Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

çıkkınlaşmak ne demek?

 - 1 sözlük, 1 sonuç.

Güncel Türkçe Sözlük

çıkkınlaşmak anlamı
(nsz) Kabarmak, şişmek: "O akşam daha, oda kıyafeti ile fazlaca şişmanlaşıp çıkkınlaşmış gövdesinden ... başka acı haber izi görünmüyordu." -R. E. Ünaydın.

çıkkınlaşmak eş anlamlısı

kabarmak
(nsz) 1. Ağırlığı artmadan hacmi büyümek: Ekmek iyi kabardı. 2. Yağışlardan veya kaynamaktan taşmaya yüz tutmak: "Çay birdenbire kabararak şosenin rampalarını aşar ve epeyce zararlara sebep olur." -R. N. Güntekin. 3. Niceliği artmak, büyümek: Masraf kabardı. 4. Şişmek, genişlemek: "İhtiyarın zayıf damarları kabarmış kıllı elleri dizlerinin üstündeydi." -P. Safa. 5. Hayvanların tüyleri dikilmek. 6. Kumaş üzerinde tüyler oluşmak, havlanmak: Bu kumaş çabuk kabardı. 7. Islanıp veya ısınıp yerinden kurtulmak: Masanın kaplaması kabardı. Dolabın boyası kabardı. 8. Deniz dalgalanmak, büyük dalgalar oluşmak. 9. mec. Bulanmak. 10. mec. Öfke, sevgi vb. duygular gittikçe güçlenmek: "Bu olayı duyunca delikanlının yüreği öç alma duygusuyla kabarır." -N. Cumalı. 11. (nsz, -e) mec. Kafa tutmak, öfkelenip üstüne yürüyecek gibi davranmak. 12. mec. Böbürlenmek, gururlanmak: "Kumandan, atını şahlandırarak hurra hurra diye kendisini alkışlayan keyifli halka boyun kırarak kabarıyordu." -Ö. Seyfettin.
şişmek
(nsz) 1. İçi hava veya gazlarla dolarak gerilmek: Balon şişti. 2. Bir şey emerek hacmi büyümek, genişlemek: Tahta, su emerek şişer. 3. Vücudun bir yeri içine yabancı bir maddenin girmesiyle veya başka bir etkiyle gerilmek, kabarmak: "İhtiyar kadın sabahın bu saatinde, ağlamaktan şişmiş gözlerim, sararmış yüzümle beni görünce şaşırdı." -R. N. Güntekin. 4. Çok yemek yiyerek rahatsız olacak kadar doymak. 5. mec. Gururlanmak, büyüklenmek. 6. argo Utanmak, mahcup olmak: Ben demedim mi sana, bu herifin karşısında aşık atılmaz diye, şiştin mi şimdi? 7. sp. Yorularak koşuyu veya müsabakayı sürdüremez olmak.
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.