Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

sarılmak ne demek?

 - 5 sözlük, 9 sonuç.

Divanü Lügati't-Türk

sarılmak anlamı
sarılmak
sarılmak anlamı
kırmak, darılmak
sarılmak anlamı
kızmak, çıkışmak, sertelmek, sert söz söylemek
sarılmak anlamı
kızmak, çıkışmak, sertelmek, sert ve kaba söz söylemek
sarılmak anlamı
sürmek, kovmak, sürgün etmek; devam etmek

Güncel Türkçe Sözlük

sarılmak anlamı
(nsz) 1. Sarma işi yapılmak: "Ellerine sarıldım, öpüyorum, sorularımı tekrarlıyorum." -R. H. Karay. 2. (-e) Bir şeyin üzerine bir veya birkaç kez dolanmak. 3. (-e) Kollarını dolamak, kucaklamak: "Sarıldığı gibi iki yanağından içtenlikle öpmüştü müdürü." -A. Kulin. 4. Bütün gücü ile ele almak. 5. Hemen yapmaya koyulmak, girişmek: "Hemen kaleme sarıldım, benim güzel kardeşim, sana geçen bir ayda başımdan geçenleri yazacağım." -M. Ş. Esendal. 6. mec. Büyük bir istekle kendini vermek, benimsemek: "İkinci sınıfa geçtikten sonra derslerine daha fazla sarılmıştır." -F. R. Atay.

Tarama Sözlüğü

sarılmak anlamı
Sarmak, kuşatmak, muhasara etmek.

Türkçe - İngilizce

sarılmak anlamı
fiil
1) hug
2) cling
3) cuddle
4) snuggle
5) clasp
6) hold on
7) twine
8) give a hug
9) give a hug
10) be wrapped
11) coil
12) wind
13) arm
14) canoodle
15) clip
16) coil up
17) clasp in one's arms

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü

sarılmak anlamı
< ET sarılmak: sarılmak; kuşatılmak; el atmak. || sarulmak || piçağına sarılmak

sarılmak eş anlamlısı

benimsemek
(-i) 1. Bir şeyi kendine mal etmek, sahip çıkmak, kabullenmek, tesahup etmek: "Ortanca erkek kardeşimle aynı yöntemi benimsemiş olması beni tedirgin ediyor." -A. Ağaoğlu. 2. mec. Bir şeye, birine bağlanmak, ısınmak: "Karım içinde büyüdüğü bu evi bütün psikolojik derinliğiyle benimsemişti." -A. H. Tanpınar.
girişmek
(-e) 1. Bir işi ele almak, bir işe teşebbüs etmek: "Erkek arkadaşları ile sosyal nizam üzerinde sonu gelmeyen tartışmalara girişirdi." -H. Taner. 2. Kalkışmak. 3. Birbirine karışmak. 4. mec. Dövmek. 5. mec. Kavgaya tutuşmak.
kucaklamak
(-i) 1. Kollarla sarıp göğüs üzerine bastırmak: "Onlar, daha fazlasını yaparak sessizce birbirlerini kucakladılar." -R. N. Güntekin. 2. Kucağına almak, kucağında taşımak. 3. İçine almak veya çepeçevre sarmak, kuşatmak: "Şaşılacak kadar tatlı, sevimli, nazik eli, elimi kucakladı." -Y. Z. Ortaç.

"sarılmak" için örnek kullanımlar

Sık sık 'Öpüşmek yasak, sarılmak yasak' şeklinde uyarılar duyuluyor.
Often 'forbidden kiss, hug forbidden' in the form of audible warnings.
Kaynak: blog.milliyet.com.tr
Kendisine sarılmak isteyen Şehzade Cihangir'i kendisinden uzaklaştırır.
He wants to hug him away from Prince Cihangir.
Kaynak: habercity.net
Fenerbahçe Bursaspor maçı ile lige yeniden sarılmak istiyor.
Bursaspor match with Fenerbahce league wants to hug again.
Kaynak: minute15.com
BENGÜ: Bence bugün sarılmak en güzel hediye.
BENGÜ: I think the most beautiful gift of a hug today.
Kaynak: sabah.com.tr
evlenmesini kutlamak için Innsbruck'a doğru yola çıkacakken, son anda I. Franz koşup, 9 yasındaki kızı Marie Antoinette'e sarılmak için duraksadı.
Kaynak: I. Franz (Kutsal Roma İmparatoru)
Çoğu kişi aslında X'in ve O'nun ayrı ayrı ne anlama geldiğini bilmemektedir,fakat çoğu kaynağa göre X,sarılmak ve O da öpücükler anlamında
Kaynak: XOXO
kalkmamak Başka bir halkın insanını hor görmek Caddede kucaklaşmak birine sarılmak Haksız bir durum karşısında görmezden gelmek Uygunsuz ev
Kaynak: Xabze
Özellikle dönemin önemli şairlerinden Cür'et 'i sürekli "öpüşmek ve sarılmak" temalı şiirler yazmakla eleştirmiştir. Bu yüzden Mîr ile onu
Kaynak: Mîr Takî Mîr
Sarı sözcüğüyle ve sarılmak (bükülmek, kıvrılmak anlamında) fiili ile aynı kökten gelir. Sarı renk yeşil ile birlikte ejderhaları
Kaynak: Sarkan
Bir hiç için ya kılıcına veya Kalemine sarılmak ve ancak duya duya Yazmak, sonra da gayet tevazula kendine:Çocuğum! Demek, bütün bunları
Kaynak: Cyrano de Bergerac (oyun)
madde, 1935 yılında elden geçirildi ve öpüşmek, sarılmak, eşcinsel fantaziler ve eşcinsel eylemleri kapsayacak şekilde genişletildi (bu
Kaynak: Pembe üçgen
FATİHLER: Ona sarılmak ister. kız kaçar pan kovalar peri gölden yardım dilenir. Göl kızı kamışa dönüştürür. pan kamışlardan değişik
Kaynak: Eldere, Dinar
düştüğü ve at sekmeye başlayınca atın ayağına keçe sarılmak sureti ile yola devam ettiği gibi ayrıntılara da yer verir Kudu, hatıralarında.
Kaynak: Terziali, Görele
Aşık ister maşukuna sarılmak Bahar seli gibi akıp durulmak Mücrimi ister mi dosttan ayrılmak Ayrılık çetindir zor belli belli Şen Değil Şu
Kaynak: Karaterzi, Doğanşehir
brakumi dekstre / dekstrume dekses / deksesuma boğaz / yaka kol / sarılmak, kucaklamak sağ / saat yönünde onaltı / onaltılık tabana göre |
Kaynak: Esperanto
General Çuykov bunu, Almanlara "sarılmak" olarak ifade etmiştir. Bu Sovyet taktiği Alman piyadesini ya kendi başına savaşmak ya da kendi
Kaynak: Stalingrad Muharebesi
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.