf. (kâ:mil) esk. Yetkin, erişkin, eksiksiz, ağırbaşlı, mükemmel.
sf. (kâ:mil) esk. Yetkin, erişkin, eksiksiz, ağırbaşlı, mükemmel.
mükemmel
sf. 1. Eksiksiz, kusursuz, tam, yetkin, şahane: "Sesinizin tonalitesi mükemmel." -N. Hikmet. 2. zf. Eksiksiz, kusursuz, tam, yetkin, şahane bir biçimde: "Birbirinizin yüzüne karşı canciğer olursunuz fakat sekiz on adım ayrıldığınız gibi başka birine mükemmel çekiştirirsiniz." -R. N. Güntekin.
sf. 1. Eksiksiz, kusursuz, tam, yetkin, şahane: "Sesinizin tonalitesi mükemmel." -N. Hikmet. 2. zf. Eksiksiz, kusursuz, tam, yetkin, şahane bir biçimde: "Birbirinizin yüzüne karşı canciğer olursunuz fakat sekiz on adım ayrıldığınız gibi başka birine mükemmel çekiştirirsiniz." -R. N. Güntekin.
olgun
sf. 1. Yenecek duruma gelmiş (meyve): "Oluğun altına bir sepet iri, olgun, renkli şeftali koymuşlar." -R. H. Karay. 2. mec. Bilgi, görgü ve hoşgörüsü gereği kadar gelişmiş, ağırbaşlı (kimse), kâmil: "Benim bütün cefama olgun adam gibi katlanmasını bilmişti." -Y. K. Karaosmanoğlu.
sf. 1. Yenecek duruma gelmiş (meyve): "Oluğun altına bir sepet iri, olgun, renkli şeftali koymuşlar." -R. H. Karay. 2. mec. Bilgi, görgü ve hoşgörüsü gereği kadar gelişmiş, ağırbaşlı (kimse), kâmil: "Benim bütün cefama olgun adam gibi katlanmasını bilmişti." -Y. K. Karaosmanoğlu.
"yetkin" için örnek kullanımlar
İlahiyat konusunda yetkin isimler ne öneriyorsa ona da dikkat edeceğiz.
You'll note that the names proficient in Theology proposes to her.
Kaynak: haber7.comJRC bünyesinde en yetkin bilim insanları ve teknolojilerini barındırıyor.
Contains the most competent scientists and technologies within the JRC.
Kaynak: haber7.comDenetim için 90 bin yetkin meslek mensubundan yararlanılmalıdır.
Should be used for the audit profession member 90 thousand qualified.
Kaynak: haberler.comKonuşmacılar yetkin, bilgili ve birikimli insanlar.
Speakers competent, knowledgeable, and people are cumulative.
Kaynak: yenimesaj.com.trYetkinlik, genel anlamda yetkin olma durumunu, yani belirli bir alandaki sorumluluk ve/veya görevleri yerine getirebilme durumunda olmayı
Kaynak: Yetkinlik
Kaynak: Yetkinlik
Ontolojik Kuram, Tanrı 'nın var olmasını, yetkin ve kusursuz olması ile açıklamaya çalışan teist sav dır. şöyledir: Tanrı en yetkin varlıktır.
Kaynak: Ontolojik argüman
Kaynak: Ontolojik argüman
Yeşilçam Ödülleri, TÜRSAK Vakfı tarafından düzenlenecek olan, alanında yetkin isimlerden oluşan bir jürinin belirleyeceği ödül törenidir.
Kaynak: Yeşilçam Ödülleri
Kaynak: Yeşilçam Ödülleri
Defterdar - Osmanlı İmparatorluğu'nda maliye işlerinden sorumlu en yetkin kişiye verilen san. Defterdar, Eyüp - İstanbul 'un Eyüp
Kaynak: Defterdar (anlam ayrımı)
Kaynak: Defterdar (anlam ayrımı)
Ontolojik kanıtı öne sürenler, Tanrı'nın kavramsal bir zorunlulukla en yetkin varlığı belirttiğinden hareket ederler; böylece, eğer tanrı
Kaynak: Ontolojik kanıt
Kaynak: Ontolojik kanıt
Yakın Kelimeler
Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
