Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

entreat ne demek?

 - 1 sözlük, 1 sonuç.

İngilizce - Türkçe

entreat anlamı
fiil
1) yalvarmak
2) rica etmek
3) üstelemek

"entreat" için örnek kullanımlar

Mr. President, I entreat you to not die or survive 2013 to vindicate reverend Bempah.
Sayın Başkan, size peder Bempah haklı 2013 ölmek ya da hayatta değil yalvardılar.
Kaynak: ghanaweb.com
He will appeal to Assad to negotiate with the opposition and entreat Russia to end its aid to Syria.
O muhalefet ile müzakere ve Suriye'ye yaptığı yardımı bitirmek için Rusya'ya yalvarmak için Esad hitap edecek.
Kaynak: dispatch.com
Therefore, both the Assad regime and the Turkish regime have tried to entreat the Kurds to join their side.
Bu nedenle, Esad rejimi ve Türk rejiminin hem Kürtler kendi tarafında katılmak için yalvardılar çalıştık.
Kaynak: kurdishaspect.com
dengan jala jemala Pulih mayang ku pulih Pulih balik sedia kala | I entreat the Mayang Entreat with shining nets Entreat the Mayang Singing
Kaynak: Ulek mayang
the people repent and entreat Yahweh for mercy, which he sends in the form of a leader or champion (a "judge"); the judge delivers the
Kaynak: Book of Judges
beg and entreat you not to attribute it so much to any coldness of my disposition, as to the magnitude of the service which you have done me.
Kaynak: Post Reditum in Senatu
was needful for them to turn his name into their own tongue, by which they might the better invoke him and entreat him on their own behalf.
Kaynak: List of names of Odin
When Jungjong tried to leave, he even grasped the royal cloth to entreat further He "could not understand on what charges the king wanted
Kaynak: Jo Gwang-jo

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.