dote ne demek?
- 1 sözlük, 1 sonuç.İngilizce - Türkçe
dote anlamı
fiil
1) delicesine sevmek
2) bunamak
3) üzerine titremek
4) tutkun olmak
fiil
1) delicesine sevmek
2) bunamak
3) üzerine titremek
4) tutkun olmak
"dote" için örnek kullanımlar
In the meantime, the new parents are content to dote on their little boy.
Bu arada, yeni anne-babaların küçük oğlan üzerine titremesi içerik vardır.
Kaynak: usmagazine.comNever have I attempted to make it a secret that I dote on little handguns.
Ben bunu bir sır olarak yapmaya çalıştığınız asla küçük Tabancalarda Ben düşkün olduğunu.
Kaynak: shootingtimes.comThere are grandchildren to dote on and dream vacations to finally take.
Nihayet almaya üzerine titremek için torun ve rüya tatil vardır.
Kaynak: cleveland.comBut for the most part, she loved to laugh, and dance, and dote on me.
Ama çoğunlukla, o bana gülmek, dans ve düşkün ekledi.
Kaynak: huffingtonpost.comThe film primarily revolves around a father and son relationship with the father's dote on his son ironically leaving a bitter taste with
Kaynak: Santosh Subramaniam
Kaynak: Santosh Subramaniam
primarily revolves around a father and son relationship with the father's dote on his son ironically leaving a bitter taste with the latter.
Kaynak: Bhalobasa Bhalobasa (2008 film)
Kaynak: Bhalobasa Bhalobasa (2008 film)
Yakın Kelimeler
Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
