Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

ala ne demek?

 - 9 sözlük, 30 sonuç.

BSTS / Anatomi Terimleri Sözlüğü

ala anlamı Lat.ala
(Anatomi) Kanat.

BSTS / Biyoloji Terimleri Sözlüğü

Ala anlamı
bakınız» alanin
ala anlamı İng. ala, wing Lat.ala: kanat Alm. Flügel Fr. aile
1. Kanat şeklinde uzamış bir yapı. 2. Baklagiller familyasına ait türlerin çiçek kısımlarından biri. 3.Bazı meyve ya da tohumların rüzgârla dağılmasını sağlayan zarsı uzantı. 4.Kemik üzerindeki kanat benzeri uzantı.

BSTS / Halkbilim Terimleri Sözlüğü

ala anlamı İng. trick Osm. desise Alm. Schwank Fr. fraude
Dinleyenleri eğlendirmek amacıyla düzenlenen, içi kurnazlık ve dalaverelerle dolu olan bir tür düzmece anlatı, bakınız» halk alası. krş. masal, öykü.

BSTS / Zanaat Terimleri Sözlüğü

ala anlamı
Avcıların, gizlenme kümelerinin önüne gerdikleri örtü. (Kızılağaç, Gedikli, Çatak, Gökmenler *Saimbeyli -Adana)

Divanü Lügati't-Türk

ala anlamı
"acele etmeme" anlamına bir kelime
ala anlamı
ala, alaca; ala tenli, alaca tenli kişi ki bir çeşit deri hastalığından vücudunda alacalar olur, apraşlık
ala anlamı
insanın içinde olan gizli şeyler

Güncel Türkçe Sözlük

ala anlamı
sf. 1. Karışık renkli, çok renkli, alaca: Ala kilim eskimiş. 2. is. Alabalık. 3. hlk. Açık kestane renginde olan, ela (göz). 4. is. hlk. Kekliğin boynundaki siyah halka.
âlâ anlamı
sf. (a:lâ:) İyi, pekiyi: "Beni Konya Lezzet Lokantasına götürdü, âlâ bir öğle yemeği çekti." -H. E. Adıvar.

Kişi Adları Sözlüğü

Ala anlamı Köken: T.
Cinsiyet: Erkek
1. Karışık renkli, çok renkli, alaca. 2. Açık kestane renginde olan, ela. 3. Kekliğin boynundaki siyah halka.4. Benekli. 5. Tam olgunlaşmamış.
Cinsiyet: Kız
1. Karışık renkli, çok renkli, alaca. 2. Açık kestane renginde olan, ela. 3. Kekliğin boynundaki siyah halka.4. Benekli. 5. Tam olgunlaşmamış.

Türkçe - İngilizce

ala anlamı
sıfat
1) superb

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü

ala anlamı
1. Siyahla beyaz karışık renk, siyahlı beyazlı. 2. Kahverengi ile kırmızı arası bir renk. 3. Açık kahverengi, ela (göz hakkında). 4. Kekliğin boynundaki siyah halka: Palazın alaları çıktı. 5. Çok renkli, karışık renkli: Ala kilim eskimiş. 6. Beyaz rengi çok olan şey, kirli bez. 7. Açık al, doru ile al arası bir at donu.
ala anlamı
1. Olgunlaşmamış, ham kavun, karpuz, meyva. 2. bakınız» Alaca(I)-1. 3. Yarı, Yarım: Ala çiğ. Ala sulu. 4. Sulanan tarlada kuru kalan yer. 5. Tarlada sabanın atladığı yer, sürülmemiş toprak. 6. Siyah, beyaz lekeli bir çeşit deri hastalığı.
ala anlamı
1. Sergi eşyası olarak kullanılan bir çeşit pamuklu dokuma. 2. Yerlilerin el tezgâhlarında dokudukları renkli pamuklu bez. 3. Kareli bezden yapılmış ekmek bohçası: Acıktıysan alada ekmek var, al ye. 4. Önlük, kırmızı peştemal. 5. Siyah, beyaz iplikten dokunan ve çobanlar tarafından kullanılan üstlük. 6. Keklik avında kullanılan, çeşitli renklerle boyanmış bez tuzak.
ala anlamı
1. Şaşma, hayret bildirir ünlem. 2. Al, al ya, al sana, al işte anlamlarında: Kalemini buldum, ala bir daha kaybetme.
ala anlamı
Hala.

