Belediye bünyesine bir çekici, bir kamyon, bir 
forklift ve bir yol süpürme aracı kazandırdık.
Municipality is an attractive structure, a truck, a forklift and present it to a road sweeper.
Kaynak: haberciniz.bizÇevrede kirliliğe yol açan araçlar, 
forklift ile tek tek TIR'a yüklenerek ilçedeki yediemin otoparkına çekildi.
In and around polluting vehicles, forklift loaded one by one TIR'a car park district trustee withdrew.
Kaynak: risalehaber.comPalet, dış ambalajın en önemli parçası olup, paketlenmiş ürünlerin 
forklift  ya da transpalet  aracılığı ile kolaylıkla taşınabilmesi için
Kaynak: Palet (ambalaj)Daha önce 
forklift operatörlüğü yapmaktaydı.  Diskografi : Hanna Pakarinen, şimdiye kadar 4 tane albüm yapmıştır;  When I Become Me  - 2004
Kaynak: Hanna Pakarinen2002 yılı itibariyle geçimini 
forklift  (vinçli kamyon) kullanarak sağlamaktadır.  Kaynakça : son Wall | ilk Mick | yazarurl |
Kaynak: Doug Sampsonİçerisindeki mevcut mal sirkülasyonunun sağlanabilmesi amacıyla vinç  , 
forklift  gibi araçlar ve buna yardımcı palet  adı verilen
Kaynak: Depo1993'te ilk romanı Tatt av Kvinnen i yayınlanan Loe, bu kitaptan bir sene sonra ise Kurt isimli bir 
forklift şoförü hakkında Fisken isimli
Kaynak: Erlend LoeGenel olarak palet  üzerinde dizaynları sayesinde 
forklift  ile hareket ettirilebilirler. Bir IBC'nin en ve boy ebatları genelde o ülkede
Kaynak: IBCJoseph's Hastanesinde doğdu Annesi Dorothy patates cipsi fabrika sı işçisi, babası Joe ise 
forklift  sürücüsüydü.  Annesi İtalyan  asıllı
Kaynak: Chris Isaak