Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

azamet ne demek?

 - 3 sözlük, 3 sonuç.

Güncel Türkçe Sözlük

azamet anlamı
is. 1. Ululuk, büyüklük. 2. Gurur: "Arkadaşlarımdan ayrılıp onun yanına geçmek azametime dokundu." -R. N. Güntekin. 3. Görkem, gösteriş, heybet. 4. Debdebe. 5. Çalım, kurum, tekebbür: "Şu her tarafından temizlik ve azamet akan şişman adama bile sorabilirdi." -S. F. Abasıyanık.

Kişi Adları Sözlüğü

Azamet anlamı Köken: Ar.
Cinsiyet: Erkek
Büyüklük, ululuk.

Türkçe - İngilizce

azamet anlamı
isim
1) grandeur
2) greatness
3) grandness
4) hauteur
5) magnificence
6) lordliness
7) pride
8) ostentation
9) loftiness
10) overbearance
11) pomposity

azamet eş anlamlısı

büyüklük
is. 1. Büyük olma durumu, ululuk: "Bu büyüklük değil ancak mertçe bir davranıştır." -N. Araz. 2. mec. Büyüklere yaraşır bağışlayıcı davranış.
çalım
is. 1. Karşıdakini etkilemek amacıyla yapılan abartılı davranış, kurum, caka: "Sözlerini tartarak konuşuyorlarsa çalımlarından değil bu." -N. Uygur. 2. Kılıcın keskin yanı. 3. Menzil, erim: Kurşun çalımı. Göz çalımı. 4. Biraz benzeme, andırma. 5. den. Geminin su kesiminden aşağı bölümünün baş ve kıç bodoslamasına doğru darlaşması. 6. sp. Bir oyuncunun topu elinden veya ayağından kaçırmadan karşısındaki oyuncuları kıvrak hareketlerle geçmesi.
debdebe
is. esk. Görkem: "Bir Tanzimat konağının şaşırtıcı debdebesi içinden bu küçük eve düşmüştü." -A. H. Tanpınar.
görkem
is. Göz alıcı ve gösterişli olma durumu, gösteriş, debdebe, ihtişam, tantana, haşmet, şatafat, şaşaa.
gösteriş
is. 1. Gösterme işi. 2. Başkalarını aldatmak, şaşırtmak, korkutmak veya kendini beğendirmek için birinin yaptığı yapay davranış, çalım, kurum: "Eski hayat baştan başa bir nümayiş ve gösteriş hayatı idi." -A. Haşim. 3. Göze çarpıcı nitelik, göz alıcılık: Bu yapının hiç gösterişi yok. 4. Görkem.
gurur
is. (guru:ru) 1. Kendini beğenme, büyüklenme, benlik, kibir: "Aynı gururu, aynı gülünç itimadı aşkta da gösterirler." -H. C. Yalçın. 2. Övünme. 3. Kurum, çalım.
heybet
is. 1. Korku ve saygı uyandıran görünüş, mehabet: "Adını bilmeseler bile heybetini tarif etsem gene bulunur." -Y. K. Karaosmanoğlu. 2. Büyüklük, ululuk, azamet.
kurum
(I) is. Ocak bacalarında biriken veya çevrede savrulan kalın is: "Vapur dumanı ve baca kurumuyla kapkara olan saçlarımla yastığı kirletmek istemiyordum." -Halikarnas Balıkçısı.
kurum
(II) is. huk. Evlilik, aile, ortaklık, mülkiyet gibi köklü bir yapıyı içeren, genellikle devletle ilişkisi olan yapı veya birlik, müessese: Türk Dil Kurumu.
kurum
(III) is. Kendini büyük ve önemli gösterme davranışı, büyüklenme, gösteriş, azamet, tekebbür: "Sokakta bir sadrazam kurumu ile yürür." -H. E. Adıvar.
tekebbür
is. esk. Kibirlenme, büyüklenme, çalım, kurum.
ululuk
is. Büyüklük, büyük olma durumu, yücelik, izzet.

"azamet" için örnek kullanımlar

Şiir, mısralarında letafet ve nezaket taşıdığı gibi, azamet ve şecaat de taşır.
Poetry, like mısralarında carried grace and courtesy, grandeur and carries şecaat.
Kaynak: yeniasya.com.tr
O azamet ve ulviyetle 'Sübhanallah, Sübhanallah' der.
He grandeur and ulviyetle 'Subhanallah, Subhanallah' he says.
Kaynak: sentezhaber.com
Dikkat edilecek olursa Fatiha şerifte de besmelede olduğu gibi bu rahmet ve merhamet isimleri kullanılmış, şiddet, azamet, celadet belirten isimleri kullanılmamıştır.
If the sheriff Fatiha to be aware of this mercy and compassion as well as the names used in the basmala, violence, greatness, indicating the names of Celadet used.
Kaynak: merhabahaber.com
Önder Halisdemir, bir zamanlar şube sayısının fazlalılığının bankanın azamet göstergesi olduğunu ama artık bunun sorunun büyüklüğünü gösterdiğini düşünüyor.
Leader Halisdemir, once the excess in the number of branches of the bank are a sign of greatness but now I think it shows the magnitude of the problem.
Kaynak: haber3.com

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.