kanat ne demek?
- 14 sözlük, 24 sonuç.BSTS / Biyoloji Terimleri Sözlüğü
kanat anlamı İng. wing Osm. cenâh Alm. Flügel Fr. ail
1. Zar biçiminde herhangi bir uzantı. 2. Böceklerin uçma organı. 3. Kuşlarda ve yarasalarda uçmaya yarayacak biçimde değişmiş olan yapılar.
1. Zar biçiminde herhangi bir uzantı. 2. Böceklerin uçma organı. 3. Kuşlarda ve yarasalarda uçmaya yarayacak biçimde değişmiş olan yapılar.
BSTS / Gösterim Sanatları Terimleri Sözlüğü
kanat anlamı İng. flipper Alm. Flügel Fr. silhoutte
Büyük bir dekor parçasına menteşe ile bağlı olan küçük dekor parçası.
Büyük bir dekor parçasına menteşe ile bağlı olan küçük dekor parçası.
BSTS / Orta Öğretim Terimleri Kılavuzu
kanat anlamı Fr. aile
(çiçek) (botanik)
(çiçek) (botanik)
kanat anlamı Osm. cenâh Fr. aile
(biyoloji)
(biyoloji)
BSTS / Parazitoloji Terimleri Sözlüğü
kanat anlamı İng. ala,wing
2. Nematodlarda bulunan kütiküla değişikliği, vücudun yan tarafında bulunan ve dalgalanma biçimindeki hareketi destekleyen omurga benzeri kalınlaşmalar.
2. Nematodlarda bulunan kütiküla değişikliği, vücudun yan tarafında bulunan ve dalgalanma biçimindeki hareketi destekleyen omurga benzeri kalınlaşmalar.
BSTS / Su Ürünleri Terimleri Sözlüğü
kanat anlamı İng. butterflies
Trol ağının ön iki yanında maçalarla omuz bölgesi arasında yer alan bölüm.
Trol ağının ön iki yanında maçalarla omuz bölgesi arasında yer alan bölüm.
BSTS / Tiyatro Terimleri Sözlüğü
kanat anlamı İng. Flipper Alm. Flügel Fr. silhouette
Büyük bir dekor parçasına menteşe ile bağlanmış daha küçük bir dekor parçası.
Büyük bir dekor parçasına menteşe ile bağlanmış daha küçük bir dekor parçası.
BSTS / Yerbilim Terimleri Sözlüğü
kanat anlamı Fr. bloc
Bir yer kırığının iki yanındaki büyük kütle.
Bir yer kırığının iki yanındaki büyük kütle.
BSTS / Zanaat Terimleri Sözlüğü
kanat anlamı
(I) 1. Araba ve kağnıların yanlarına ot ya da ekin taşınırken takılan parmaklık. (*Kemalpaşa -İzmir; Yenikent *Aksaray -Niğde) 2. Kirimandaki çapraz tahtalar. (Yeşilova *Aksaray -Niğde)
(I) 1. Araba ve kağnıların yanlarına ot ya da ekin taşınırken takılan parmaklık. (*Kemalpaşa -İzmir; Yenikent *Aksaray -Niğde) 2. Kirimandaki çapraz tahtalar. (Yeşilova *Aksaray -Niğde)
kanat anlamı
(II) 1. Çıkrıkta ip dolama mili muhafazası. (*Aksaray -Niğde) 2. Deri işleme aracı. (*Bor - Niğde.) 3. Dokuma tezgâhlarında gücünün içindeki oynar kısa tahta. (Yeşilova *Aksaray -Niğde)
(II) 1. Çıkrıkta ip dolama mili muhafazası. (*Aksaray -Niğde) 2. Deri işleme aracı. (*Bor - Niğde.) 3. Dokuma tezgâhlarında gücünün içindeki oynar kısa tahta. (Yeşilova *Aksaray -Niğde)
kanat anlamı
(III) [ganat (III)] Çadır bezini oluşturan parçalardan her biri. (Saçıkara *İslahiye -gaziantep) [ganat (III)] : (Garip *Senirkent -Isparta)
(III) [ganat (III)] Çadır bezini oluşturan parçalardan her biri. (Saçıkara *İslahiye -gaziantep) [ganat (III)] : (Garip *Senirkent -Isparta)
BSTS / Zooloji Terimleri Sözlüğü
kanat anlamı İng. wing Alm. Flügel Fr. ail
1. Zar biçiminde herhangi bir uzantı, 2. Böceklerin uçma organı, 3. Yarasa ve kuşlarda uçmaya yarayacak biçimde değişiklik göstermiş olan ön bacaklar.
