Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

Koşmak ne demek?

 - 5 sözlük, 14 sonuç.

BSTS / Yazın Terimleri Sözlüğü

koşmak anlamı
Bir koşuğa ezgi bağlamak.

Divanü Lügati't-Türk

koşmak anlamı
koymak, katmak; türkü düzmek

Güncel Türkçe Sözlük

koşmak, -ar anlamı
(I) (nsz) 1. Adım atışlarını artırarak ileri doğru hızla gitmek: "Ben kaçıyorum, abim de arkamdan koşuyor." -A. Ağaoğlu. 2. Bir yere ivedilikle gitmek: "Pencerede dolaşan gölgelerden bir şeyler sezmeye çalışarak koşuyorum." -Y. Z. Ortaç. 3. Bir işle çok ilgilenmek, koşuşturmak: "Yok, yok, dedi, akşamdan beri ben koştum, biraz da onlar yorulsunlar." -M. Ş. Esendal. 4. Koşuya çıkmak: Doru at bugün koşmayacak. 5. mec. Kovalamak, üstüne düşmek, izlemek: İki yıldır bu işin peşinden koşuyorum.
koşmak, -ar anlamı
(II) (-e) 1. Birlikte iş görmesi için bir şeyi başka birinin yanına katmak, arkadaş olarak vermek. 2. Hayvanı çekeceği arabaya, sabana vb.ne bağlamak: Atları arabaya koşmak. 3. (nsz) Şart ileri sürmek: "Sarfiyat hususunda bir şart koşmuyorlar." -R. H. Karay. 4. Birini, bir işte görevlendirmek: İşe koşmak.

Türkçe - İngilizce

koşmak anlamı
fiil
1) run
2) rush
3) scamper
4) course
5) leg
6) team
7) leg it
8) jog
9) harness
10) career
11) clip
12) scour
13) scurry
14) yoke
15) scamper about
16) shin

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü

koşmak anlamı
Dökmek: Suyu koştun mu?

*Demirci -Manisa

koşmak anlamı
Sürmek (toprak için) : İlkbaharda herkes tarlasını koşar.

Balıklı *Şavşat -Artvin

koşmak anlamı
Katmak, karıştırmak : İkisini birbirine koşta götür.

Çilehane *Reşadiye -Tokat

koşmak anlamı
Yollamak, göndermek.

Karamanlı *Tefenni -Burdur

koşmak anlamı
1. Hayvanı çekeceği şeye bağlamak. 2. Birlikte iş görmesi için bir şeyi başka birinin yanına katmak: Öküzleri koşarlardı

Malatya

koşmak anlamı
Yakıştırmak, uydurmak, ad veya lakap vermek

Rize

koşmak anlamı
Aracı olarak tayin etmek

Rize

koşmak anlamı
Tarla sürme

Rize

koşmak anlamı
Seğirtmek, koşmak// koşa koşa: koşarak

Artvin Yusufeli Uşhum köyü

Koşmak eş anlamlısı

izlemek
(-i) 1. Birinin veya bir şeyin arkasından gitmek, takip etmek: "Babam kaşları çatılmış, başını sallayarak izliyor bizi." -A. Ümit. 2. Zaman, süre, sıra vb. bakımından gelmek, arkasından gelmek, arkasında olmak: Geceyi gündüz izler. 3. Bir olayın gelişimini gözden geçirmek: "Bu ustaca düzeni Osmanlıların her işinde izleyebilirsiniz." -S. Birsel. 4. Eğlenmek, görmek, öğrenmek için bakmak, seyretmek: Televizyonu izlemek. 5. Belirli bir yönde gitmek: "Geç vakit hayvanla, Deliçay'ı izleyip gidiyordum." -H. E. Adıvar. 6. Gözlemek, incelemek: Çocuk kuşu gözleriyle izledi. 7. Belirli bir tutum, davranış veya düşünceyi benimsemek: Bu üretim politikasını izleyeceğiz. 8. Bir şeye uymak, bağlı olmak: Modayı izlemek. 9. Herhangi bir olayla ilgilenmek: "Çeşitli siyasi olaylar karşısındaki tepki ve düşüncelerini dolaylı da olsa izleyebiliyordum." -H. Taner.
koşuşturmak
(nsz) Bir işi izlemek veya birçok işi yapmak amacıyla sürekli olarak gidip gelmek, koşuşmak: "Çok koşuşturuyorum, az yazıyorum diye kızardı, bir şeylere kızar beni de cinlendirirdi." -N. Meriç.
kovalamak
(-i) 1. Kovmak. 2. Kaçanın arkasından koşmak, yakalamaya çalışmak: "Kendilerini kovalayanlardan kurtulmalarına rağmen tehlike henüz geçmiş değildi." -İ. O. Anar. 3. mec. Bir şeyin arkasına düşüp elde etmeye veya bir sonuca bağlamaya çalışmak, izlemek, takip etmek: "Olayların ardı arası kesilmez. Hepsi birbirini kovalar." -N. F. Kısakürek. 4. sp. Yarışta, kaçmakta olan koşucu veya koşucuları yakalamaya çalışmak.

