denk ne demek?
- 9 sözlük, 16 sonuç.BSTS / Orta Öğretim Terimleri Kılavuzu
denk anlamı Osm. muadil Fr.équivalent
(fizik)
(fizik)
BSTS / Tarih Terimleri Sözlüğü
denk anlamı
4,875 Gram ağırlığındaki miskal'in dörtte birine denk olan eski bir ağırlık ölçüsü.
4,875 Gram ağırlığındaki miskal'in dörtte birine denk olan eski bir ağırlık ölçüsü.
BSTS / Tecim, Maliye, Sayışmanlık ve Güvence Terimleri Sözlüğü
denk anlamı İng. balle Osm. balya Fr. balle
Tecim eşyasının, çember ve demir tellerle bağlanmışı.
Tecim eşyasının, çember ve demir tellerle bağlanmışı.
BSTS / Zootekni Terimleri Sözlüğü
denk anlamı İng. bale
bakınız» Balya.
bakınız» Balya.
Güncel Türkçe Sözlük
denk, -gi anlamı
(I) is. 1. Yük hayvanlarının sağ ve soluna konulan iki yük parçasından her biri: Yükün bir dengi fasulye, bir dengi nohut. 2. Yatak, yorgan, kumaş vb. eşyanın sarılıp bağlanmasıyla oluşan yük, balya: "Denklerin üstünde zayıf bir delikanlı hazin bir ayrılık türküsü çağırıyor." -Y. Z. Ortaç. 3. fiz. Destekleri paralel, yönleri aynı, şiddetleri eşit bulunan güçler.
(I) is. 1. Yük hayvanlarının sağ ve soluna konulan iki yük parçasından her biri: Yükün bir dengi fasulye, bir dengi nohut. 2. Yatak, yorgan, kumaş vb. eşyanın sarılıp bağlanmasıyla oluşan yük, balya: "Denklerin üstünde zayıf bir delikanlı hazin bir ayrılık türküsü çağırıyor." -Y. Z. Ortaç. 3. fiz. Destekleri paralel, yönleri aynı, şiddetleri eşit bulunan güçler.
denk, -gi anlamı
(II) sf. 1. Ağırlık bakımından eşit olan. 2. is. esk. 0,80175 g olan ağırlık ölçü birimi. 3. mec. Uygun, nitelik yönünden eşit: "Çok aradım bulamadım dengimi / Elvan çiçeklerden aldım rengimi" -Halk türküsü.
(II) sf. 1. Ağırlık bakımından eşit olan. 2. is. esk. 0,80175 g olan ağırlık ölçü birimi. 3. mec. Uygun, nitelik yönünden eşit: "Çok aradım bulamadım dengimi / Elvan çiçeklerden aldım rengimi" -Halk türküsü.
Kişi Adları Sözlüğü
Denk anlamı Köken: T.
Cinsiyet: Erkek
1. Aynı yaş ve değerde olan. 2. Uygun, nitelik yönünden eşit.
Cinsiyet: Erkek
1. Aynı yaş ve değerde olan. 2. Uygun, nitelik yönünden eşit.
Tarama Sözlüğü
denk anlamı
bakınız» dek(V)
bakınız» dek(V)
Türkçe - İngilizce
denk anlamı
sıfat
1) equivalent
2) equal
3) balanced
4) coequal
5) well-matched
isim
1) equal
2) match
3) matching
4) bale
5) coequal
6) large package
7) counterpoise
sıfat
1) equivalent
2) equal
3) balanced
4) coequal
5) well-matched
isim
1) equal
2) match
3) matching
4) bale
5) coequal
6) large package
7) counterpoise
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
denk anlamı
Sersem, dengesiz, akılsız, dalgın
Sersem, dengesiz, akılsız, dalgın
*Lapseki -Çanakkale
-Kütahya
-Malatya
-Urfa
denk anlamı
Tepe, uç, doruk
Tepe, uç, doruk
Yeniköy -Balıkesir
Rumeli göçmenleri, Bahçecik -Kocaeli
denk anlamı
Tahılın kabuğunu yumuşatmaya ve ayırmaya yarayan değirmen
Tahılın kabuğunu yumuşatmaya ve ayırmaya yarayan değirmen
-Maraş
denk anlamı
Eşit ağırlıkta yük, eşya
Eşit ağırlıkta yük, eşya
Malatya
denk anlamı
Sarılmış yük
Sarılmış yük
Ordu
denk anlamı
1. Denk, müsavi, layık. 2. Denkleştirilmiş yük, eşya
1. Denk, müsavi, layık. 2. Denkleştirilmiş yük, eşya
Artvin Yusufeli Uşhum köyü
denk eş anlamlısı
Balya
öz. is. Balıkesir iline bağlı ilçelerden biri.