1. Zar biçiminde herhangi bir uzantı, 2. Böceklerin uçma organı, 3. Yarasa ve kuşlarda uçmaya yarayacak biçimde değişiklik göstermiş olan ön bacaklar.
Divanü Lügati't-Türk
kanat anlamı
kanat
kanat
Güncel Türkçe Sözlük
kanat, -dı anlamı
is. 1. Kuşlarda ve böceklerde uçmayı sağlayan organ: "Kuşun kanatlarını kısıp bir taş parçası gibi yere süzüldüğü gözümün önündedir." -M. Ş. Esendal. 2. Balıklarda yüzgeç. 3. Bir uçağın havada durmasını sağlayan taşıyıcı aerodinamik güçlerin etkilediği yatay yüzey. 4. Kapı, pencere, dolap gibi dikine açılıp kapanan şeylerin kapağı: "Bir müddet kapı kanatlarının kenarlarını okşarcasına yokladı." -Y. K. Karaosmanoğlu. 5. Yan, taraf: Perde kanadı. 6. Meclis, parti vb. topluluklarda düşünce yönünden özellik gösteren taraflardan her biri: Partinin sol kanadı. 7. Fırıldak biçiminde olan şeylerde kol: Yel değirmeni kanadı. Pervane kanadı. 8. Angıç. 9. ask. Savaş düzenindeki ordunun iki yanından her biri, cenah: Ordunun sağ kanadı. 10. sp. Futbol, hentbol vb. takım oyunlarında hücum hattının sağ ve sol uçlarında yer alan oyuncular.
is. 1. Kuşlarda ve böceklerde uçmayı sağlayan organ: "Kuşun kanatlarını kısıp bir taş parçası gibi yere süzüldüğü gözümün önündedir." -M. Ş. Esendal. 2. Balıklarda yüzgeç. 3. Bir uçağın havada durmasını sağlayan taşıyıcı aerodinamik güçlerin etkilediği yatay yüzey. 4. Kapı, pencere, dolap gibi dikine açılıp kapanan şeylerin kapağı: "Bir müddet kapı kanatlarının kenarlarını okşarcasına yokladı." -Y. K. Karaosmanoğlu. 5. Yan, taraf: Perde kanadı. 6. Meclis, parti vb. topluluklarda düşünce yönünden özellik gösteren taraflardan her biri: Partinin sol kanadı. 7. Fırıldak biçiminde olan şeylerde kol: Yel değirmeni kanadı. Pervane kanadı. 8. Angıç. 9. ask. Savaş düzenindeki ordunun iki yanından her biri, cenah: Ordunun sağ kanadı. 10. sp. Futbol, hentbol vb. takım oyunlarında hücum hattının sağ ve sol uçlarında yer alan oyuncular.
Kişi Adları Sözlüğü
Kanat anlamı Köken:
Cinsiyet: Erkek
1. Kuşlarda ve böceklerde uçmayı sağlayan organ. 2. Yan, taraf.
Cinsiyet: Erkek
1. Kuşlarda ve böceklerde uçmayı sağlayan organ. 2. Yan, taraf.
Türkçe - İngilizce
kanat anlamı
isim
1) wing
2) leaf
3) fin
4) flap
5) flank
6) aerofoil
7) pinion
8) limb
9) surface
10) plane
11) van
sıfat
1) flanking
ön ek
1) ptero-
isim
1) wing
2) leaf
3) fin
4) flap
5) flank
6) aerofoil
7) pinion
8) limb
9) surface
10) plane
11) van
sıfat
1) flanking
ön ek
1) ptero-
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
kanat anlamı
Defter, kitap yaprağı.
Defter, kitap yaprağı.
-Diyarbakır
kanat anlamı
Taşınabilen merdiven.
Taşınabilen merdiven.
*Bolvadin -Afyon
Emircik *Çivril, Bekilli *Çal -Denizli
-İstanbul
kanat anlamı
1. Salon, sofa. 2. Yüznumara.
1. Salon, sofa. 2. Yüznumara.
kanat anlamı
Sap ve samanın dökülmemesi için kağnının yanlarına konan tahtalar.
