Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

baskı ne demek?

 - 9 sözlük, 11 sonuç.

BSTS / İç Hastalıkları Terimleri Sözlüğü

baskı anlamı İng. compression
Vücut üzerine dışarıdan uygulanan basınçla herhangi bir organın hacminin küçülmesine, yoğunluğunun artmasına yol açma.

BSTS / Matematik Terimleri Sözlüğü

baskı anlamı İng. majorant Alm. Majorante Fr. majorante Az. majorant
(…)

BSTS / Ruhbilim Terimleri Sözlüğü

baskı anlamı İng. repression
Belirli ruhsal etkinlik ya da süreçlerin, kişinin isteği dışında bilinçAltına itilmesi ya da bilince çıkmasının önlenmesi.

BSTS / Sepettopu Terimleri Sözlüğü

baskı anlamı İng. press
Tutma görevi alınan karşı takım oyuncusunun hareketini ve sonuç almasını engellemek amacı ile uygulanan yakın savunma türü.

BSTS / Zanaat Terimleri Sözlüğü

baskı anlamı
(I) 1. Terlik. (Kümbet, İnönü -Eskişehir) 2. Sivri uçlu, taraklı, ispanyol topuklu köylü ayakkabısı. (Aslanlı -Kütahya)
baskı anlamı
(II) 1. Saban demirinin sabana geçtiği yerdeki çıkıntı. (Beyağıl *Ulukışla -Niğde) 2. Saban demirinin üst yüzünde bulunan çivi. (Gücünkaya *Aksaray -Niğde) 3. Kullanıldığı sırada sabana yön verdiği gibi üzerine basıldığında saban demirinin iyice toprağa girmesini sağlayan saban kolları. (Akpınar *Bozüyük -Bilecik) 4. Üzerine dövülecek kızgın demir konan çelik araç. (Kızılcasöğüt *Banaz -Uşak) 5. Kağnı tekerinin dingil kısmında kullanılan demir. (Karacaviran *Seydişehir -Konya) 6. Istarda, erişin arasında bulunan çubuk. (*Bor -Niğde)

Güncel Türkçe Sözlük

baskı anlamı
is. 1. Bir eserin basılış biçimi veya durumu, print: "Baskı yanlışlıkları yüzünden kapatılan gazeteler vardı." -A. Ş. Hisar. 2. Bası sayısı: Bu gazetenin baskısı yüz bindir. 3. Bir eserin tekrarlanarak yapılan baskı işlemlerinden her biri, edisyon: Sözlüğün yeni baskısı. 4. Giysinin içine kıvrılıp dikilen kenarı: Etek baskısı. 5. Hak ve özgürlükleri kısıtlayarak zor altında bulundurma durumu, tahakküm: "Politik baskıların yanı sıra daha başka yasaklara da bağlıydık." -N. Cumalı. 6. Bir maddeyi sıkıp ezen alet, pres. 7. sp. Top oyunlarında karşı takım oyuncusunun hareketini ve sonuç almasını engellemek amacıyla uygulanan yakın savunma durumu, pres. 8. ruh b. Belirli ruhsal etkinlik ve süreçleri, kişinin isteği dışında bilinçaltına itmesi veya bu itilenlerin bilince çıkmasını önleme durumu.

Tarama Sözlüğü

baskı anlamı
Cendere.

Türkçe - İngilizce

baskı anlamı
isim
1) print
2) printing
3) pressure
4) edition
5) suppression
6) press
7) oppression
8) repression
9) stress
10) coercion
11) impression
12) thrust
13) force
14) duress
15) leverage
16) crackdown
17) compulsion
18) squeeze
19) restraint
20) constraint
21) heat
22) crush
23) urgency
24) discipline
25) screw
26) coaction
27) arm-twisting
28) press-up
sıfat
1) typographic
ön ek
1) piezo-

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü

baskı anlamı
1. Demir sıcakken düzeltmeye, şekil vermeye yarayan bir demirci aleti, avadanlık. 2. Saban demirini tutmaya yarayan öne doğru eğri demir, sabanı ayar etmeye yarayan tahta kazık. 3. Değirmen taşının sol tarafında taşı ayar etmeye yarayan manivela, kol. 4. Oda kapılarını açmak için üzerine basılan küçük kol. 5. Halıcılıkta çözgü ipliklerinin arasına sokulup düz veya çapraz ağızlık açması için indirilen ve sonra yukarıya kaldırılan tahta. 6. Duvar örülürken taş veya tuğla aralarına konulan ağaçlar. 7. Cendere, pres. 8. Kunduracı aleti, patatiri. 9. Helva tenceresi. 10. Kadınların başlarına taktıkları gümüş ve madenî şeyle süslenmiş fes. 11. Belin sapına geçirilen ve üzerine ayakla basılan tahta kısım. 12. Kağnının yan tahtalarının düşmemesi için çevresindeki kazıklara geçirilen tahta parçaları. 13. Kağnı arabalarında boyunduruğu üstten bastıran parça. 14. Arabayla ot taşırken üst kısma uzatılan ve iki ucundan iple bağlanan sırık. 15. Saman sıkıştırmaya ve basmaya yarayan üç çatallı uzun saplı ağaç. 16. Tütün ekmek için kullanılan ucu sivri alet. 17. Çökelek ya da unu kaplara koymak için sıkıştırmaya yarayan 30 cm. boyunda 5 cm. çapında bir ağaç parçası. 18. Saz damların sazlarını bastıran ağaç. 19. Tütün balyalarını presleme. 20. Ağırlık, baskı. 21. Saç tokası. 22. İşlenecek her hangi bir bez üzerine çiçek v.s. motiflerini özel bir kalıpla basma. 23. Yaz sebzelerinin kış için tuzlu suya konması.
baskı anlamı
İnzibat, terbiye.

Sarayköy köyleri -Denizli
Tepeköy *Torbalı -İzmir
Dombaylı -Manisa
Bozan -Eskişehir
Yeniköy, -İstanbul
Çayır *Çaycuma -Zonguldak
-Kastamonu
*Kurşunlu -Çankırı
-Sinop çevresi
-Malatya
-Urfa
*Kilis -Gaziantep
-Maraş
-Sivas
Bahçeli *Bor -Niğde
*Mut -İçel
*Milas -Muğla
Kayapa -Edirne

baskı eş anlamlısı

edisyon
is. 1. Bası. 2. Baskı.
print
is. 1. Baskı. 2. bl. Çıktı.
tahakküm
is. Baskı, zorbalık, hükmetme: "Sen böyle karı tahakkümü altında mı kalacaksın?" -M. Ş. Esendal.

"baskı" için örnek kullanımlar

Ünal Aysal'a göre iki eski Fenerbahçeli yönetici SPK'ya baskı yaptı.
According to Unal Aysal'a two former Fenerbahce manager put pressure on the CMB.
Kaynak: ekonomi.haberturk.com
Yani, Suriye rejimi üzerine uluslararası toplum baskı uygulamadı.
So, the international community pressure on the Syrian regime not practice.
Kaynak: timeturk.com
Sevdiğiniz insanları korumak isterken, fazla baskı yaratıyorsunuz, dikkat!
While trying to protect the people you love, creating more pressure, beware!
Kaynak: haberedikkat.com
Memnun olmadığım bir yönümüz, maçın son bölümündeki baskı yememiz.
'm Not happy with something in the game, eat the last section of the print.
Kaynak: timeturk.com
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.