Ama fişlemeler, açıkça bir çetenin varlığına
delalet ediyor.
But tagging, are clearly imply the existence of a gang.
Kaynak: sabah.com.trB.B. : Bu bana değil, Cumhuriyeti istemediklerine
delalet eder.
BB: It's not me, would signify that they did not want the Republic.
Kaynak: odatv.comGözlerinin kapanmış olduğunu görmek hüzne
delalet eder.
Closed his eyes to see that the sadness would portend.
Kaynak: hurriyetaile.comSGK ve sağlık md ve hastane yetkilileri nedendir bilinmez bir gaflet ve
delalet içinde.
Social security and health care, and hospital officials inexplicably art in a negligent and signify.
Kaynak: medimagazin.com.trBu işaretleri islam mantıkçıları "
delalet" adıyla nitelemişler ve delaletleri tabii, akli ve vaazi delaletler olarak üç gruba
Kaynak: Kavramayeti kerimesinin tefsiriyle ilgili olarak verilen bilgiler de buna
delalet etmektedir. Bu ayet şöyle demektedir: "Süleyman'ın ölümüne
Kaynak: Mescid-i AksaSurede başlıca kıyametin hallerinden, Allah 'ın kudretine ve birliğine
delalet eden kevni meseleler ile Kureyş Kabilesi 'nin İslam 'a
Kaynak: Rum SuresiÇün harabe müşerref oldu bu cami ey hüncaz Hoş
delalet kıldı tamirine Abdullah izam Hayre sai olduğu içün ol azizi muhterem. Yeğinle buldu
Kaynak: Burma CamiiBuna
delalet olarak köy büyükleri bu suyun hac zamanı hacca gittiğini söylerler. Ayrıca köy mezarlığından sabah namazı vaktinde buraya
Kaynak: Dedem, TosyaBurada ki anlamına göre "vildan" çocuk doğurma ve çocuk sahibi olma manalarına
delalet eden v-l-d kökünden gelmektedir. Kur'ân-ı Kerim'de bu
Kaynak: VildanBuna mukabil, İsmail Kemal Bey'in taahhüdü ise, gerek İtalya gerek Yunanistan'a Arnavutlukta birer nüfuz mıntıkası ayrılmasına
delaletKaynak: İsmail Kemal Vlorabasması bir kent devleti durumunu oluşturur. Yunanca Astakos kelimesi İzmit körfezinde çok avlanan Istakoz deniz hayvanı na
delalet eder.
Kaynak: AstakosBugün hala Altiplano kıyısındaki sıcak buhar ve kükürt kaynakları, bu genç volkanizme
delalet eder. 2 Milyon yıl önce Pleistosen zamanın
Kaynak: AltiplanoPatates püresi yemenin doğa üstü mutluluklara
delalet ettiğini, çeşitli kutsal yiyeceklere inanmayı ve düstur edinmeyi sistemleştiren
Kaynak: Kutsal Patates Püresi DiniGün gelecek, üzerimize atılan üç beş kürek topraktan başka bu dünyada yaşadığımıza
delalet eden bir şey kalmayacak. Ya da yazdıklarımızdan
Kaynak: Ahmet Lütfi KazancıBaykuşun ötmesinin bir ölüm olayına
delalet gösterilmesi,akşam tırnak kesilmemesi,gece sakız çiğnenmemesi,karga ötmesinin uğursuzluk
Kaynak: Kuzköy, ÇeltikçiBazı yemekler ülke genelinde pişirilse de çoğu yereldir ve kültürel çeşitliliğe
delalet eder. Bu durum, yerel coğrafya, iklim ve tarihin
Kaynak: CezayirBu da Pontus lar tarafından kurulan kentin Roma İmparatoru Augustus onuruna onun ismiyle adlandırıldığına
delalet eder. Halk arasindaki
Kaynak: Sivas (il)(Buna rağmen, bu hakikatler olduğuna, tek bir hakikat olmadığına
delalet eder.) Realistler için, dünyanın belirli doğruların bilgisi
Kaynak: Gerçeklik