Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

mevki ne demek?

 - 2 sözlük, 2 sonuç.

Güncel Türkçe Sözlük

mevki anlamı
is. (mevki:si) 1. Yer, mahal: "Gelibolu civarında Akbaş mevkisinde bir cephane deposu vardı." -Atatürk. 2. Makam: "... senelerce devletin yüksek mevkilerinde bulundu." -Y. K. Karaosmanoğlu. 3. Bazı ulaşım araçlarında yolculara veya tiyatro, sinema vb. yerlerde seyircilere sağlanan konfora ve bilet ücretlerine göre düzenlenmiş yer: "İkinci mevki sıralar oldukça dolmuş, localardan ise ancak bir ikisi tutulmuş." -M. Ş. Esendal. 4. Durum: "Hey Allah'ım! Ben ne müşkülatlı bir mevkide kalmışım şimdi" -O. C. Kaygılı.

Türkçe - İngilizce

mevki anlamı
isim
1) position
2) location
3) class
4) site
5) status
6) place
7) situation
8) standing
9) seat
10) lay
11) promotion
12) state
13) station
14) condition
15) ubiety

mevki eş anlamlısı

durum
is. 1. Bir şeyin içinde bulunduğu koşulların hepsi, vaziyet, hâl, keyfiyet, mevki, pozisyon: "Genel Sekreter, kazadaki sıtma durumu hakkında verdiğim uzun tafsilattan pek memnun kaldı." -R. N. Güntekin. 2. Duruş biçimi, konum. 3. Bireyin toplum içindeki ilişkileriyle belirlenen yeri. 4. db. Ad soyundan kelimelerin birbirleriyle edatlarla ve fiillerle ilişkilerini belirleyen biçim, hâl: Yalın durum. Belirtme durumu. Kalma durumu.
makam
is. (maka:mı) 1. Mevki, kat, yer: "İnsan değil gökyüzündeki makamını şaşırarak yere inmiş bir melektir." -H. R. Gürpınar. 2. müz. Klasik Türk müziğinde bir müzik parçası veya şarkının işleniş biçimi.
yer
is. 1. gök b. Dünya. 2. Bir şeyin, bir kimsenin kapladığı veya kaplayabileceği boşluk, mahal, mekân: "İzinsiz bir yere gitmek ne haddime?" -M. Ş. Esendal. 3. Gezinilen, ayakla basılan taban: "Ayıp bir şey gördü mü kulaklarına kadar kızarıyor, gözünü yerde bir noktaya dikip öylece kalakalıyordu." -H. Taner. 4. Bulunulan, yaşanılan, oturulan bölge: "Anadolu'nun bazı yerlerinde eski bir kocakarı itikadı vardır." -R. N. Güntekin. 5. Durum, konum, vaziyet: Türkiye stratejik bakımdan önemli bir yerdedir. 6. Ülke. 7. Görev, makam: "Askerden gelirse bakalım bir yere yerleştirebilecek miyiz?" -M. Ş. Esendal. 8. Önem: Uçağın yurt savunmasındaki yeri. 9. İz. 10. Üzerine yapı kurulmaya elverişli arazi, arsa: Deniz kıyısında bir yer aldılar, ev yapacaklar. 11. Ekime elverişli toprak parçası, arazi: Çorak yerde ot bitmez. 12. Bir olayın geçtiği veya geçeceği bölüm, alan, mahal: Toplantı yeri. Kaza yeri. 13. Otel, motel vb.nde kalınacak oda: Yeriniz var mı? 14. Sinema ve tiyatroda veya taşıtlarda oturulacak koltuk, sandalye: "Ön tarafta bir yer bulup oturunca kurnazlığına pek sevindi." -H. Taner. 15. mec. Durum, konum: Sen benim yerimde olsan ne yapardın?

"mevki" için örnek kullanımlar

Sneijder geleli henüz bir ay oldu ama şimdiden "Ona göre mevki yok!"
Sneijder has only been a month yet, but already "According to him, do not position!"
Kaynak: spothaber.com
Şahsi menfaat için inandığı yoldan dönmemiş, ne para için ne hatır için ne de mevki için.
Believes that the road did not come for personal benefit, nor for the position for the sake of what you do for money.
Kaynak: dunyabulteni.net
Bu mevki için oyuncusu kalmayan teknik direktör Terim, Hakan'ın yanında kimi oynatacağına karar veremiyor.
Term is no longer the coach for the player in this position, next to Hakan who can not decide oynatacağına.
Kaynak: fotomac.com.tr
Bu, sahada önemli bir mevki.
This is an important position in the field.
Kaynak: bbc.co.uk
Kadı, Osmanlı devlet yapısında bir mevki ve makamın adıdır. Günümüzdeki yargı sistemi bağlamında görevleri hakime denk gelmekle birlikte
Kaynak: Kadı
Futbolcunun oynadığı mevki forvetdir. Kariyerine Klimarnock FC kulübünde başlayan Boyd 2006 yıllında Glasgow Rangers 'a transfer oldu.
Kaynak: Kris Boyd
Daha iyi bir mevki kazanmak için bir oyuncunun bir veya birkaç taşı feda etmesi anlamına gelmektedir. Satranç dışında da hesaplı bir
Kaynak: Gambit (anlam ayrımı)
Yer adları; Köyün yanı başında YÖRÜK KIRI mevki var bir tarafı Karataş köyünün, yanında TOPALKAYA, önünde HAMİT DERESİ Mevki, Orta kır
Kaynak: Çayüstü, Dinar
Moderatör, Türkçe 'de tam karşılığı yönlendirici, olay yöneticisidir. İnternet te sıkça karşılaştığımız bu mevki standart olarak User/
Kaynak: Moderatör
Eşitlerin birincisi, aynı rütbe , makam veya mevki ye sahip kimseler arasında en kıdemli olanı belirtmek amacıyla kullanılan bir terimdir.
Kaynak: Eşitlerin birincisi
Bedri Noyan, 1960 'dan 1997 'de ölümüne kadar Bektaşi toplumu içinde en yüksek mevki olan Dedebabalık makamında bulunmuş hekim,
Kaynak: Bedri Noyan
olarak riya, dünyevî çıkarlar elde etmek için dindar gibi görünmek veya ibadetleri yerine getirmektir Örneğin mal , mevki , saygı , şöhret vs.
Kaynak: Riya
Ortofoto harita, üzerine harita kenar bilgileri, gridler, eş yükseklik eğrileri, yer ve mevki isimleri ve benzeri kartografik bilgilerin
Kaynak: Ortofoto harita
jpg | width 235px | başlık James Heat formasıyla | mevki Kısa forvet | height_ft 6 | height_in 8 | weight_lb 250 | lig NBA | takım Miami
Kaynak: Serhat güler
dönemde PITIL adı altında Türk-islam olan sülalede yerleşmiştir .Bu aile daha sonra köyü terk etmiş olup pıtıl adında mevki ve mezarlık mevcuttur.
Kaynak: Bostancık, Suşehri
görevlisidir. Başkanlık sistemi nde devlet başkanı ile aynı elde bulunan bu mevki, parlamenter sistem 'de başbakan veya aynı derecede
Kaynak: Hükûmet başkanı

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.