sırf ne demek?
- 4 sözlük, 5 sonuç.Güncel Türkçe Sözlük
sırf anlamı
zf. 1. Yalnızca: "Sırf iri, kara gözlerindeki endişe dinsin diye itiraz etmeden her isteğini yerine getirdim." -E. Şafak. 2. Tümüyle, Tamamen: "Kâhinliğimin sırf bir tesadüfe dayandığı oy birliği ile kabul edildi." -H. Taner.
zf. 1. Yalnızca: "Sırf iri, kara gözlerindeki endişe dinsin diye itiraz etmeden her isteğini yerine getirdim." -E. Şafak. 2. Tümüyle, Tamamen: "Kâhinliğimin sırf bir tesadüfe dayandığı oy birliği ile kabul edildi." -H. Taner.
Tarama Sözlüğü
Sırf anlamı
Sırp.
Sırp.
Türkçe - İngilizce
sırf anlamı
zarf
1) purely
2) only
3) simply
4) merely
5) solely
6) exclusively
sıfat
1) sheer
2) mere
3) pure
4) very
5) stark
zarf
1) purely
2) only
3) simply
4) merely
5) solely
6) exclusively
sıfat
1) sheer
2) mere
3) pure
4) very
5) stark
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
sırf anlamı
< Ar. sırf: sırf; sadece; yalnız. || sıf
< Ar. sırf: sırf; sadece; yalnız. || sıf
sırf anlamı
Sadece
Sadece
Urfa
sırf eş anlamlısı
büsbütün
zf. (bü'sbütün) İyiden iyiye, iyice, tamamen, tamamıyla, temelli: "Çarçabuk ve büsbütün inanmak istiyorum aklımın haklılığına." -E. Şafak.
zf. (bü'sbütün) İyiden iyiye, iyice, tamamen, tamamıyla, temelli: "Çarçabuk ve büsbütün inanmak istiyorum aklımın haklılığına." -E. Şafak.
yalnızca
zf. (yalnı'zca) 1. Yalnız olarak. 2. Tek başına: "Ona vefasızlıkta biraz düşünceli davranmayı yararlı buluyor, yalnızca bulduklarında yeni başkana pek uysal davranıyorlardı." -M. Ş. Esendal. 3. Belli durumun, şartın veya işin dışına çıkmaksızın, yalnız, ancak, tek, sırf, salt, sadece: "Yalnızca duygulara, sezgilere başvurmak yanıltıcı olabilir." -N. Uygur.
zf. (yalnı'zca) 1. Yalnız olarak. 2. Tek başına: "Ona vefasızlıkta biraz düşünceli davranmayı yararlı buluyor, yalnızca bulduklarında yeni başkana pek uysal davranıyorlardı." -M. Ş. Esendal. 3. Belli durumun, şartın veya işin dışına çıkmaksızın, yalnız, ancak, tek, sırf, salt, sadece: "Yalnızca duygulara, sezgilere başvurmak yanıltıcı olabilir." -N. Uygur.
"sırf" için örnek kullanımlar
Hatta sırf bu tecrübesi sayesinde herkes en çok İzmir'den tırsıyor.
Even the most because of this experience, thanks to everyone tırsıyor Izmir.
Kaynak: hurriyet.com.trHerşeyden önce çok eğlenceli bir film. Sırf bunun için bile gidilir.
First of all, a very entertaining film. Because of it, even to get there.
Kaynak: sabah.com.trSırf gol yememek için çabalayan kişiler ve kalesinde devleşen Muslera.
Just because people struggling to eat on the goals and the castle devleşen Muslera.
Kaynak: haber.stargazete.comSırf bu sertifikayı alabilmek için 432 hayvan kesilmiş geçen yıl.
To receive this certificate, cut just 432 animals last year.
