Çünkü kanserli hücreler
yayılmak için bu hormona ihtiyaç duyuyor.
Because I need this hormone to spread cancer cells.
Kaynak: haberturk.comOrta ve uzun vadede tüm metropol şehirlerde mağazalaşmak ve lojistik merkezler kurarak Türkiye geneline
yayılmak istiyoruz.
Medium and long term by establishing logistics centers in all metropolitan cities mağazalaşmak and would like to spread throughout Turkey.
Kaynak: iha.com.trPSG'nin eski yıldızlarından David Ginola, Ligue 1 ekibinin Beckham'ı dünya pazarına
yayılmak için transfer ettiğini dile getirdi.
PSG's former stars, David Ginola, Ligue 1 team said that Beckham transferred to spread to the world market.
Kaynak: goal.comBirliği 'nin Ortadoğu 'da
yayılmak amacında olduğu inancıyla daha sonraları Truman Doktirini (1947 ) olarak anılacak olan siyaseti oluşturdu.
Kaynak: Dean AchesonSuya ve neme son derece dayanıklıdır. Levha şeklinde boylu boyunca ahşap yongası ve talaş birbirine paralel
yayılmak suretiyle ve her
Kaynak: Yönlendirilmiş yonga levhaAğ virüsleri , yerel ağ larda ve hatta İnternet üzerinde hızla
yayılmak konusunda çok beceriklidirler. Genelde paylaşılan kaynaklar,
Kaynak: Bilgisayar virüsüSolucanlar
yayılmak için bir "taşıyıcı" programa veya dosyaya gereksinim duymadıklarından, sisteminizde bir tünel de açabilir ve başka
Kaynak: Solucan (virüs)Amacı
yayılmak değil bulunduğu sistemde varlığını gizlemektir. Önceleri çok kullanıcılı sistemlerde sıradan kullanıcıların yönetim
Kaynak: Kök kullanıcı takımıkalan gemileri dağılmış ve elde kalan gemiler Adriyatik denizinin her tarafındaki Venediklilere açık limanlara
yayılmak zorunda kalmışlardı.
Kaynak: Sapienza Deniz Muharebesi (1499)iskeletlerin son yeniden inşaları gösteriyor ki, Triceratops 'un, tam olarak dikilmek ile
yayılmak arasında dik bir duruşu vardı(gergedanlar gibi).
Kaynak: Triceratopstopluluğa
yayılmak sûretiyle tecelli eden ve sosyal hayatta sınırsız bir sevgi, insanî bir görüş ve mutlak bir birlik halinde, moral
Kaynak: Mevlevîlikgerisine geçtikten sonra, yeni savunma düzeni alabilmek için yaklaşık 700 kilometrelik bir savunma hattına
yayılmak zorunda olacaklardır. "…
Kaynak: Dinyeper Taarruzu1940dan itibaren Katanya müteffiklerin havadan büyük bombardımanına hedef oldu ve şehirliler etraftaki kırsal alanlara
yayılmak zorunda kaldılar.
Kaynak: Katanyahaline geldi ve karşısında 1830'da ele geçirdiği Cezayir 'den Güney'e ve Çad Gölü civarından Kuzeye doğru
yayılmak isteyen Fransa 'yı buldu.
Kaynak: NijerBölükler, donanmanın başlattığı bombardıman nedeniyle geride ağaçlık araziye
yayılmak zorunda kaldı, ilerleyemedi. Bu durum, cephenin sol
Kaynak: Birinci Kirte MuharebesiBuna karşın, popülasyonun bir parçasının izole kalmasının daha olasılı hale geldiği geniş bir coğrafi alana
yayılmak türleşme şansını
Kaynak: EvrimSonuç olarak bu cephe hattına çok zayıf bir kuvvet olacak biçimde
yayılmak zorunda kalınmıştı, 1-2 kilometreye kabaca bir takım erat
Kaynak: Stalingrad Muharebesiyerdeyken
yayılmak yerine yakın konumda düzgün sıralar halinde bulunması, Luftwaffe pilotları için onları kolay hedefler durumuna düşürdü.
Kaynak: Barbarossa HarekâtıTengrizm sözcüğü henüz
yayılmak üzere olduğundan, farklı kavramlara da rastlamak mümkündür. Tengrizm, Tänriizm, Tengrianity. Tengerizm
Kaynak: Tengricilik