öz. is. Balıkesir iline bağlı ilçelerden biri.
balya
is. (ba'lya) 1. Çember ve demir tellerle bağlanmış ticaret eşyası: "Sekiz balya tütününden bir ya da iki balyasını ıskartaya ayırabileceklerini aklından geçirmeye başladı eksperlerin." -N. Cumalı. 2. Denk.
is. (ba'lya) 1. Çember ve demir tellerle bağlanmış ticaret eşyası: "Sekiz balya tütününden bir ya da iki balyasını ıskartaya ayırabileceklerini aklından geçirmeye başladı eksperlerin." -N. Cumalı. 2. Denk.
yatak
is. 1. Uyuma, dinlenme vb. amaçlarla üzerine veya içine yatılan eşya, döşek: "Sabahleyin onu aynı güzellikte bulacağım ümidiyle yatağımdan fırladım." -R. H. Karay. 2. Yün, pamuk, kuş tüyü vb. maddelere kılıf geçirerek yapılan şilte. 3. Üzerine şilte konulan karyola, somya, kerevet vb. 4. coğ. Irmak, çay, dere vb.nin, içinde aktıkları yer, akak, mecra. 5. Katmanlaşmış herhangi bir madde yığını: Çakıl yatağı. 6. Bir şeyin çok bulunduğu yer: "Yeşil sarıklı evliya yataklarının huzurunda gibiyim." -R. H. Karay. 7. Maden veya fosil ocaklarında birbirini izleyen iki maden, taş veya kömür tabakası arasında uzanan damar. 8. Çanak biçimindeki bir havzada veya buna benzer bir oluşumda toplanmış petrol birikintisi. 9. Gizli barınak veya bir suçluyu gizlice barındıran yer: Hırsız yatağı. Eşkıya yatağı. 10. Makinelerde hareketli bölümleri içine alan hareketli veya sabit parça: Namlu yatağı. Eksen yatağı. 11. Fideleri gömmek için toprakta açılan çukur. 12. Turunçgilleri ve yumurta vb. ürünleri korumak üzere saman vb.nden yararlanılarak yapılan yer. 13. hay. b. Katmanlı bir kaya bütününde maden filizi veya taş döküntüsünden oluşan çok ince tabaka.
is. 1. Uyuma, dinlenme vb. amaçlarla üzerine veya içine yatılan eşya, döşek: "Sabahleyin onu aynı güzellikte bulacağım ümidiyle yatağımdan fırladım." -R. H. Karay. 2. Yün, pamuk, kuş tüyü vb. maddelere kılıf geçirerek yapılan şilte. 3. Üzerine şilte konulan karyola, somya, kerevet vb. 4. coğ. Irmak, çay, dere vb.nin, içinde aktıkları yer, akak, mecra. 5. Katmanlaşmış herhangi bir madde yığını: Çakıl yatağı. 6. Bir şeyin çok bulunduğu yer: "Yeşil sarıklı evliya yataklarının huzurunda gibiyim." -R. H. Karay. 7. Maden veya fosil ocaklarında birbirini izleyen iki maden, taş veya kömür tabakası arasında uzanan damar. 8. Çanak biçimindeki bir havzada veya buna benzer bir oluşumda toplanmış petrol birikintisi. 9. Gizli barınak veya bir suçluyu gizlice barındıran yer: Hırsız yatağı. Eşkıya yatağı. 10. Makinelerde hareketli bölümleri içine alan hareketli veya sabit parça: Namlu yatağı. Eksen yatağı. 11. Fideleri gömmek için toprakta açılan çukur. 12. Turunçgilleri ve yumurta vb. ürünleri korumak üzere saman vb.nden yararlanılarak yapılan yer. 13. hay. b. Katmanlı bir kaya bütününde maden filizi veya taş döküntüsünden oluşan çok ince tabaka.
