Then we would promptly turn beet red,
mutter incoherently, and flee the scene.
Sonra biz derhal incoherently pancar kırmızı, mırıldanıyorum açmak ve olay yerinden kaçmak olurdu.
Kaynak: refinery29.com'I knew that would happen,' you
mutter sagely as you blow the steam off your tea.
Çayınızı kapalı buhar darbe olarak 'Ben bunun olacağını biliyordum,' Eğer sagely mırıldanıyorum.
Kaynak: shropshirestar.comI called his name and I heard him
mutter from his study.
Ben onun adını seslendi ve ben onun çalışma mırıldanıyorum duydum.
Kaynak: chicagophoenix.comNokia didn't
mutter, even off the record, I must stress.
Nokia bile kayıt dışı mırıldanıyorum, değil mi, ben vurgulamak gerekir.
Kaynak: theregister.co.ukAloo
mutter (also spelled aloo mattar or aloo matar) is a Pakistani and Punjabi dish which is made from potato es and pea s in a spiced
Kaynak: Aloo mutter