We remove ourselves from our grief or from our
reverie and we go into our phones.
Biz üzüntüden veya dalgınlık kendimizi kaldırmak ve bizim telefonlar girer.
Kaynak: wwno.orgThe song pared the band to just its two leaders for a weary but affectionate
reverie.
Şarkı yorgun ama sevecen düşler için sadece onun iki lidere grup karşılaştırıldı.
Kaynak: kentucky.comThe
reverie lasted about as long as it takes for a major league pitch to reach the plate.
Hülya yaklaşık sürece plaka ulaşmak için büyük bir lig adım için alır gibi sürdü.
Kaynak: nbcnewyork.comJust as he does when he's in a room with her, Pete looks in on Shell's
reverie from outside.
Onunla bir odada geldiğinde yaptığı gibi, Pete dışından Shell'in düşler üzerinde görünüyor.
Kaynak: theartsdesk.comReverie may refer to: A daydream A dreamy state of mind.
reverie, an instrumental composition of a diffuse and dreamy character "
Kaynak: Reverie Reverie : Bion's concept of maternal "
reverie" as the capacity to sense (and make sense of) what is going on inside the infant has been an
Kaynak: Wilfred Bion