Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

çepel ne demek?

 - 2 sözlük, 7 sonuç.

Güncel Türkçe Sözlük

çepel anlamı
is. 1. Kir, bulaşık, çamur, pislik. 2. Ürüne karışmış yabancı madde: Üzümün çepelini ayıkladı. 3. Çalı çırpı. 4. sf. hlk. Bozuk, kapalı (hava): "Şu saatte kar yağıyordur, daha fenası hava çepeldir, sokaklar çamurludur." -R. H. Karay.

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü

çepel anlamı
Çamur, pislik, bulaşık, kir.

*Eşme -Uşak
Yassıviran, *Senirkent -Isparta
Honaz -Denizli
*Bornova -İzmir
-Balıkesir
Tokat, Bozan -Eskişehir
*Kandıra, Çerkezli -Kocaeli
*Düzce -Bolu
-Çorum
Cumayanı, Kilimli, Olukyanı -Zonguldak
*Daday -Kastamonu
*Zile -Tokat
*Ulubey -Ordu
*Göksun, Şekeroba -Maraş
*Antakya, *Reyhanlı ve Amik ovası Türkmenleri, Hisarcık *Yayladağı -Hatay
*Çubuk, *Kayaş, Çayırlı *Haymana -Ankara
*Pınarbaşı -Kayseri
*Bor -Niğde
Tömek -Konya
*Osmaniye, *Kadirli, Burgaçlı *Bahçe, *Kozan, Şıhşamı, Kurtkulağı -Adana
-İçel
Ören *Fethiye -Muğla
Ceylanköy *Lüleburgaz -Kırklareli
Yaylagöne *Malkara -Tekirdağ

çepel anlamı
1. Toz, saman, yoz tohumlarla karışık hububat. 2. Çalı çırpı, çor çöp.
çepel anlamı
Yağmurlu, bozuk hava.

Aliköy *Çaycuma -Zonguldak
-Ordu
Piraziz -Giresun
*Maçka -Trabzon
Kuşu *Hekimhan -Malatya
*Avanos -Nevşehir
Kolukısa -Konya

çepel anlamı
Engebeli arazi: Bu yol çok çepel.

Ayvalı *Eğridir, *Gelendost -Isparta
*Gölpazarı -Bilecik
Maksutlu -Çorum
-Giresun

çepel anlamı
Dişi hayvanların üreme organlarının çıkardığı beyaz renkli salgı.

*Mersin -İçel
Yerkesik -Muğla

çepel anlamı
Bulaşık.

Afşar Kayseri

çepel eş anlamlısı

bulaşık
is. 1. Yiyecek veya içecekle kirletilmiş mutfak eşyası veya kap kacak: "Gemide bulaşık yıkamak kolay iş değildi." -A. Erhat. 2. mec. İz, etki, kalıntı: "Daha balayının bulaşığı geçmedi." -B. Felek. 3. sf. Kirli: Bulaşık kap. 4. sf. Düzensiz, karışık: "Bu karmakarışık ve bulaşık âlemi kendi hâline bırakırdı." -A. Ş. Hisar. 5. sf. mec. Yapışkan, sulu: Bulaşık adam.
çamur
is. 1. Su ile karışıp bulaşır ve içine batılır duruma gelmiş toprak, balçık: "Ayakkabılarımızın altındaki kırmızı renkli, arasından kuru otlar fırlamış çamurun ağırlığını duyar gibi oluyorum." -R. H. Karay. 2. sf. mec. Sataşkan, çevresini tedirgin eden, sulu, arsız (kimse): "Çamur oyuncu ile dürüst oyuncuyu herkes karıştırıyor." -H. Taner. 3. hlk. Yapı işlerinde kullanılan çeşitli malzemeden oluşmuş harç.
kir
is. 1. Herhangi bir şeyin veya vücudun üzerinde oluşan, biriken pislik: "Yanaklarında yer yer kirle karışmış gözyaşı var." -H. E. Adıvar. 2. mec. Utanılacak durum, leke, şaibe.
pislik
is. 1. Kir: Çocuğun yüzü gözü pislik içinde kaldı. 2. Dışkı, necaset: Şu kedi pisliğini temizlesinler. 3. Pis olma durumu: Şu mutfağın pisliğine bakın. 4. mec. Kötü, zararlı davranış veya iş: "Bu emel bizi elimizden tutarak yükseltiyor, muhitin pisliğinden uzak tutuyordu." -H. C. Yalçın. 5. mec. Kötü durum. 6. mec. Başkalarına zarar veren kimse.

"çepel" için örnek kullanımlar

Muhtarlık: 2009 - erkan çepel: 2007 - Hasan cepel: 1999 - murat cepel: 1994 - seyfettın bal: 1989 - saho cepel: 1984 - yasar bal
Kaynak: Akçalı, Şiran

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.