Kaynak: hurriyet.com.trİtaat kelimesi (Ar. إِطَاعَة) birine uymaktan kaynaklanır ve sırf dışa yansıyan davranıştan içten gelen bir tutumdur. İtaat, prensip
Kaynak: İtaat
Kaynak: İtaat
Volkanizma, erimiş kayalardan oluşan magma nın sırf gazdan oluşmayan bir gök cisminin yüzeyine magma ve gazın yüzeydeki çatlak ya da
Kaynak: Volkanizma
Kaynak: Volkanizma
İhlas, samimi olmak, dine içtenlikle bağlanmak, esaslarını sırf Allah rızası için uygulamak anlamına gelen bir din i terim dir. Riya 'nın
Kaynak: İhlas (terim)
Kaynak: İhlas (terim)
Küçük panda 'dan ayrıt edebilinmesi için Büyük panda veya da sırf bambu ile beslendiğine dikkati çekmek için Bambu ayısı da denilir.
Kaynak: Dev panda
Kaynak: Dev panda
Devletin sırf dev hayvan sürülerini beslemek için mühim olan bozkırlara yayılması, bozkırları olmayan bölgelere yerleşilmeyip bu
Kaynak: Bozkır İmparatorluğu
Kaynak: Bozkır İmparatorluğu
Müthiş güç dengesizliği ortamında, sırf kendini savunmak, en meşru insan haklarımız, kimliğimiz, kültürmüz için eğer, sırf imha olmaktan
Kaynak: Kürt Sorununda Demokratik Çözüm Bildirgesi
Kaynak: Kürt Sorununda Demokratik Çözüm Bildirgesi
Güney Kore, resmî adıyla Kore Cumhuriyeti (Korece : 대한민국 Daehan Minguk; Hanja : 大韓民國; kısaca: 한국, 韓國 Hanguk) bazen sırf Kore, Doğu Asya 'da
Kaynak: Güney Kore
Kaynak: Güney Kore
Uzun gagalı dikenli karıncayiyenler sırf Yeni gine de bulunan bir endemik cinsdir. Yeni gine'nin ormanlık bölgelerinde ve bazen 4000
Kaynak: Uzun gagalı dikenli karıncayiyen
Kaynak: Uzun gagalı dikenli karıncayiyen
familyalarına bölünür ve sırf Avustralya ile Yeni gine 'de rastlanılan toplam 5 türü kapsar. Özellikleri : Tek delikliler ilginç üreme
Kaynak: Tek delikliler
Kaynak: Tek delikliler
Otobur olanlı arasında sırf meyve ile, sırf yaprak ile, sırf ağaç sakızı ile, ya da bunların hepsi ile beslenenleri vardır. Bazı türler
Kaynak: Makimsiler
Kaynak: Makimsiler
dahi ona olan bağlılığını dile getirip onsuz modern bir İsrail Devleti düşünemez... Yahudiler için, sırf varolduğu için, Kudüs kutsaldır...
Kaynak: Yahudilikte Kudüs
Kaynak: Yahudilikte Kudüs
İlerleyen zaman içinde Nadir Şah fetihlere devam etti, Meşhed kentini başkent yaptı, sırf Afgan lıların gönlünü almak için Şiilik
Kaynak: Afşar Hanedanı
Kaynak: Afşar Hanedanı
başladıkları bu düşük bütçeli filmler başlarda küçümsenmiş ve sırf bu nedenle Spagetti Western gibi pejoratif bir adla anılmaya başlanmıştı
Kaynak: Spagetti Western
Kaynak: Spagetti Western
gelgit dolayısıyla günün bazı zamanlarında sırf kum olan "1 mil uzunluktaki" olan "Pleasure Beach" sahili ile Blackpool, tabiat
Kaynak: Blackpool
Kaynak: Blackpool
Disiplinler aynı Olimpiyatlardaki gibidir ama bu Oyunlarda sırf Amerikan kıtasındaki atletler yarışır. Müsabakalar Pan Amerika
Kaynak: Pan Amerika Oyunları
Kaynak: Pan Amerika Oyunları
düzenleyen hukuk alanıdır. Özel hukuk tan ayrılması sırf teorik bir ayırım değil, başvurulacak mahkeme nin belirlenmesi açısından da önemlidir.
Kaynak: Kamu hukuku
Kaynak: Kamu hukuku
Bugün resmî müsâbakalarda yeralan Serbest ve Greko-Romen güreş türlerinin dışında, sırf millî geleneklerimiz arasında yeralan yağlı güreş
Kaynak: Yağlı güreş
Kaynak: Yağlı güreş
Yakın Kelimeler
Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
