Güncel Türkçe Sözlük
basık anlamı
sf. 1. Basılmış, yassılaşmış: "Başına, arkası basık, önü yüksek, çuha püsküllü bir şapka giymiş." -M. Ş. Esendal. 2. Çok yüksek olmayan, alçak: "Arka sokağa bakan, dar, basık tavanlı, ışıksız bir yerdi." -P. Safa. 3. Kısık: "Onun sesi de aynı şekilde basıktı." -T. Buğra.
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
basık anlamı
1. Cılız, zayıf, boysuz. 2. Türlü sebeplerle basıldığına inanılan ve bu yüzden hastalanan loğusa kadın, yürümesi geciken çocuk.
basık anlamıFevkalâde, pek iyi.
-Trabzon
Kerkük
basık anlamı
1. Arkası basılarak giyilen ayakkabı, yemeni, terlik, patik. 2. Altı tahta pabuç.
basık anlamıHarmanda fazla ıslanmış buğday: Bu buğday basık, iyi un olmaz.
*Keçiborlu -Isparta
basık anlamıÇok ıslanarak niteliği bozulmuş buğday.
Dereçine*Sultandağı Afyon