kolay sf. 1. Sıkıntı çekmeden, yorulmadan yapılabilen, emeksiz, zahmetsiz, güç ve zor karşıtı:
 "Cebimde mevcut paradan bu kadar bir şey buna tahsis etmek pek kolaydı." -H. Z. Uşaklıgil. 2.
 is. Kolaylık:
 İşin kolayını buldum. 3.
 zf. Kolayca, sıkıntısız bir biçimde, basitçe:
 "Yolu bulmak kolay oldu." -Halikarnas Balıkçısı.