doğaçlama is. 1. Doğaçlamak işi, emprovizasyon. 2.
zf. Birdenbire, düşünmeden, içine doğduğu gibi, doğaçtan, doğmaca, irticalen, emprovize:
Doğaçlama şiir söylemek. 3.
tiy. Yazılı metni olmayan, kararlaştırılmış taslağı, yerine, zamanına göre oyuncular tarafından, sahnede yakıştırılan sözlerle tamamlanan oyun, tuluat.