Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

tabiî ne demek?

 - 3 sözlük, 3 sonuç.

BSTS / Orta Öğretim Terimleri Kılavuzu

tabiî anlamı
bakınız» doğal

Güncel Türkçe Sözlük

tabii anlamı
sf. (tabii:) 1. Doğada olan, doğada bulunan. 2. Olağan, alışılmış, her zamanki gibi olan, beklenildiği gibi: "Sıcaklar arttıkça serin yerler aramak, âdeta tabii bir ihtiyaç hâline geliyor." -A. Rasim. 3. Sağduyuya, mantığa, olağan düzene uygun olan: "Beklenen cevap gelince derhâl yazılacağı tabiidir." -Atatürk. 4. Yapmacık olmayan, doğal: "Eğer sürmenin üstüne bunu sürmezsen renk tabii olmaz." -P. Safa. 5. Katıksız, saf, doğal: Tabii meyve suları. 6. zf. (ta'bi:) Elbette, doğallıkla, doğal olarak, işin gereği olarak: "Yurttaşlarım arasında bana bu yabancılığı çektirmemek isteyenler de oldu tabii." -A. Ağaoğlu.

Türkçe - İngilizce

tabii anlamı
sıfat
1) natural

tabiî eş anlamlısı

doğal
sf. 1. Doğada olan, doğada bulunan: "Doğal güzellikler artık eskisi gibi turist çekmiyor." -N. Cumalı. 2. Doğada rastlandığı gibi, doğaya uygun olan, doğa güçlerine, kurallarına uyan, tabii, natürel. 3. Kendiliğinden olan, insan eliyle yapılmamış, yapay karşıtı: Doğal liman. Doğal sınır. 4. Yapmacık olmayan: "Hamileymiş, diye yineliyor oldukça doğal bir tavırla." -A. Ümit. 5. Olağan, alışılmış, her zamanki gibi olan, beklenildiği gibi: "Ercan o denli doğaldı ki giderek şaşırtıcı olmaktan çıktı." -R. Mağden. 6. Sağduyuya, mantığa, olağan düzene uygun olan: "Bu durumun eski sevgilinin onurunu kırması doğal..," -A. Kutlu. 7. Katıksız, saf.
katıksız
sf. 1. Katığı olmayan, yavan: "Biraz da katıksız ekmek yiyin." -N. F. Kısakürek. 2. Yabancı bir şeyle karışmamış: Katıksız süt. 3. mec. Belli bir yerden, belli bir soydan gelen: "Katıksız İstanbul çocuğu, Boğaziçi çocuğudur o." -Y. Z. Ortaç. 4. mec. Niteliği başka hiçbir etkiyle bozulmamış olan, tam: "... öfkesi, sevgisi katıksız, kaya gibi sağlam ve güvenilir adam..." -A. İlhan.
saf
(I) is. 1. Dizi, sıra: "Bütün garsonlar saf teşkil edip selama dururlardı." -E. E. Talu. 2. Grup.
saf
(II) sf. 1. Katıksız, arı, katışıksız, halis, has: Saf tereyağı. 2. mec. Kurnazlığa aklı ermeyen, kolaylıkla aldatılabilen, bön, safdil: "Yenge, açık sözlü, saf bir kadıncağızdır." -R. N. Güntekin. 3. mec. İyi niyetli, art niyetsiz: "Senin bu kadar çocukça saf olduğunu bilmezdim." -P. Safa.

"tabiî" için örnek kullanımlar

Bunları görmezden gelemeyiz. Tabiî ki bir takım sorunlarımız da var.
We can not ignore them. Course we also have a number of problems.
Kaynak: bugun.com.tr
Amerika tabiî ki alışveriş için ideal yerim diyebilirim.
America, of course, is an ideal place for shopping, I would say.
Kaynak: memleket.com.tr
Tabiî ki hemen akla şu soru gelmekte: 'Peki bu işin bütçesi nasıl karşılanacak?'.
Of course, the following question comes to mind: 'So, how this work covered by the budget?'.
Kaynak: hurriyet.com.tr
Bundan kim çıkar elde eder? Tabiî ki de bu projenin sahibi küresel şeytanî aktörler.
Who will gain from this? Course we also have this project actors in the global evil.
Kaynak: kadinhaberleri.net
Kilisede yerleşmiş bir geleneğe göre Petrus, Roma'da din kurbanı olarak ölmüştür, dolayısıyle de en tabiî halefleri Romalı piskopos lardır
Kaynak: Papa
Türk mermerinin içte ve dışta tanınmasıyla mimarîde estetik ve tabiî malzeme olarak kıymeti kavranmıştır. Turistik tesislerin çevre
Kaynak: Mermercilik
"Millî Park: Bilimsel ve estetik bakımdan, millî ve milletlerarası ender bulunan tabiî ve kültürel kaynak değerleri ile koruma, dinlenme ve
Kaynak: Millî park
Sade nesir, konuşma dilinde yazılan, açık, tabiî nesirdir. Bu nesirle halkla ilgili eserler ve bazı tarihler yazılmıştır. Süslü nesir ise
Kaynak: Nesir
Kazaskerler Divan-ı Hümayun 'un tabiî azasıydı. Şeyhülislam lar divanda bulununcaya kadar divandaki şeri meseleler, kazaskerler tarafından
Kaynak: Kazasker
Kaldı ki, hürriyet yüce Yaratıcı tarafından verilmiş tabiî bir haktır. Yani hürriyet, Yaratıcı'nın bir kanunudur. Hür insan, köleliğe karşı
Kaynak: Hürriyet (felsefe)
Helioterapi tabiî olabileceği gibi sunî de olabilir (arklı lambalar, civa buharlı lambalar). Isı veren ışınların veya kızılötesi
Kaynak: Fototerapi
yıllarda Avrupa'da acil şekilde korunması gereken, yani yok olmaya doğru giden tabiî alanlar, 20 sıcak nokta başlığı altında bir listeye alındı.
Kaynak: Küre Dağları Millî Parkı
Şehzadenin seferden sonra Hindistan'a kaçıp Dekken hükümdarı Sultan Alaeddin Bihmenî'ye tabiî olacağı dedikoduları çıkmıştır.
Kaynak: Şehzade Alaaddin
Hattâ güzel tabiî elmasta 100.000 atom başına ancak 1 tane yabancı atom bulunur. Elmasın tartılmasında ölçü birimi olarak karat kullanılır
Kaynak: Elmas

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.