Sap ve samanın dökülmemesi için kağnının yanlarına konan tahtalar.
*Keçiborlu -Isparta
Karamanlı *Tefenni -Burdur
Altıntaş -Kütahya
Gedelek *Orhangazi -Bursa
-Antalya
kanat anlamı
Bir çift pastırma.
Bir çift pastırma.
-Kayseri
kanat anlamı
Kösele
Kösele
-İstanbul
kanat anlamı
Atın arka böğrüne vurulan damga, işaret.
Atın arka böğrüne vurulan damga, işaret.
-Niğde
kanat anlamı
Merdiven.
Merdiven.
Afyon
kanat eş anlamlısı
angıç
is. hlk. Harman zamanı fazla sap yüklemek için öküz ve at arabalarının iki tarafına takılan parmaklık, kanat.
is. hlk. Harman zamanı fazla sap yüklemek için öküz ve at arabalarının iki tarafına takılan parmaklık, kanat.
cenah
is. (cena:hı) esk. 1. Kuş kanadı. 2. Kol, pazı. 3. Yan, taraf. 4. ask. Kanat: "Ben takımımla beraber taburun sağ cenahını himaye için tepelere çıktım." -Ö. Seyfettin.
is. (cena:hı) esk. 1. Kuş kanadı. 2. Kol, pazı. 3. Yan, taraf. 4. ask. Kanat: "Ben takımımla beraber taburun sağ cenahını himaye için tepelere çıktım." -Ö. Seyfettin.
taraf
is. 1. Ön, arka, sağ, sol, üst, alt vb. yanların her biri: "Apartmanın temizliğine azami dikkat edilecek, her taraf pırıl pırıl olacak." -E. Şafak. 2. Yön, yan, doğrultu: "Deniz tarafındaki çayırdan bir sürü koyun geçiyor." -M. Ş. Esendal. 3. Yöre, yer: "Üsküdar tarafındaki evlerin camları kor gibi parlıyordu." -H. Taner. 4. İstekleri, düşünceleri karşıt olan iki kişiden veya iki topluluktan her biri: Karşı tarafın adamları. 5. Bir kişinin soyundan gelenlerin hepsi: Baba tarafı zengin. 6. Bir şeyin belli bölümü, kısmı: Tiyatronun ön tarafı konuklara ayrıldı.
is. 1. Ön, arka, sağ, sol, üst, alt vb. yanların her biri: "Apartmanın temizliğine azami dikkat edilecek, her taraf pırıl pırıl olacak." -E. Şafak. 2. Yön, yan, doğrultu: "Deniz tarafındaki çayırdan bir sürü koyun geçiyor." -M. Ş. Esendal. 3. Yöre, yer: "Üsküdar tarafındaki evlerin camları kor gibi parlıyordu." -H. Taner. 4. İstekleri, düşünceleri karşıt olan iki kişiden veya iki topluluktan her biri: Karşı tarafın adamları. 5. Bir kişinin soyundan gelenlerin hepsi: Baba tarafı zengin. 6. Bir şeyin belli bölümü, kısmı: Tiyatronun ön tarafı konuklara ayrıldı.
yan
is. 1. Bir şeyin ön, arka, alt ve üst dışında kalan bölümü: "Yolcuların girdiği iskele yanından kendini denize attı." -M. Ş. Esendal. 2. Sağ ve solun ortak adı, yön, taraf, cihet: "Yaşlı garson yanımıza geldi." -Y. K. Karaosmanoğlu. 3. Yer. 4. Üst. 5. Birlikte, beraberinde olma: "Bir ara acıkıp yanlarında getirdikleri ekmek peyniri yediler." -N. Cumalı. 6. Bedenin bir bölümü: Sağ yanına inme inmiş. 7. sf. Üstte, altta, arkada veya önde olmayan. 8. sf. İkinci derece olan: İlacın yan etkileri. 9. sf. Tali: "Siyasi partiler kadın kolu, gençlik kolu ve benzeri şekilde ayrıcalık yaratan yan kuruluşlar meydana getiremezler." -Anayasa. 10. zf. Bir tarafa yönelerek. 11. mec. İstekleri karşıt olan iki kişiden veya topluluktan biri. 12. ask. Savaş düzenindeki ordunun iki kanadından her biri. 13. mat. Bir denklemde "=" işaretiyle ayrılmış olan iki anlatımdan her biri. 14. sp. Futbol veya hentbolda, topun, alanın yan çizgileri dışına çıkması, taç (II).
