Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

bağ ne demek?

 - 14 sözlük, 28 sonuç.

BSTS / Bilişim Terimleri Sözlüğü

bağ anlamı İng. link Fr. liaison, lien
Bir veri tutanağını başka bir veri tutanağına bağlamak üzere kullanılan ve birinci tutanakta yer alıp ikincinin adresini gösteren veri öğesi.

BSTS / Biyoloji Terimleri Sözlüğü

bağ anlamı İng. ligament Osm. râbt Lat.ligamentum: bağ Alm.Band, Ligament Fr.ligament
1. Hareket eden birkaç kemiği birleştiren kuvvetli, telli sık bağ dokusu şeridi. 2. Yassı solungaçlılarda iki kabuğu bağlayan menteşe şeklindeki yapı. Ligament.

BSTS / Fizik Terimleri Sözlüğü

bağ anlamı İng. bond Alm. Bindung Fr. lien
Bir özdecik oluşumunda iki öğeciğin kimi dış eksiciklerinin ortaklaşa kullanımı ile ya da eksicik alışverişi ile sağlanan bağlanım.

BSTS / Fiziksel Kimya Terimleri Sözlüğü

bağ anlamı İng. bond Alm. Bindung Fr. liaison Jap. ketugô
Ancak belirli doğrultu ve uzaklıklarda güçlü olan, özel kimyasal kuvvetlerden kurulu öğeciklerarası bağlam.

BSTS / Kimya Terimleri Sözlüğü

bağ anlamı İng. bond Alm. Bindung Fr. liaison
Atom ya da yükünlerin, bağımsız moleküller oluşturmasını sağlayan kuvvetlerden doğan etkileşim türü. (Durgun elektriksel etkileşimlerin oluşturduğu yükünsel bağ, elektron ortaklaşmasından doğan Ortaklaşma bağı gibi türleri vardır.)

BSTS / Medeni Hukuk Terimleri Sözlüğü

bağ anlamı
râbıta (bakınız» bağıntı.)

BSTS / Orta Öğretim Terimleri Kılavuzu

bağ anlamı Osm. ribat Fr. ligament
(biyoloji)
bağ anlamı Osm. ribât-ı arîz Fr. ligament large
(enli-) (biyoloji)

BSTS / Zanaat Terimleri Sözlüğü

bağ anlamı
(I) 1. Yün ya da ipek kadın kemeri. (Derekuşculu *Görele -Giresun)
bağ anlamı
(II) [bağca] :Fıçının çevresini saran maden çember. (Saraycık -Bilecik) [bağca] : (Saraycık -Bilecik)

BSTS / Zooloji Terimleri Sözlüğü

bağ anlamı İng. Ligament Osm. ribat Lat.ligamentum Alm. Band Fr. Ligament
(karşılık: ligament): Hareket eden birkaç kemiği birleştiren kuvvetli telli doku şeriti.

Güncel Türkçe Sözlük

bağ anlamı
(I) is. 1. Bir şeyi başka bir şeye veya birçok şeyi topluca birbirine tutturmak için kullanılan ip, sicim, şerit, tel vb. düğümlenebilir nesne: Ayakkabının bağı çözüldü. 2. Sargı: Yaramın bağını değiştireceğim. 3. Bağlam, deste, demet: Beş bağ ekin, iki bağ maydanoz. 4. mec. İlgi, ilişki, rabıta: "Türk Devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türktür." -Anayasa. 5. anat. Kemikleri birbirine bağlamaya, iç organları yerinde tutmaya yarayan lif demeti: Eklem bağı, asıcı bağ. 6. den. Bir halat üzerine atılan sağlam, düzgün ve istendiğinde kolayca çözülebilen her türlü düğüm. 7. müz. Nota yazarken yan yana gelen aynı veya farklı değerdeki notaların birbirine bağlanarak çalınacağını belirtmek için yapılan yay biçimindeki işaret.
bağ anlamı
(II) is. 1. Üzüm kütüklerinin dikili bulunduğu toprak parçası. 2. Meyve bahçesi: "Kadıköy'den Fenerbahçe'ye kadar olan saha, gözleri okşayan bağlarla örtülüdür." -B. Akyavaş.

Kimya Terimleri Sözlüğü

bağ anlamı İng. bond Alm. Bindung Fr. liasion
Aynı veya farklı tür atomları veya iyonları bir arada tutan kuvvet. İyonik bağ, kovalent bağ, metalik bağ, hidrojen bağı gibi çeşitleri vardır.

Tarama Sözlüğü

bağ anlamı
Demet, bağlam.

Türkçe - İngilizce

bağ anlamı
isim
1) bond
2) link
3) vineyard
4) connection
5) ligament
6) tie
7) relationship
8) linkage
9) relation
10) nexus
11) truss
12) correlate
13) cord
14) ligature
15) binder
16) brace
17) alliance
18) yoke
19) knot
20) fastening
21) lace
22) fascia
23) vinculum
24) string
25) noose
26) bandage
27) beginnings
28) header
29) fastener
30) daughter
31) copulation
32) copula
33) linkup
34) connexion
35) tie-up
ön ek
1) desmo-

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü

bağ anlamı
1. bakınız» bağlam. 2. Bir araya bağlanmış beş çile pamuk ipliği.
bağ anlamı
1. Çatıda kullanılan esas kirişler. 2. Bina katlarının herbiri (ahır bağı, orta bağ, üst bağ), katları ayıran ağaç kısım. 3. Madenlerde kazılmış yerlerin çökmesini önlemek için konulan dirseklerin birleştiği yer. 4. Dört tekerlekli arabalarda dingili yastık Altına bağlayan vidalı demir. 5.bakınız» bağlama(III).
bağ anlamı
Tepsi, fincan tepsisi.