Yeniçubuk *Gemerek -Sivas

ala anlamı
Küçük heykel yapılabilen bir çeşit beyaz toz.

Çulhan *Bozdoğan -Aydın

ala anlamı
Avcıların, av hayvanlarını yuvalarından çıkarmak veya çevrelerine toplamak için kullandıkları müzik aleti.

-Adana

ala anlamı
Emekli.

-Kastamonu

ala anlamı
Çit.

*Bartın -Zonguldak
-Adana

ala anlamı
Belki: Alâ Ahmet gelir.

*Zile -Tokat

ala anlamı
Ahlâksız, ara bozucu, dönek, uğursuz adam

*Mut köyleri -İçel

ala anlamı
Üzüme düşen ben.

Devri, Ürkütlü *Bucak -Burdur
Bulkaz *Çivril -Denizli
*Silifke -İçel

ala anlamı
Karla örtülü yerde açıkta kalan toprak parçası.

Büyük Karapınar *Ermenek Konya

ala anlamı
Al karışık, allı: Ala keklik gibi sekiyor.

Dereçine *Sultandağı Afyon

Ala anlamı
(< Ar. Allâh) Allah
ala anlamı
< ET ala: alaca; al, kızıl, kıpkırmızı, kıpkızıl. || ala ganda galmak: ağır yara almak; al kanlar içinde kalmak
ala anlamı
Ağlamak

Uşak

ala anlamı
1. Ela. 2. Alaca

Artvin Yusufeli Uşhum köyü

ala eş anlamlısı

iyi
sf. 1. İstenilen, beğenilen nitelikleri taşıyan, beğenilecek biçimde olan, kötü karşıtı: "Bir aralık iyi fal bildiğimi haremde duyurdum." -F. R. Atay. 2. Bol, yararlı, kazançlı: İyi yağmur yağdı. 3. Çok: İyi para kazandı. 4. Uğurlu, hayırlı, iyilik getiren: İyi haber. 5. Esen, sağlıklı: "İyi ve sıhhatli olduğumu bildirebilirsiniz." -N. F. Kısakürek. 6. Yerinde, uygun: İyi bir cevap. 7. Doğru olan: İyisi bu işe karışmamaktır. 8. Yeterli, yetecek miktarda olan: Bu yün, hırka için iyidir. "Annemin simasını şimdi iyi hatırlayamıyorum." -Y. K. Beyatlı. 9. is. Öğrencinin değerlendirilmesinde kullanılan orta ile pekiyi arasındaki not. 10. zf. İstenilen, beğenilen, yerinde, yararlı, uygun bir biçimde: İyi konuştu. "Bunun çocukları iyi çıktıkları için ölünceye kadar babalarına bakmışlar." -M. Ş. Esendal.

"ala" için örnek kullanımlar

Yani gizli kapaklı yapılmaya yaşanmaya çalışıp bunu başarınca oh ne ala!
I mean, oh how he succeeded so secretive work taking place ala made!
Kaynak: televizyongazetesi.com
Öncelikle bu benim için bir şereftir, hakkı ile yerine getirebildim ise ne ala!
First of all it is an honor for me, what if you could bring in the right place ala!
Kaynak: salom.com.tr
Üç hafta önce evden çıkan eşinden bir daha haber ala.
Three weeks ago I heard from her husband out of the house that's fine.
Kaynak: haberciniz.biz
Bunun üzerine Çolak'ın ailesi, komşu çadırda kalan Ala'nın ailesine giderek kızlarını istedi.
Colak on this family tent adjacent to the remaining Ala's family asked for the girls.
Kaynak: habergazete.com
Angola ala kenesi (Amblyomma pomposum), yaz kenesigiller (Ixodidae) familya sının kene tür üdür. Biyolojisi: Yaşam döngüsü 1 yıldır.
Kaynak: Angola ala kenesi

Yakın Kelimeler

(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.