Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

belen ne demek?

 - 6 sözlük, 32 sonuç.

BSTS / Coğrafya Terimleri Sözlüğü

belen anlamı
bakınız» boyun.

BSTS / Fizik Terimleri Sözlüğü

belen anlamı İng. minimum Osm. minimum Alm. mindestmass Fr. minimum
Bir işlevin yakınlarında bulunan noktalara bakınca en düşük değerini aldığı nokta; işlevin beleninde türevi sıfır değer alır.

Güncel Türkçe Sözlük

Belen anlamı
öz. is. (be'len) Hatay iline bağlı ilçelerden biri.
belen anlamı
is. hlk. 1. Bel. 2. Tepe, yüksek yer. 3. Bayır. 4. Dağ üzerindeki yüksek geçit, dik dağ yolu.

Kişi Adları Sözlüğü

Belen anlamı Köken: T.
Cinsiyet: Erkek
1. Dağlık, sarp yer. 2. Sırt, bayır, yamaç, dağ eteği. 3. Yüksek, dağlık yerlerde görülen düzlük. 4. Issız yer.

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü

belen anlamı
1. Tepe, yüksek yer, üzeri yassı tepe, ufak tepe. 2. Sırt, bayır, yamaç, dağ eteği. 3. Yüksek, dağlık yerlerde görülen düzlük, ağaçsız açık yer. 4. Dağ üzerindeki yüksek geçit, yol, dönemeçli, dik dağ yolu. 5. Engebeli yer. 6. Yüksek düzlükteki büyük ve geniş çukur. 7. Dağda ağaçlık yer. 8. Derelerin birleşip aktığı büyük dere: Kırk dereyi bir belen keser.
belen anlamı
1. Havale denilen hastalık. 2. Sara. 3. Uçuk, dudaklarda görülen bir çeşit deri hastalığı.
belen anlamı
Deli.

Hortu *Sivrihisar -Eskişehir

belen anlamı
Issız, kimsesiz yer.

-Muğla

belen anlamı
Kokulu, iri beyaz taneli bir çeşit üzüm.

*Demirci -Manisa

belen anlamı
Bir çeşit davar hastalığı ki, hayvan arka ayaklarını hareket ettiremez.

Ünür -Çankırı

belen anlamı
Yükselti, tepecik

Adana, Osmaniye

Yerleşim Birimleri Sözlüğü

Belen anlamı
Antalya ili, Kumluca ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Belen anlamı
Bolu ili, Kıbrıscık ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Belen anlamı
Çanakkale ili, Ezine ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Belen anlamı
Çanakkale ili, merkez ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Belen anlamı
Diyarbakır ili, Hani ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Belen anlamı
Eskişehir ili, Mihalıççık ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Belen anlamı
Giresun ili, Eynesil ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Belen anlamı
Giresun ili, Tirebolu ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Belen anlamı
Gümüşhane ili, Şiran ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Belen anlamı
İçel ili, Tarsus ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Belen anlamı
İzmir ili, Menemen ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Belen anlamı
Karabük ili, Eskipazar ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Belen anlamı
Karabük ili, merkez ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Belen anlamı
Karabük ili, Ovacık ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Belen anlamı
KasTamonu ili, İğdir bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Belen anlamı
KasTamonu ili, İnebolu ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Belen anlamı
Kocaeli ili, Körfez ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Belen anlamı
Mardin ili, Dargeçit ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Belen anlamı
Zonguldak ili, Alaplı ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Belen anlamı
Zonguldak ili, Ereğli ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.

belen eş anlamlısı

bel
(I) is. hlk. İşaret.
bel
(II) is. 1. anat. İnsan bedeninde göğüsle karın, sırtla kalçalar arasında daralmış bölüm: "Kolum, boynundan beline doğru kayıyor." -Y. Z. Ortaç. 2. anat. Bu bölümün, sırtın altına rastlayan bölgesi: Bel ağrısı. 3. anat. Hayvanlarda omuz başı ile sağrı arası. 4. Dağ sırtlarında geçit veren çukur yer: "Çıksam yüksek bellere gün eylesem / Acep nazlı yâr duyar mı ola?" -Halk türküsü. 5. Geminin orta bölümü.
bel
(III) is. fizy. Meni.
bel
(IV) is. Toprağı aktarmaya veya işlemeye yarayan, uzun saplı, ayakla basılacak yeri tahta, ucu sivri kürek veya çatal biçiminde bir tarım aracı.
bel
(V) is. (Graham Bell özel adından) fiz. Ses şiddetiyle ilgili birim.
tepe
is. 1. Bir şeyin en üstteki bölümü: "Pencere önünde dimdik durmuş, kocaman ağaçların tepesine bakıyordunuz." -S. F. Abasıyanık. 2. Bir yerin, bir nesnenin vb.nin üstü, hizası: "Ekşisu'da trenden indikleri sırada güneş tam tepelerindeydi." -N. Cumalı. 3. tkz. Birinin yanı başı, baş ucu: Tepemde durup canımı sıktı. 4. anat. Başın üst, kafatasının iki kulak arasında kalan bölümü: "Güneş sanki yalnız sizin tepenize ışık ve sıcaklık aksettirmeye çalışıyor." -R. H. Karay. 5. coğ. Yüksekliği genellikle birkaç yüz metreyi geçmeyen, çok kez tek başına, yamaçları yatık yer biçimi: "Derenin sağ tarafına yükselen tepenin yamaçları daha hafif eğimli, daha genişti." -N. Cumalı. 6. mat. Çokgende veya çok yüzlüde köşelerden her biri. 7. mat. İkizkenar bir üçgende eşit kenarların kesişme noktası. 8. mat. Bakışım ekseni bulunan bir eğrinin veya yüzeyin bu eksenle kesişme noktalarından her biri.

"belen" için örnek kullanımlar

Kaldı ki, rüzgar gülü yatırımı Belen ve Samandağ'da etkili oldu..
Moreover, Belen and Samandag was effective investment in wind rose ..
Kaynak: iskenderunhaber.com
Yine aynı biçimde Belen ilçesinde 300 kilo patlayıcı yakalandı.
However, the town of Belen, 300 kilograms of explosives were caught in the same way.
Kaynak: haber7.com
Yine aynı biçimde Belen'de 300 kilo patlayıcı ele geçirildi.
Belen in the same way again in the 300 kilograms of explosives were seized.
Kaynak: gercekgundem.com
Belen Belediyesi ihtiyaç sahibi öğrencilere kışlık giysi yardımında bulundu.
Municipality of Belen winter clothes to aid students in need.
Kaynak: haberler.com

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.