"denk" için örnek kullanımlar
İki denk takım olarak genellikle oyun orta saha mücadelesinde sürdü.
Two equal teams usually play as a midfielder in the struggle continued.
Kaynak: boluolay.comBu oran günde 101 milyon, yılda 37 milyar adet ekmeğe denk gelmektedir.
This rate is 101 million per day, per year is equal to 37 billion pieces of bread.
Kaynak: haberler.comBu rakam, Japonya'nın yıllık tüketiminin yüzde 10'una denk düşüyor.
This figure is equivalent to 10 percent of Japan's annual consumption is falling.
Kaynak: haber.stargazete.comBu Fernandez bana mı denk geliyor yoksa millete show mu lazım anlamadım.
Does this need to show the nation Fernandez to me is equivalent to or do not understand.
Kaynak: gazetem.ruDenk kesir, bir kesrin genişletilmiş ya da sadeleştirilmiş halidir. Örneğin 1/2 ve 2/4 kesirleri denk kesirlerdir. Çünkü 2/4 kesri 1/2
Kaynak: Denk kesir
Kaynak: Denk kesir
Kısaltması km olan, uluslararası ölçü sisteminde 1000 metre 'ye denk gelen uzunluk birimi. Metrik sistemin bir parçasıdır. hektometre
Kaynak: Kilometre
Kaynak: Kilometre
Dolar, 100 sent e denk para birimi . ABD , Kanada , Avusturalya ile Güney Amerika , Pasifik , Karayipler , güneydoğu Asya ve Afrika 'daki
Kaynak: Dolar
Kaynak: Dolar
Prens, Avrupa hanedan larında kral olmayan erkek üyelere verilen genel soyluluk unvanıdır. Osmanlı 'daki şehzade unvanına denk gelir.
Kaynak: Prens
Kaynak: Prens
Misya (Mysia), Antik Çağ 'da Anadolu 'nun kuzeybatısında yer alan ve günümüzde yaklaşık olarak Balıkesir iline denk gelen bölgenin adıdır
Kaynak: Misya
Kaynak: Misya
Magister Militum Roma İmparatorluğu nda ve cumhuriyet döneminde bugünün genelkurmay başkanına denk gelen memurluk rütbesi. İmparatordan
Kaynak: Magister Militum
Kaynak: Magister Militum
Peer eş, denk demektir. İki veya daha fazla istemci arasında veri paylaşmak için kullanılan bir ağ protokolü dür. Eşler, sunucuları veya
Kaynak: Peer-to-peer
Kaynak: Peer-to-peer
Büyük amiral, bazı ülkelerde mareşal in deniz kuvvetleri ndeki denk rütbesi olan donanma subaylarının en yüksek aşamasındaki amiral dir
Kaynak: Büyük amiral
Kaynak: Büyük amiral
Öğle veya öğlen, gün ortasına denk gelen zaman dilimi. Güneş in en tepede göründüğü zamandır ve genellikle saat 12 civarına denk gelir.
Kaynak: Öğle
Kaynak: Öğle
Osmanlı Devleti 'nde 1826-1908 yılları arasında kullanılan ve bugünkü Milli Savunma Bakanlığı ve Genelkurmay Başkanlığı görevine denk
Kaynak: Serasker
Kaynak: Serasker
Peni (İng : tekil penny, çoğul pence), 1 İngiliz Sterlini 'nin yüzde birine denk para birimi. Bunun haricinde İngilizce konuşan bazı
Kaynak: Peni
Kaynak: Peni
Earl (eski Norveççe de Jarl), kont a denk bir İngiliz asalet unvanı. Earl unvanı, önceleri kabile şefi anlamında bir İskandinav ve Anglo
Kaynak: Earl
Kaynak: Earl
Fersah, 12000 adıma veya 4 saatlik yola denk geldiği kabul edilen eski ölçü birimidir. Denizcilikte kullanılan eski Türk gemicilerinin
Kaynak: Fersah
Kaynak: Fersah
Kore'de hatırı sayılır büyüklükteki Yahudi cemaati Kore Savaşı dönemine denk gelir; bu dönemde, bölgedeki komünizm le baş eden ABD
Kaynak: Güney Kore'deki Yahudilerin tarihi
Kaynak: Güney Kore'deki Yahudilerin tarihi
Yakın Kelimeler
Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