"Koşmak" için örnek kullanımlar

Uzmanlar koşmak yerine uzun zamana yayılmış sporları tavsiye ediyor.
Experts spread over long period of time rather than run sports is recommended.
Kaynak: bursadabugun.com
Daha çok çalışarak hedefimiz olan şampiyonluğa koşmak istiyoruz.
It is our goal through hard work, would like to run the championship.
Kaynak: haberx.com
Futbolda her şey koşmak değil, ama önce koşmak gerekir.
In football everything is not running, but first you need to run.
Kaynak: hurriyet.com.tr
Futbolda her şey koşmak değil ama önce koşmak gerekir.
But first you need to run the football, not run everything.
Kaynak: spor.haber7.com
Philosophia bilgelik arayışı, bilgiyi sevmek, bilgi severlik, araştırmak ve peşinde koşmak anlamlarına gelmektedir. Filozof da bilgeliğe
Kaynak: Felsefe
Soruların peşinden koşmak, insanlara, organizmaların yapıları hakkında bilgi kazandırdı ve de yaşam standartları, zamanla yükseldi.
Kaynak: Biyoloji
Ayet ve hadisler temel alınarak büyük günâh sayılan fiillerden bazıları şunlardır: Şirk koşmak, bir kişiyi haksız yere öldürmek , zina
Kaynak: İslam'da büyük günah
Adımlamalarda yerle temasın kesilmesi koşmak anlamına gelir. Olimpik olarak 20 km ve 50 km mesafelerinde düzenlenmektedir. Yürüme sporunun
Kaynak: Yürüyüş
Yunanca 'da birlikte koşmak anlamına gelen belirgi, mantıklı bir deyiştir, çünkü yukarıda da açıklandığı gibi, sendrom, tanımı gereği
Kaynak: Sendrom
1986 tarihinde hadis , sünnet ve icma yı (müctehidlerin görüş birliği) mezhep çi öğretiler ve Allah'ın hükmüne ortak koşmak olarak gören
Kaynak: Edip Yüksel
Felsefe nin görevinin insanı Tanrı'nın bilgisine götürmek ve O'nun hizmetine koşmak olduğunu dile getiren Bacon, matematiğe özel bir önem
Kaynak: Roger Bacon
Katır geyiği koşmak yerine zıplayıp dört ayağının üstüne aynı anda düştüğü adımlarla hareket eder. Alt türler : Odocoileus hemionus
Kaynak: Katır geyiği
Quadriga (Latince quadri-, dört ve jungere, (at) koşmak) Olimpiyat Oyunlarında ve diğer oyunlarda yarıştırılan, yan yana koşulmuş dört
Kaynak: Quadriga
Amerikan Bağımsızlık Bildirgesi 'nde yaşama hakkı , hürriyet ve mutlu bir yaşamın peşinde koşmak, doğal haklar olarak listelenmiştir
Kaynak: Doğal haklar
Thessily, o zamanın avcısı, önemli bir mesajcıyı korumak için 3 günde 300 mil koşmak zorundadır. | - | | Tales of the Slayer:
Kaynak: Buffy Öncesi
Çok uzun yürüyüşler yapmak, koşmak ister. Yapamazsa, yerinde duramaz ve kontrolden çıkabilir. Galeri: Resim:CVW Setter. jpg Resim:CVW Setter
Kaynak: İrlanda seteri
Eksantrik kasılma (en | eccentric contractions) içeren egzersizler (mesela yokuş aşağı koşmak), geciken kas ağrısına en fazla ve ciddi
Kaynak: Gecikmeli kas ağrısı
Zenginlik peşinde koşmak en yüce amaç durumuna getirilmiştir. Değerli madenleri ülkede tutmak ve bu madenlerin dışarıya çıkmasını
Kaynak: Merkantilizm
Rakiplerle aynı yarışta koşmak yerine, liderin kendi yarışını kendisi yaratması, Birlikte çabalamak yerine, üste çabalamak, olduğunu
Kaynak: Rekabetüstü (kitap)

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.