Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

cümbüş ne demek?

 - 3 sözlük, 4 sonuç.

Güncel Türkçe Sözlük

cümbüş anlamı
is. 1. Eğlence: "Onlara çok zaman kedi, köpek, horoz, tavuk taklidi yapar, dükkânın önünde bir alay adam toplanır, bir cümbüştür giderdi." -H. E. Adıvar. 2. Canlılık, coşku: "Yavaş yavaş fırçalardan, boyalardan, renklerin cümbüşlerinden başka her şey çevresinden siliniyordu." -C. Uçuk. 3. müz. Maden gövdeli, Tambura benzer bir saz.

Türkçe - İngilizce

cümbüş anlamı
isim
1) revel
2) racket
3) blast
4) booze
5) jamboree
6) riot
7) spree
8) carousal
9) bender
10) binge
11) bash
12) high jinks
13) merrymaking
14) jollification
15) merriment
16) jollity
17) metal mandolin
18) bust
19) buster
20) festivity
21) revelry
22) saturnalia
23) booze-up
24) burst-up
25) blow-out
26) razzle-dazzle

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü

cümbüş anlamı
Topluluk, kurul.

Çaltı, Meyvabükü, Yeşilöz, Güzel *Güdül Ankara

cümbüş anlamı
(< Far. cünbiş) cümbüş, madenî gövdeli saz

cümbüş eş anlamlısı

canlılık
is. 1. Canlı olma durumu. 2. mec. Neşelilik, hareketlilik: "Onun bu canlılığı beni rahatsız ediyor." -A. Ümit.
coşku
is. 1. Genellikle büyük bir istekle ortaya çıkan geçici hayranlık veya heyecan durumu: "Valinin hızı ve coşkusu, yanındakilere de bulaşıcı bir hastalık gibi sirayet ediyordu." -A. Kulin. 2. Sevinç gösterileriyle beliren güçlü heyecan: "Gençlerin coşkusu coşkuda kalıyor, yaratıcı bir tutarlığa bir türlü dönüşemiyordu." -Ç. Altan. 3. ruh b. Salgı bezleri ve dinamik etkinliklerle kendine özgü ilişkileri bulunan iç veya dış uyaranların kamçıladığı güçlü duygu durumu. 4. fel. Bir düşünceyle, bir duyguyla dolarak yücelme, ruhun kendini aşıp yücelmesi, heyecan.
eğlence
is. 1. Eğlenme işi, sefahat: "Biz bu işe tuhaf bir merakla eğlence şeklinde başladık." -F. R. Atay. 2. Neşeli ve hoşça vakit geçirten şey veya kimse: "Karıma göre en güzel eğlence, kırda yayan gezmek, kırların havasından istifade etmektir." -Ö. Seyfettin.

"cümbüş" için örnek kullanımlar

Bilim adamlarına soracak değildi elbette. Cümbüş bundan sonra kopuyor işte.
Scientists did not ask, of course. Cümbüş then that's breaking up.
Kaynak: denizlihaber.com
Madrid'de üç hafta önce yas vardı, şimdi ise cümbüş var.
Madrid was mourning three weeks ago, and now it's razzle-dazzle.
Kaynak: goal.com
Çarşı karışmış adeta cümbüş yerine dönmüştü.
Involved in the bazaar was like in almost revel.
Kaynak: yenimesaj.com.tr
Etrafa cümbüş, kanun ve keman sesleri yayılıyordu.
Revel around the law and spread the sounds of the violin.
Kaynak: haber.stargazete.com
Sanatçı daha sonra bağlama, ud ve cümbüş de çalmaya başladı. Öğrencilik yılları da dahil olmak üzere müzikten hiç kopmayan Mehmet Erdem,
Kaynak: Mehmet Erdem (müzisyen)
Türk müziğindeki cümbüş le büyük bir benzerliği vardır. İlk banjolarda 4 tel bulunurken, bu sayı günümüzde 5 olmuştur. Banjo türleri
Kaynak: Banjo
Enstrümanlar arasında ud , bağlama , cümbüş ve cura çalabilmektedir. Şebnem Ferah ve Mor ve Ötesi ile çalışmıştır. Reklam müziği yapım
Kaynak: Ozan Tügen
Çocukluğundan itibaren müzikle ilgilendi, cümbüş , ud ve tanbur çalmayı öğrendi, yöredeki sıra geceleri ne katılarak sanatını geliştirdi
Kaynak: Bedih Yoluk
Müziğe 4 yaşından itibaren keman , bağlama , flüt ve cümbüş çalarak başladı. Onu Halk Müziği icrası konusunde teşvik eden ilkokul müzik
Kaynak: Erkan Oğur
Bu tip çalgılara örnek olarak gitar ,elektro gitar , bağlama , ut , tambur , cümbüş , mandolin , kanun , arp , tar gösterilebilir.
Kaynak: Telli çalgılar

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2025 © Sözce hakları saklıdır.