Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

yansımak ne demek?

 - 3 sözlük, 3 sonuç.

BSTS / Orta Öğretim Terimleri Kılavuzu

yansımak anlamı Osm. in'ikâs etmek Fr. réfléchir (se)
(fizik)

Güncel Türkçe Sözlük

yansımak anlamı
(nsz) 1. Işık dalgaları yansıtıcı bir yüzeye çarparak yön değiştirmek, aksetmek: Düz ve parlak yüzeylere çarpan ışık yansır. 2. Yer almak: "gazeteye yansıyan haber ağızdan ağıza geçerken açıklığını hemen hemen Tamamen kaybetmiştir." -Halikarnas Balıkçısı. 3. mec. Anlaşılmak, belli olmak. 4. mec. Ulaşmak, duyulmak, yayılmak, aksetmek.

Türkçe - İngilizce

yansımak anlamı
fiil
1) rebound
2) reverberate

yansımak eş anlamlısı

aksetmek
(-den) (a'ksetmek) 1. Ses bir yere çarpıp geri dönmek, yankılanmak, yankı vermek: "Aksetti uyanmış tepelerden sırasıyla / Dağ dağ o güzel ses bütün etrafı gezindi" -Y. K. Beyatlı. 2. (-e, -den) Bir ışık veya bir şekil düz ve parlak bir yüzeye çarpıp orada aynen görünmek, yansımak: "Bulunduğumuz yeri sarayın tek parça, geniş camlarından akseden avize ışıkları aydınlatıyordu." -R. H. Karay. 3. Evirmek, tersine çevirmek. 4. (-e) mec. Ulaşmak, yayılmak, duyulmak: "Zaptiye ve hafiye vakalarına dair havadisler bize, âdeta, efsaneleşmiş olarak aksetmez miydi?" -Y. K. Karaosmanoğlu.
anlaşılmak
(nsz) 1. Anlama işine konu olmak. 2. Belli olmak, ortaya çıkmak: "Karakol Cemiyeti'nin de İstanbul'dan maada, Bursa havalisinde de faaliyette bulunduğu anlaşıldı." -Atatürk.
belli olmak
anlaşılmak, açıklanmak: "Ailelerin bunu nasıl karşılayacağı belli olmazdı." -A. Kutlu.
ulaşmak
(-e) 1. Varmak, gelmek: "Doğudan batıya kadar ulaşmış bir zafer bestesi dinliyorum." -R. H. Karay. 2. Elde etmek, erişmek. 3. Yetişmek. 4. Birbirine katılmak, dökülmek: Nehirler denizlere ulaşıyor.
yayılmak
(nsz) 1. Yayma işine konu olmak veya yayma işi yapılmak. 2. Hastalık, pek çok kimseye geçmek veya bulaşmak. 3. Genelleşmek: "O zamanlarda saz, halkın bütün sınıfları arasında iyice yayılmıştı." -A. Ş. Hisar. 4. Genişlemek, büyümek: "Bu âdet bir fabrika sahibinin acıklı hayat hikâyesiyle birlikte kondulara yayıldı." -L. Tekin. 5. Serilmek, döşenmek: Odaya bir kilim yayıldı. 6. Koyun, inek vb. otlamak. 7. Rahat bir biçimde, sere serpe oturmak. 8. mec. Ayrıntıya girmek, açılmak: "Türlü yönlerden ele alınabilecek olan bu konuda şimdilik pek yayılmak istemiyorum." -O. V. Kanık.

"yansımak" için örnek kullanımlar

Refleks sözcüğü, Latince "yansımak" anlamına gelen "reflectere" sözcüğünden türetilmiştir. Belirli bir uyarı etkisiyle düşünme sürecinden
Kaynak: Refleks
RF dalgaları belli bir kesim frekansından sonra iyonosfer tabakasından yer yüzüne yansımak yerine bu tabakanın içinden geçmeye başlarlar.
Kaynak: Çok yüksek frekans
Pareto Verimliliği : Eğer tüm bireyler belli bir seçeneği bir başkasına yeğlerse, bu yeğleme toplumsal tercih sıralamasına da yansımak
Kaynak: Arrow'un imkânsızlık kuramı

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.