is. 1. Bir şeyin ön, arka, alt ve üst dışında kalan bölümü: "Yolcuların girdiği iskele yanından kendini denize attı." -M. Ş. Esendal. 2. Sağ ve solun ortak adı, yön, taraf, cihet: "Yaşlı garson yanımıza geldi." -Y. K. Karaosmanoğlu. 3. Yer. 4. Üst. 5. Birlikte, beraberinde olma: "Bir ara acıkıp yanlarında getirdikleri ekmek peyniri yediler." -N. Cumalı. 6. Bedenin bir bölümü: Sağ yanına inme inmiş. 7. sf. Üstte, altta, arkada veya önde olmayan. 8. sf. İkinci derece olan: İlacın yan etkileri. 9. sf. Tali: "Siyasi partiler kadın kolu, gençlik kolu ve benzeri şekilde ayrıcalık yaratan yan kuruluşlar meydana getiremezler." -Anayasa. 10. zf. Bir tarafa yönelerek. 11. mec. İstekleri karşıt olan iki kişiden veya topluluktan biri. 12. ask. Savaş düzenindeki ordunun iki kanadından her biri. 13. mat. Bir denklemde "=" işaretiyle ayrılmış olan iki anlatımdan her biri. 14. sp. Futbol veya hentbolda, topun, alanın yan çizgileri dışına çıkması, taç (II).
"kanat" için örnek kullanımlar
Kanat oyuncusunun uzaklardan yaptığı sert vuruş yandan auta gidiyor.
Auta hand strokes his hard winger goes away.
Kaynak: haber3.comG.Saray'ın en zayıf noktalarından biri de Riera'nın koruduğu sol kanat.
G. House 'is one of the weak points of the left-wing Riera'nın maintained.
Kaynak: haber7.comÇok iyi kanat oyuncuları var ve bu oyun anlayışına uygunlar.
Very good wing players and this game is suited approach.
Kaynak: fanatik.com.trBeşiktaş savunması kanat beklerinin kademesinde çok pozisyon hatası yapıyor.
Wait for Besiktas defense wing position error level is too.
Kaynak: skorer.milliyet.com.trYelken kanat ya da diğer adıyla Delta kanat bir hava sporu dur. Bu spor , diğer hava sporlarından yamaç paraşütü ve planörcülüğün bir
Kaynak: Yelken kanat
Kaynak: Yelken kanat
Kanat profili veya aerofoil; kanat , pervane , dümen , yelken gibi bir akışkan içinde hareket eden nesnelerin 2 boyutlu kesiti.
Kaynak: Kanat profili
Kaynak: Kanat profili
Kanat aynası ya da ayna bazı kuş türlerinin kanat tüylerinde belirgin şekilde renkli lekelere verilen addır. Ördek lerde rastlanan ayna
Kaynak: Kanat aynası
Kaynak: Kanat aynası
Ok açılı kanat, yüksek hızlı uçak larda kullanılan bir kanat tipi olup, adını uçağa üstten bakıldığında kanatların uçları geriye çekilmiş
Kaynak: Ok açılı kanat
Kaynak: Ok açılı kanat
Kıvrık kanat (winglet) genellikle sabit kanatlı uçak larda uçağın verimliliğini arttırmak için kullanılan bir kana t ucu tasarım modelidir
Kaynak: Winglet
Kaynak: Winglet
Delta kanat, üçgen şeklindeki kanatlara verilen isimdir. Delta ismi Yunan harfi delta'nın (Δ) büyük yazılımından gelir. Delta kanatlar
Kaynak: Delta kanat (terim)
Kaynak: Delta kanat (terim)
Büyük yarasalar (Megachiroptera) Yarasalar takımının bir alt takımıdır ve kanat ayaklıgiller (Pteropodidae) familyasını içerir.
Kaynak: Büyük yarasalar
Kaynak: Büyük yarasalar
Yakın Kelimeler
(Tahmin etmek için bir harf girin)