-Tokat
-Ankara

bağ anlamı
Yaklaşık olarak 100-150 kg. gelen kendir demeti.

-Kastamonu ve çevresi

bağ anlamı
Boğazda deri Altında olan şiş, guatr

*Elmalı -Antalya

bağ anlamı
Kaplumbağa

Kuşbaba *Bucak -Burdur
Kocayatak *Serik -Antalya
Genek *Yatağan -Muğla

bağ anlamı
Deste, demet, tuTam

Sarıidris *Eğridir -Isparta
Kurna -Burdur
Alikoy *Çaycuma -Zonguldak
-Kastamonu
Havsu *Kelkit -Gümüşhane
-Erzurum
Çayırlı, *Sosunga, Cenciğe, Ergan, -Erzincan
*Erciş -Van
-Gaziantep

bağ anlamı
Akarsuların seviyesini yükseltmek, suları toplamak veya başka yöne çevirmek için yapılan bent

Salarha, Karadere -Rize

bağ anlamı
100-150 gr. ağırlığında kendir bağlamı.

Kastamonu ve çevresi

bağ anlamı
Kurbağa.

Şenoba, *Uludere Hakkâri

bağ anlamı
Ot destelerinin en büyüğü

Erzurum

bağ anlamı
Bağ; özellikle ot için en büyük deste

Erzurum

bağ eş anlamlısı

bağlam
is. 1. Deste. 2. Herhangi bir olguda olaylar, durumlar, ilişkiler örgüsü veya bağlantısı, kontekst: "Uygarlık bağlamında Batı ve Doğu diye bir ayrım yapılmamakta bir bütün olarak düşünülmektedir." -A. Cemal. 3. dil b. Bir dil birimini çevreleyen, ondan önce veya sonra gelen, birçok durumda söz konusu birimi etkileyen, onun anlamını, değerini belirleyen birim veya birimler bütünü, kontekst. 4. ed. Bent.
demet
is. 1. Bağlanarak oluşturulmuş deste, bağlam: Tel demeti. 2. Bitki veya çiçek destesi: "Öyle fukara çocuklara rastlıyorduk ki bize demet demet kır çiçekleri hediye ediyorlardı." -Y. K. Karaosmanoğlu. 3. bit. b. Üstün yapılı bitkilerde öz suların akmasına yarayan, bitkiye desteklik eden damarlı veya lifli kordon. 4. anat. Uzunlamasına birbirine bitişik olarak bir arada bulunan sinir ve kas telleri topluluğu. 5. fiz. Bir atomun parçalanmasından doğan elektriklenmiş taneciklerin yörüngelerinden oluşan ışık topluluğu.
deste
is. 1. Cinsleri aynı veya birbirine yakın olan şeylerin bir arada bağlanmışı, demet, bağlam: "Destenin en itibarlı kâğıtları, bilindiği gibi beyler yani aslar oluyor." -H. Taner. 2. Kılıç, bıçak vb.nin elle tutulacak yeri, kabza. 3. mat. Aynı cinsten onluk bir küme. 4. sp. Yağlı güreşte pehlivanların ayrıldıkları derecelerden biri.
ilgi
is. 1. İki şey arasında bulunan herhangi bir bağlılık, ilişki, alaka, taalluk, aidiyet. 2. kim. Kimyasal şartlar eş veya birbirine çok yakın olduğunda ögelerin birbirleriyle birleşmede gösterdiği seçicilik. 3. ruh b. Dikkati öncelikle belirli bir şey üzerinde toplama eğilimi. 4. ruh b. Belirli bir olay veya etkinliğe yakınlık duyma, ondan hoşlanma ve ona öncelik tanıma: "Sesimi duyan Ayça da geliyor yanıma, kardeşinin tersine ilgiyle sokuluyor bana." -A. Ümit.
ilişki
is. 1. İki şey arasında karşılıklı ilgi, bağ, münasebet, temas: "Arkadaşlık ve dostluk şeklinde bile bir ilişki aramadığını kesinlikle anlatacaktı." -H. E. Adıvar. 2. Bağlantı, temas: Kar yağınca köylerle ilişki kesildi.
rabıta
is. (ra:bıta) 1. Bağlayan şey, bağ: "Bu dünya öyle bir dünya ki zengin ile fakir arasında kardeşlik rabıtaları bile kalmıyor." -R. N. Güntekin. 2. İki şeyi birbirine bağlayan ip. 3. İlgi, ilişki: "Bu rabıtamı sizden gizlemek pek fazla azap veriyor, bu his beni tamamıyla değiştirdi, bambaşka bir insan yaptı." -P. Safa. 4. Birbirini tutma, tutarlık. 5. Düzen, sıra. 6. Birbirine geçmeli tahtadan bir döşeme türü. 7. Tarikatlarda müridin şeyhi aracılığıyla kalbini Allah'a bağlaması.

"bağ" için örnek kullanımlar

Altuncuoğlu: "İzmir ile Kıbrıs arasında yeni bir bağ yaratacağız".
Altuncuoğlu: "We will create a new bond between Izmir and Cyprus".
Kaynak: kibrispostasi.com
Kaza, Mecidiyeköy Gülbağ Mahallesi Karanfil Sokak üzerinde meydana geldi.
The accident occurred on the street in Mecidiyeköy Carnation Rose Quarter bond.
Kaynak: iha.com.tr
ise cinayet masası ekipleri tarafından saklandığı bağ evinde yakalandı.
picked up by teams of homicide is stored in the bond house.
Kaynak: haber.mynet.com
Cinayet şüphelisi saklanldığı bağ evinde düzenlenen operasyon ile yakalandı.
Murder suspect arrested in an operation in his home saklanldığı bond.
Kaynak: bugun.com.tr

Yakın Kelimeler

(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.