dara ne demek?
- 8 sözlük, 8 sonuç.BSTS / İktisat Terimleri Sözlüğü
dara anlamı İng. tare
Bir malın net ve brüt ağırlıkları arasındaki fark.
Bir malın net ve brüt ağırlıkları arasındaki fark.
BSTS / Orta Öğretim Terimleri Kılavuzu
dara anlamı Fr. tare
(matematik)
(matematik)
BSTS / Tecim, Maliye, Sayışmanlık ve Güvence Terimleri Sözlüğü
dara anlamı İng. tare Fr. tare
1. Tartılarak bulunan mal ağırlıklarından bunlara ilişkin kap ağırlıklarının düşümü. 2. Malı koruyan, ya da kapsayan sarmalaçın gerçek ya da saymaca ağırlığı.
1. Tartılarak bulunan mal ağırlıklarından bunlara ilişkin kap ağırlıklarının düşümü. 2. Malı koruyan, ya da kapsayan sarmalaçın gerçek ya da saymaca ağırlığı.
Güncel Türkçe Sözlük
dara anlamı
is. (da'ra) 1. Kabıyla birlikte tartılan bir nesnenin kabının ağırlığı. 2. Terazide dengeyi sağlamak için hafif gelen kefeye ağırlık olarak konulan taş, demir, çivi vb., abra. 3. İçinde yük taşınan aracın boş durumdaki ağırlığı.
is. (da'ra) 1. Kabıyla birlikte tartılan bir nesnenin kabının ağırlığı. 2. Terazide dengeyi sağlamak için hafif gelen kefeye ağırlık olarak konulan taş, demir, çivi vb., abra. 3. İçinde yük taşınan aracın boş durumdaki ağırlığı.
Kimya Terimleri Sözlüğü
dara anlamı İng. tare Alm. Tara Fr. tare
1. Malzemenin net kütlesini tayin etmek amacıyla tartımı alınan paket veya kabın kütlesi. 2.Kabın kütlesini yok saymak için analitik kimyada kullanılan kütle.
1. Malzemenin net kütlesini tayin etmek amacıyla tartımı alınan paket veya kabın kütlesi. 2.Kabın kütlesini yok saymak için analitik kimyada kullanılan kütle.
Kişi Adları Sözlüğü
Dara anlamı Köken: Far.
Söyleyiş: (da:ra:) Cinsiyet: Erkek
1. Hükümdar. 2. Tanrı adlarından. 3. Eski İran hükümdarlarından dokuzuncusu.
Söyleyiş: (da:ra:) Cinsiyet: Erkek
1. Hükümdar. 2. Tanrı adlarından. 3. Eski İran hükümdarlarından dokuzuncusu.
Türkçe - İngilizce
dara anlamı
isim
1) tare
isim
1) tare
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
dârâ anlamı
Dere
Dere
Rize
dara eş anlamlısı
abra
is. (a'bra) hlk. 1. Dara. 2. Denge. 3. Bir değiş tokuşta üste verilen şey. 4. mec. Angarya, yük.
is. (a'bra) hlk. 1. Dara. 2. Denge. 3. Bir değiş tokuşta üste verilen şey. 4. mec. Angarya, yük.
demir
is. 1. kim. Atom numarası 26, atom ağırlığı 55,847, yoğunluğu 7,8 olan, 1510 °C'de eriyen, mavimtırak esmer renkte, özellikle çelik, döküm ve alaşımlar durumunda sanayide kullanılmaya en elverişli element (simgesi Fe). 2. sf. Bu elementten yapılmış: "Hemşiresiyle rıhtımın kenarındaki demir kanepeye oturdular." -P. Safa. 3. Bu elementten yapılmış parça: Ocak demiri. Kapı demiri. Pencere demiri. 4. Ayakkabı topuğuna veya ayakkabı burnuna aşınmayı önlemek için çakılan, özel olarak yapılmış madenden parça. 5. sf. mec. Güçlü, kuvvetli, sert: "O kadar çabuk uyanmıştı ki kalbinin demir bir elle sıkıldığını duydu." -S. F. Abasıyanık. 6. den. Çıpa.
is. 1. kim. Atom numarası 26, atom ağırlığı 55,847, yoğunluğu 7,8 olan, 1510 °C'de eriyen, mavimtırak esmer renkte, özellikle çelik, döküm ve alaşımlar durumunda sanayide kullanılmaya en elverişli element (simgesi Fe). 2. sf. Bu elementten yapılmış: "Hemşiresiyle rıhtımın kenarındaki demir kanepeye oturdular." -P. Safa. 3. Bu elementten yapılmış parça: Ocak demiri. Kapı demiri. Pencere demiri. 4. Ayakkabı topuğuna veya ayakkabı burnuna aşınmayı önlemek için çakılan, özel olarak yapılmış madenden parça. 5. sf. mec. Güçlü, kuvvetli, sert: "O kadar çabuk uyanmıştı ki kalbinin demir bir elle sıkıldığını duydu." -S. F. Abasıyanık. 6. den. Çıpa.
"dara" için örnek kullanımlar
Bizler bir dara düştüğümüzde kolayca kendilerine ulaşabiliyoruz.
We deduct a tare can reach them easily.
Kaynak: haberler.comİlk örnekköy çalışmasını Mardin'in Dara köyünde yaptık.
First Örnekköy operation in the village of Mardin Dara did.
Kaynak: habergazete.comBen normal şartlarda da öyle dara gelmekten hoşlanmam.
I normally do not like to come, too tare.
Kaynak: sabah.com.trDara köyü 16. yüzyıl 'da kurulan, Yüksekova , Hakkari 'de bulunan, ismi Kürtçe de ağaç anlamınıda olan yerleşim birimidir. km olan dara
Kaynak: Dara, Yüksekova
Kaynak: Dara, Yüksekova
Yakın Kelimeler
(Tahmin etmek için bir harf girin)
