Güncel Türkçe Sözlük
yoz anlamı
sf. 1. Doğada olduğu gibi kalarak işlenmemiş olan: Yoz toprak. Yoz bitki. 2. mec. Kaba, adi, bayağı: Yoz adam. 3. mec. Yozlaşmış, dejenere. 4. hlk. Kısır.
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
yoz anlamı
1. Kısır. 2. Kısır ve erkek davardan oluşan sürü. 3. Yazın kırda kalıp otlatılan davar. 4. Civcivlerini büyütüp bırakan tavuk. 5. Kart keklik. 6. Zayıf (hayvan için). 7. Başıboş (hayvan için). 8. Besili. 9. Bir, iki yaşında tay. 10. Bir, iki yaşların da manda, inek, öküz, eşek, at sürüsü. 11. Değeri düşük, niteliksiz, cinsi bozuk: Yoz tavuk, yoz keçi.
yoz anlamıMeyvesiz ağaç.
*Gerede -Bolu
yoz anlamıİşlenmemiş verimsiz toprak.
*Kandıra, Taşlık *Adapazarı, *Akyazı -Sakarya
Başviran *Ereğli -Zonguldak
-Sinop ve çevresi
Balcalı *Çarşamba -Samsun
*Ünye -Ordu
yoz anlamı
1. Yabanıl. 2. Kaba (kimse). 3. Rahat, başıboş, özgür: Yoz büyüyen adam kaçamaz. 4. Tembel (kimse).
yoz anlamıYosun.
*Kelkit -Gümüşhane
yoz anlamı
1. Keçi, koyun sürüsü. 2. Kısır, sütsüz davar, sığır.
yoz anlamıYalın, tek: Karanfiller yoz açtı.
Çorum
*Merzifon Amasya
yoz anlamıBakımsız, iyi beslenmemiş.
*Merzifon Amasya
yoz anlamıYaylada otlayan büyük baş hayvan, yoz malı
Erzurum
yoz anlamıYoz; başıboş , serseri; yaylada otlatılan büyükbaş hayvan; at sürüsü. || yoz mali: yayla hayvanı
Erzurum
yoz anlamıBesili büyükbaş hayvan
Kars